Celal BAŞLANGIÇ
Ak-troller ürettikleri yalanları photoshoplu görüntülerle sosyal medyaya sürüyor…
“Saray beslemesi” medya bu yalanları haber yapıp ikinci kez dolaşıma sokuyor…
Cumhurbaşkanı Erdoğan da Ak-trollerden başlayıp besleme medyaya uzanan yalanlar dizisi üzerinden siyaset üretip muhalefete saldırıyor.
Bir süredir Erdoğan’ın muhalefete açtığı savaşta tek cephanesi Ak-trollerin ve “Saray beslemesi” medyanın ürettiği yalanlar.
Saray iktidarı Türkiye’yi öyle beter bir hale getirdi ki Erdoğan’ın gerçekler üzerinden siyaset yapma şansı kalmadı.
O yüzden yalanlar üzerinden sahte bir gündem yaratma, bu yalanlarla muhalefetin siyaset alanını tümüyle kapatma çabasında.
Pandemi patladı… Saray iktidarının bir başarı hikayesi çıkarmaya çalıştığı Covit-19 salgınını değil “iyi yönetmek”, tam aksine yüzüne gözüne bulaştırdığı, salgının ülkeyi nasıl kanserli bir hücre gibi sardığı artık sayısal verileriyle ortalığa saçılmaya başladı.
Enflasyon patladı… TUİK’in makyajlı verileri bile hayat pahalılığından insanların ceplerinin nasıl yandığını gizlemeye yetmiyor.
İşsizlik de patladı… Zaten yüksek olan işsizlik verilerine salgın koşullarında binlerce, milyonlarca yeni işsizler ordusu eklendi.
Saray iktidarı ekonomiden sağlığa kadar her alanda salgına karşı yurttaşlarını “Allah’a emanet” edip kenara çekildi.
Çünkü har vurulup harman savrulan kaynaklar tükendi. Yurtdışından yatırımcı gelmesi bir yana, Katar dışında olanlar da kaçıyor. Ankara, yurtdışından tefeci faiziyle bile borç bulmakta zorlanıyor.
İşte bu tablo, Saray iktidarının kendi eliyle yarattığı çöküntünün acı gerçeklerine arkasını dönüp yalanları tercih etmesine yol açıyor.
AKP-MHP iktidarının gerçeklerden kaçarak yalanlar üzerinden siyaset üretmesinin çarpıcı bir örneği dün de yaşandı.
Ak-troller photoshoplanmış üç fotoğrafla üç yalanı piyasaya sürdü…
İlk fotoğrafta CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu “terörist cenazesine katılmış” gösteriliyor.
İkinci fotoğrafta ise Tanrıkulu “terörist mezarına çiçek koyuyor”.
Üçüncü fotoğrafta ise Tanrıkulu ve CHP Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi’nin “ DHKP-C’li teröristin cenazesine katıldığı” iddia ediliyor.
Üçü de yalan.
İlk fotoğraf katledilen Tahir Elçi’nin cenaze töreninden. Photoshopla tabutun üzerine bir PKK bayrağı monte edilmiş.
İkinci fotoğraf ise TSK’nın katlettiği Roboski köylülerinin mezarından.
Üçüncü fotoğraf ise mayına basan bir yurttaşın cenaze töreninden. Ancak tabuta bir DHKP-C bayrağı kondurulmuş.
Tanrıkulu, TBMM’deki konuşmasında bu yalanları deşifre ediyor. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel Genel Kurul salonunda bu yalanları AKP’lilerin yüzüne vuruyor.
Ancak yine de Erdoğan bu yalanlarla üretilmiş malzemeyi kullanmaktan kaçınmıyor.
Dün, Ak-trollerin uydurduğu, “Saray beslemesi” medyanın yeniden ürettiği bu yalanlara sarıldı yine Erdoğan. CHP’yi eleştirirken Tanrıkulu ile ilgili yalanı üçüncü kez dolaşıma soktu:
“Biz teröristlerle savaşırken, bunların milletvekilleri onların tabutlarına omuz vermek suretiyle ortaya çıktılar.”
