Celal BAŞLANGIÇ
İçişleri Bakanlığı dün resmi Twitter hesabından açıkladı; “sosyal medyada son 42 günde asılsız ve provokatif koronavirüs paylaşımları yapan 6 bin 362 sosyal medya hesabı incelendi, 855 şüpheli tespit edildi, 402 kişi yakalandı.”
İçişleri Bakanlığı yurttaşların sosyal medya hesaplarının peşine düşmüş.
Çünkü gazeteleriyle televizyonlarıyla medyanın neredeyse yüzde 90’ından fazlasını ele geçirip Saray’ın kapısına bağladılar.
Ancak onca maaşlı trol beslemelerine, devletin kaynaklarını kendi propagandaları için trol ordusuna aktarmalarına rağmen sosyal medya alanını istedikleri gibi kontrol edemiyorlar.
Çünkü buna akılları da, zekâları da, bilgileri de, birikimleri de, mizah anlayışları da yetmiyor; cahillikleri ortalığa saçılıyor, gülünç duruma düşüyorlar.
İçişleri Bakanlığı yurttaşların sosyal medya hesabının peşine düşmüş ama “Saray beslemesi” bir yandaş kalemşor da AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Twitter hesabının röntgenini çekmiş. Yazısına da “AK Parti teşkilatının sosyal medya karnesinde kara delik” başlığını atmış.
Önce AKP’nin üye sayısını vererek başlamış yazısına. Yargıtay’ın 4 Şubat 2020 tarihindeki açıklamasına göre AKP’nin resmi üye sayısı 10 milyon 195 bin 904’müş. Yaptığı hesaba göre her altı seçmenden biri AKP üyesiymiş.
Bu sayıları belirttikten sonra itiraf gibi bir tespitte bulunuyor:
“Ama aynı AK Parti sosyal medyada tek kelimeyle ifade edecek olursak YOK.”
Meğer çeşitli muhalif gazetecilerin, siyasetçilerin yazdıklarına aldığı beğeni ve RT yani yeniden paylaşım sayısı Erdoğan’ın Twitter üzerinden paylaştığı açıklamalara yapılan beğeni ve RT sayılarıyla boy ölçüşüyormuş.
“Toplam 15 milyon 728 bin gibi yüksek bir takipçi sayısı olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın paylaşımlarını sürekli izleyip inceliyorum” diye yazmış “Saray beslemesi.” Üşenmeyip Erdoğan’ın hangi mesajına nasıl tepki verildiğini kontrol etmiş tek tek.
Buna göre “Sağlık çalışanlarına alkış”, “Hayırlı Ramazanlar” gibi paylaşımları zirve yapmış ve 150-200 bin arasında beğeni almış. Bunların dışındaki mesajlarının beğeni ortalaması ise beş binle 50 bin arasında değişmiş.
15 milyondan fazla takipçi ve 10 milyonluk AKP kitlesini bir araya getirince Erdoğan’ın “reytingini” çok düşük buluyor “Saray beslemesi.” Sadece Erdoğan’ı değil, AKP yöneticilerinin bazı bakanların ve milletvekillerinin de durumunun hiç iyi olmadığını söylüyor.
Bundan dolayı olsa gerek, bazı AKP milletvekilleri çakma hesap oluşturmuş. Kendi attıkları sosyal medya mesajlarını çakma mesajları aracılığıyla övüyorlar. Ancak Allah herhalde ayaklarına dolaştırıyor ki, kendi attıkları mesajlarını çakma hesapları yerine asıl hesaplarıyla övünce suçüstü yakalanıyorlar.
“Saray beslemesi”, “Teşkilat sürekli olarak her seçimde olduğu gibi Erdoğan’ın televizyon konuşmalarına umudu bağlamasın” diyor ama görünen o ki Erdoğan’ın televizyon konuşmalarında muhalif belediyeler hakkında söylediğini, kendi büyükşehir belediye başkanları bile dinlemiyor.
