Alper GÖRMÜŞ
Ertuğrul Özkök’ün “bugünlerde yüz yüze gelip konuşmak istedikleri”nden biri de benmişim... Böyle bir şey olsaymış, bana şu soruları sorarmış:
“Türk medyasının taraflı saha müşahidi, medya gözlemcisi Alper Görmüş o gün bizlerin attığı manşetleri yerden yere vuruyordu. Acaba bugün hem Cemaat, hem hükümet yanlısı gazetelerin attığı manşetler hakkında samimi olarak ne düşünüyor? Düşündüğünü yazabiliyor mu?” (Hürriyet, 29 Ocak).
Ertuğrul Özkök’ün tespiti doğru: Gerçekten de uzun yıllar boyunca Hürriyet’in attığı manşetleri yerden yere vurdum. Doğrusu, bunların can acıttığını, yıllar sonra bizzat Hürriyet’in genel yayın yönetmeninden duyduğumda, yaptığım şeyin boşa gitmediğini düşünüp sevinmiştim:
“(...) Mesela Taraf gazetesi yazarı Alper Görmüş... Siyah gözlükler takıp başka yere bakıyormuş gibi yapsanız da bilirsiniz ki, yan gözle onu gözlüyorsunuz.” (3 Kasım 2011).
***
Kürşat Bumin ve Ümit Kıvanç’la birlikte yönettiğimiz Medyakronik döneminde (2000-2002), bütün gazete genel yayın yönetmenleri, Medyakronik’in “en çok kendilerini eleştirdiğinden” şikâyet ederdi... Fakat bunların içinde sadece Ertuğrul Özkök haklıydı.
Tabii ki üçümüz de en çok Hürriyet’le uğraşmaktan zevk alırdık. Hatta, Özkök bu yöndeki şikâyetlerini Medyakronik’i destekleyen Bilgi Üniversitesi yönetimine iletmek üzere üniversiteye geldiğinde, bizim adımıza kendisine şöyle denmesini rica etmiştik:
“Doğru, Medyakronik’te en çok Hürriyet eleştiriliyor, çünkü Türkiye’nin en etkili gazetesi o... Ayrıca Hürriyet, gazetecilik ihlallerini, öbür gazetelerde rastlanmayan bir incelikle, okurların onları kolay kolay fark edemeyecekleri bir dil ve kurguyla yapıyor. İşte o nedenle Hürriyet eleştirisi, başka herhangi bir gazetenin eleştirisinden çok daha zevkli, çok daha tatmin edici...”
Hürriyet, “mış gibi” yapan ve bunu çok büyük bir ustalıkla yapan bir gazeteydi. Hazcı bir bedende militer bir ruh taşıyordu ve sahip olduğu ışıltılı beden, içindeki otoriter ruhu gizleyebiliyordu. Özgürlükçü gibi görünüyordu ama değildi, sivil görünüyordu ama değildi.
İşte Hürriyet’le uğraşmak, onun gizlemeye çalıştığı özelliklerini fâş etmek bu nedenlerle çok keyif vericiydi.
***
Ertuğrul Özkök’ün sorularına gelince...
Birincisi: Ben çok uzun bir süredir doğrudan haber-manşet eleştirisinden uzaklaşmış bulunmaktayım. Ne zamandır, “normal” bir köşe yazarı gibi sadece genel memleket meseleleri hakkında yazmaktayım.
Ertuğrul Özkök sorabilir burada: “Niye?..” Ve devam edebilir: “İktidar ve Cemaat gazetelerini eleştirmekten korktuğun için mi?”
Hayır... Onları eleştirmenin hiçbir tadı yok da ondan. Çünkü onların “iktidar yanlısı” ya da “Cemaat yanlısı” tavırları Hürriyet’in “demokrasi yanlısı” tavrından çok farklı... Onların tavrında çabayla açığa çıkartılacak, deşifre edilecek bir şey yok! Her şeyi çok açık yapıyorlar!
İkincisi: Artık doğrudan haber-manşet eleştirileri yazmıyorum dedim ama, son aylarda iki istisna yaptım; bunların ikisinde de yazı yazdığım gazetenin manşetlerini eleştirdim.
Üçüncüsü: Eski meşgaleme bugün dönsem, yine en çok Hürriyet’le uğraşırım!
.....
NOT: Bir mahkeme, bir milletvekilinin Başbakan’ın cevaplaması isteğiyle Meclis’te verdiği bir soru önergesini yayımlayan T24 internet sitesinden, bu metni siteden çıkarmasını isteyen bir karar aldı ve karar siteye tebliğ edildi. T24 bu inanılması zor karara uymayacağını açıkladı. Yasallığı yüzde yüz, meşruiyeti ise sıfır olan bu kararı kınıyor, T24’ün direnişini destekliyorum.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.07.2025
14.07.2025
23.06.2025
19.06.2025
17.06.2025
8.06.2025
1.06.2025
11.05.2025
8.05.2025
4.05.2025