Saray iktidarı kendi yarattığı çöküntünün gerçeklerine sırtını döndükçe, daha çok yalana, daha çok kaosa ihtiyaç duyuyor.
Korkulan şu ki, Türkiye 7 Haziran 2015 seçimleri ile 1 Kasım 2015 erken seçimi arasında sokulan kanlı, kaotik ve karanlık sürece yeniden itiliyor.
MHP’nin önerisi Saray’ın oluru ile affa uğratılan organize suç örgütünün lideri bir mafya bozuntusu ana muhalefet partisi lideri Kılıçdaroğlu’nu peşpeşe yazdığı üç mektupla tehdit ediyor; “fasulye sırığı” ve “bakla kazığı” ile tanıştırmaktan söz ediyor.
Bu kadar açık tehdide rağmen mafya bozuntusunun ifadesi bile alınmıyor.
Bu arada tehditleri nedeniyle mafya bozuntusunu sosyal medya hesabı üzerinden eleştiren bir yurttaşın gece yarısı evi basılıyor, gözaltına alınıyor, hatta tutuklanıyor.
Belli ki bu mafya bozuntusu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin protokol listesinin dokunulmazlık bölgesinde yer alıyor.
Saray beslemesi bir kalemşor, köşesinde “Çakıcı’yı kendisini tehdit etmesi için kışkırtan Kılıçdaroğlu’na bir suikast yapılacağını” ve bunun mafya bozuntusunun, dolayısıyla Saray’ın üzerine atılacağını iddia ediyor.
Hatta, Kılıçdaroğlu’na neredeyse öldürülmüş gözüyle bakarak ABD’de idam için elektrikli sandalyeye doğru giden kişiler için kullanılan “ölü adam yürüyüşü” benzetmesi yapıyor. Ardından da muhalefeti siyaset dışına iterek bir savaşın tarafı olarak gördüğünü açıklıyor:
“Hazırlıklı ve uyanık olmalı. Karşımızdaki Küresel Çete ve Türkiye’deki maaşlı elemanları demokratik bir rakip değil, artık düşman konumundadır ve ona göre muamele görmelidir.”
Evet aynen Saray’ın kafası da bu; muhalefet düşman, tutuklanan HDP’liler de savaş esiri!
CHP lideri Kılıçdaroğlu’nu linç etmek isteyenlerin iktidar tarafından neredeyse sırtları sıvazlanıyor, 1,5 yıl gecikmeyle çıktıkları mahkemede “isteseydik öldürürdük” deme cesaretini buluyorlar kendilerinde.
Kılıçdaroğlu’na mafya bozuntusunun iktidar lehine yaptığı hakaret ve tehditler sürerken İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na IŞİD tarafından yapılacak olası bir suikastın bilgileri saçılıyor ortaya.
Unutmamak gerekiyor ki Suruç’tan Ankara Gar katliamına kadar 7 Haziran-1 Kasım arasındaki kanlı, kaotik ve karanlık sürecin baş aktörü Türkiye tarihindeki en büyük katliamları gerçekleştiren IŞİD’di.
Türkiye’nin nasıl kaotik ve karanlık bir tünele adım adım sokulup kanlı bir sürece doğru itildiğini görmek için İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki sunumunda yer alan verilere bakmak yeterli.
Soylu’nun aktardığı verilere göre, 31 Mart yerel seçimlerinin ardından toplam 49 belediye başkanı görevden alınarak yerlerine kayyım atanmış.
93 belediye meclis üyesi ile 22 il genel meclis üyesi ve 85 köy muhtarı görevden alınmış.
11 Eylül 2016’dan bu yana hakkında işlem yapılan belediye başkanı sayısı 151’i bulmuş.
İki dönemde 73 belediye başkanına ilk derece mahkemeler tarafından 694 yıl 998 ay 338 gün hapis cezası verilmiş.
Malumunuz olduğu üzere bütün bu verilerde yer alanların hemen hepsinin HDP’li olduğunu söylemeye gerek bile yok.