Erdoğan’ın altında kendi liderlerini bile doğru dürüst dinlemeyen kadroların oluştuğuna ilişkin en çarpıcı örnek Gazeteci Yavuz Oğhan’ın internet üzerinden yaptığı bir söyleşide apaçık ortaya çıktı.
Oğhan’ın konuğu AKP’li Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’di.
Erdoğan birkaç gün önce televizyona çıkıp “CHP’li belediyelerin salgınla mücadele kurallarını hiçe sayarak giriştikleri şov yapmaktır. Bu tür teşebbüsler özellikle FETÖ, PKK gibi örgütler tarafından denenmiştir” dedi.
Programda Oğhan bu sözlerin Erdoğan’a ait olduğunu belirtmeden CHP’li belediyelere dönük olarak “FETÖ, PKK benzetmesi hakkında Fatma Hanım ne düşünür” diye sordu.
Şahin, bu benzetmenin Erdoğan’a ait olduğunu bilmediği için “Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Halkın oyuyla seçilmiş belediye başkanlarımız. Yol ve yöntemleri farklı olsa bile oturulur konuşulur” karşılığını verdi.
Belli ki programdan çıkınca birileri uyarmış Şahin’i “ne yaptın sen, Erdoğan’ın sözlerini kabul edilmez buldun. Hemen düzelt” diye.
Şahin de bir mesaj attı sosyal medya hesabından:
“Bir radyo ve YouTube kanalında Sayın Cumhurbaşkanımızın adı anılmadan sorulan soruya verdiğim cevap, sanki Cumhurbaşkanımızın görüşlerine karşı ifadeler gibi yansıtıldı. Konuşmamın tamamı dinlendiğinde asla böyle bir niyetin olmadığı açıkça görülecektir.”
Bu olayla belirgin biçimde ortaya çıkmıştı ki kendi büyükşehir belediye başkanı bile Erdoğan’ın muhalif büyükşehir belediye başkanları hakkında yaptığı televizyon konuşmalarını izlemiyordu.
Tam bu gülünç süreci izlerken sosyal medyaya Erdoğan tarafından koltuğundan düşürülen Ankara Büyükşehir Belediye eski Başkanı Melih Gökçek’in görüntüleri düştü.
Erdoğan’ın koronavirüs salgınına karşı açıkladığı ilk önlem paketinde yer alan 65 yaş üzerindekilere bir şişe kolonya, bir maske sözü çerçevesinde Gökçek’in kolonyası ve maskesi evine gönderilmişti, üzerinde Cumhurbaşkanlığı forsu olan naylon torbayla.
Sosyal medyaya attığı görüntüsünde Gökçek önce kolonyadan biraz sürünüp “Teşekkürler Sayın Cumhurbaşkanım” dedikten sonra belki de kendisinin ve kendisi gibi olan AKP’lilerin durumunu “faş” eden bir cümle kullanıyor:
“Dünyada kendi tebaasını bu kadar düşünen ikinci bir lider şu anda yok.”
Hoppala! Biz kendimizi yurttaş sanıyorduk ama bazıları çoktan Erdoğan’ın tebaası oluvermiş bile.
Artık bundan sonra Erdoğan’ın yaptığı “Ulusa Sesleniş” konuşmalarından birinde şöyle bir cümle duyarsak sakın şaşırmayalım:
“Sizi yeniden tebaa yaptım aziz vatandaşlarım!”
Erdoğan’ın “Ulusa Sesleniş”lerinin adını da “Tebaaya Sesleniş” diye değiştiririz olur biter; Osmanlı hiç yıkılmamış gibi, cumhuriyet hiç kurulmamış gibi…
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.03.2023
17.03.2023
1.01.2023
17.11.2022
9.09.2022
10.07.2021
26.06.2021
22.06.2021
8.06.2021
4.06.2021