Ayhan ONGUN
Son günlerde meydana gelen yolsuzluk ve rüşvet olaylarıyla ülkemizin en önemli sorunlarından biri bir kez daha gün yüzüne çıktı. İlkesiz siyaset!
Yoksulluk da, yolsuzluk da, yasaklarda elbette bu ülkenin en önemli sorunlarındandır ve her gelen hükümet bunların üstesinden geleceği iddiasında bulunur. Ancak bence bu sorunları çözeceğini iddia edenlerin yaptığı ilkesiz siyaset, çözmek istedikleri sorunlardan daha büyük bir sorun.
Çünkü sözü edilen sorunlar başta olmak üzere, bu ülkenin yaşadığı tüm sorunların kaynağında bu ilkesiz siyaset anlayışı var.
Siyasi partilerin hangi toplumsal kesimi temsil ettiğinden tutun da, gelişen her olay karşısında aldıkları farklı tutum ve uyguladıkları politikalara kadar var olan belirsizlik ve değişkenliklerin hepsi ilkesiz siyasetin sonucu.
Siyasi partiler kendi yörüngelerine oturamayınca rotasız kalan kitleler nerde, nasıl duracakları konusunda büyük sıkıntılar yaşıyorlar. Kaptansız teknenin yolcuları gibi rüzgar nereden eserse o tarafa yöneliyorlar.
Şu an kitleleri kontrol eden, ülkeyi yönetme iddiasında olan siyasi partilere baktığımızda, hangisinin siyasi yelpazenin neresinde olduğunu söyleyebilecek biri varsa, söylesin de biz de bilelim.
Şimdiye kadar tek referansı laiklik ve cumhuriyete bağlılık olan, her fırsatta toplumu” şeriat geliyor” tehlikesiyle korkutan sosyal demokratların birden bire cemaat yanlısı kesilmesini hangi ilkeyle açıklayabilirsiniz?
Düşmanımın düşmanı dostumdur gibi ilkel bir yaklaşımla, AK Partiyle mücadelede cemaatın yanında saf tutmak hangi sosyal demokrat ilkelerle bağdaşır?
Eğer laiklik tehlikede diyorsanız dönüp kendinize sormanız gerekmez mi?
Laik demokratik cumhuriyet, modernleşme, yenileşme, AB hedefleri doğrultusunda AK Parti mi yoksa cemaat mi daha büyük engeldir?
Son olaylardan yola çıkarak AK Partiyi yıpratmak, bu durumdan siyasi çıkarımlar elde etmek, muhalefet partileri için iyi bir fırsat olabilir. Ancak yapılan yolsuzlukların, yasakçı uygulamaların, otoriter politikaların hesabını soracağım diyorsanız, bunun yöntemi böyle olmamalı!
Hatırlayın düne kadar her fırsatta okyanus ötesi bir tehlikeden, ABD güdümlüsü bir iktidardan dem vururken, bugün iktidar için ABD den icazet istemek, Tayyip Erdoğan dan kurtulmak için Gülen den medet ummak, nasıl bir siyaset anlayışıdır?
Ergenekon ve balyoz davalarında savcıları neredeyse vatan haini ilan etmiş, polisleri Tayyip’in askerleri diye aşağılamışken, bugün birdenbire oluşan bu sempatinin nedeni ne olabilir?
Daha önce” yeter ki AK Parti gitsin, her yol mübah derken”, bugün madem AK Partiyi iktidardan alamıyoruz “Tayyip’siz bir AK Parti “ şeklindeki ABD senaryosuna destek vererek mi emperyalizme karşı mücadele veriyorsunuz?
Yıllardır söylediğim bir iddiayı tekrarlamak zorunda kalmak beni gerçekten üzüyor. “Bu ülkede muhalefet de ne yazık AK Parti içerisinden çıkacak.”
Kendi örgütlerine güvenmeyen, sağlıklı bir üye yapılanmasını gerçekleştiremeyen, günlük politikalarla kitlesini avutmaya çalışan, her daim gündemin arkasına takılan, toptancı bir AK Parti karşıtlığı üzerine muhalefet yapmaya çalışan bir CHP nin iktidar umudu olarak sunulmaya çalışıldığı bir ülkede gerçek anlamda bir muhalefet örgütlenmesinin olanakları yoktur.
Hedefini ve örgütlenme modelini tam netleştiremeyen, içinde farklı karar odaklarını barındıran, ciddi anlamda bir Türkiye partisi olma konusunda tereddütler yaşayan BDP de, milliyetçilik dışında topluma cazip gelecek ideolojik farklılıklar geliştiremeyen MHP de AK Parti nin yarattığı sinerjiyi oluşturamadılar.
Sol ve sosyalist kesimlerde devam eden akıl tutulması ve önyargılar, geçmişin klasik kısır çekişmelerinden kaynaklı güvensizlikler sonucu, bu kesimin de mevcut düzen partilerinden hiçbir farkı yok.
Dünyanın hiçbir yerinde iktidara gelen parti oylarını yükselterek iktidarını sürdüremez. Oyları azalarak birkaç dönem iktidarda kalan partilerin varlığı anlaşılabilir de, ülkemizdeki gibi üç dönem üst üste oylarını yükselterek AK Parti iktidar oluyorsa, muhalefetin dönüp kendini sorgulaması gerekmez mi?
Bu kadar uzun süre iktidarda kalmış bir partinin yıpranmaması, oylarının azalmaması mümkün değildir. Bu durum aslında AK Partinin değil, muhalefetin başarısıdır. Toplumun çoğunluğunda karşılık bulamayan bir partinin iktidar olduğu bir siyasi iklimde rüzgarı arkasına alıp yelkenlerini şişiremeyen bir muhalefetin, suçu kendisinde, beceriksiz kaptanlarında araması gerekmez mi?
Yeni, yaratıcı yöntemler, halkta karşılık bulacak gerçekçi projelerle iktidar mücadelesi vermek yerine, yeniden askeri ve bürokratik vesayetin gölgesine sığınarak, “her ne pahasına olursa olsun iktidar” zihniyetiyle halkı daha ne kadar kandıracak, ilkesiz siyasetinize alet edeceksiniz?
Türkiye’nin bu kronik siyasi açmazından kurtulması, siyasetin yeniden dizayn edilmesinin zamanı gelmiştir. Bu ülke yurttaşları artık eski, köhnemiş siyaset tarzları ve ilkesiz, politik doğrultusu olmayan, omurgasız siyasetçilerle yönetilmek istemiyor.
Yazarlar
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.08.2021
31.03.2021
17.03.2021
3.02.2021
23.10.2020
30.09.2020
28.07.2020
19.05.2020
15.05.2020
19.03.2020