11 Kasım’da AKP Grup Toplantısı’nda yaptığı toplantıda Erdoğan ekonomide, hukukta ve demokraside reform yapılacağını müjdelemişti!
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül de Erdoğan’ın reform müjdesinden feyz alarak hemen ertesi gün aşka gelmişti:
“Bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun.”
Bu ülkede kıyamet kopacağından ama bu Saray iktidarında adaletin asla yerini bulmayacağından emindik.
Bu nedenle 17 Kasım’da Artı Gerçek’te yayınlanan yazının başlığını “Sermayeye hukuki güvence, ahaliye acı reçete” başlığını atmıştık.
24 Kasım’da aynı konuda Artı Gerçek’te yayınlanan yazımız da “ Saray göstermelik bir reform bile yapamaz” başlığını taşıyordu.
Neyse ki Saray iktidarı bu öngörülerimizi açığa düşürmedi.
Hukuk ve demokrasi reformlarına TÜSİAD, TOBB VE MÜSİAD ile yani iş dünyasıyla görüşerek başladılar. Daha da öteye gidemediler. Gidemeyecekler de…
Saray’ın yapacağı hukuk ve demokrasi reformunun kırmızı çizgilerini, kendilerine kayyım olarak atanan MHP lideri Bahçeli belirleyecek.
Bahçeli ne kadar demokratsa, Saray’ın yapacağı hukuk ve demokrasi reformu da o kadar olacak.
Zaten Adalet Bakanı Gül’ün hukuk ve demokrasi nutukları attığı 12 Kasım’dan bu yana geçen 20 gün içersinde yaşananlara bakmak, reformların ne kadar göstermelik olduğunu gözler önüne sermeye yeter.
Başta İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa, Diyarbakır, Şırnak, Van, Batman, Adana, Mersin, Antalya ve Mardin olmak üzere Türkiye’nin çeşitli kentlerinde yapılan operasyonlarda binden fazla HDP üye ve yöneticileri, gazeteciler, STK temsilcileri ve avukatlar gözaltına alındı.
Yani Saray iktidarı “reform” dediğinden bu yana günde ortalama 50 muhalif, gazeteci ve hukukçu gözaltına alınmış.
Saray iktidarı muhalefete karşı kolluk güçlerini, yargıyı da sopası olarak kullanarak muhaliflere, gazetecilere, hukukçulara saldırılarını giderek arttırıyor; siyasetin dilini ve biçimini her geçen gün sertleştiriyor.
Türkiye’yi yönetemez hale gelen, oyları her geçen gün düşen Saray iktidarı içine düştüğü çukurdan siyaseten çıkamayacağını iyi biliyor. Bu yüzden zorbalığa başvurarak muhalefeti siyasetin dışına atma yolunu deniyor.
Böylece “reform” diye diye Türkiye’ye daha büyük bir hukuksuzluk, sınırları daha da daraltılmış bir demokrasi koşulu dayatıyor.
Görünen o ki Saray rejimi iktidarını sürdürebilmek için 7 Haziran-1 Kasım seçimleri arasında Türkiye’yi soktuğu kaotik, kanlı ve karanlık bir süreçten daha da beterine sürüklemeyi hedefleyecek.
Bu arada Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denilen ucube rejim 2,5 yılını dolduruyor. Yeni rejimin hala bir protokol listesi yok.
Konuyla ilgili bir soru önergesi veren İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta’ya “Sayın Cumhurbaşkanının önünde imzada, hala çıkmadı” karşılığı verilmiş.
Doğal olarak İYİ Parti’li Usta “Protokol listesinin olmadığı bir devlet olabilir mi” diye soruyor.
Bu Saray iktidarı özellikle uluslararası ilişkilerde başı sıkıştıkça “Burası Muz cumhuriyeti değil”, “Burası çadır devleti değil” demeyi pek sever.
El hak doğru; “Çadır devleti” desek ortada çadır bile yok. “Muz cumhuriyeti” desek ortada muz da yok!
Yazarlar
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.03.2023
17.03.2023
1.01.2023
17.11.2022
9.09.2022
10.07.2021
26.06.2021
22.06.2021
8.06.2021
4.06.2021