Cemil ERTEM
Katliamlarla ve finansal cambazlıklarla, karşılığı olmayan paralarla, hepimizin gözünün içine bakarak uğursuz bir oyun oynuyorlar. Bu oyunun aktörleri, gönüllüleri ise bütün bu katliam ve üç kağıtçı cambazlıkları görmezden gelerek duvarın olmayan tuğlalarını tamamlıyor.
Amerikan Merkez Bankası’nın (Fed) mayıs ayının başından başlayarak yürürlüğe koyduğu senaryo ile Mısır’da, Türkiye’de hatta Suriye’de olanları birbirinden ayırabilir misiz? Hayır, bunlar ayrı durumlar, farklı dinamikler diyeceklere tabii ki bir sözümüz olamaz artık. Ama şu bir gerçek ki, bütün bu süreç, yoğunlaşmış bir sınıfsal-siyasi mücadeleyi de içerdiği için bütün maskeleri aşağıya çekiyor, olanı olduğu gibi gösteriyor.
Demokrat, liberal gibi büyük bir kesimin en azından dikkate alacağı siyasi kimlikleri, maskeleri şimdilerde yüzlerinden düşenler yalnız tek tek bireyler değil, Birleşmiş Milletler (BM) gibi kurumlar da... Suriye’de Baas rejiminin kimyasal silah kullandığı, sivil halkı katlettiği, oraya giden sivil toplum gönüllülerince, tarafsız basın mensuplarınca zaten deşifre edilmişti.
Ancak son katliam bunu resmileştirdi. Buna rağmen BM hâlâ göstermelik toplantılar yapıyor, tam anlamıyla doksanlı yıllarda Yugoslavya’nın parçalanmasında kullanılan ve Bosna Hersek’te mikro soykırıma varan yöntemi kullanıyorlar.
Son ana kadar görmezden gelecekler; mücadele eden, yeni bir toplum ve sistem oluşturacak güçleri faşist katillere temizletecekler, bu topraklar bizim diyecek kimse ortada kalmayınca da göstermelik bir yeter diyecekler ve yine ‘eski’ sistemi sürdürmeye çalışacaklar. Mısır’da olduğu gibi...
Bugün Balkan coğrafyasına bakın, gerçek kriz, ne İspanya’dır ne de İtalya’da... Küçük, yönetim erki olmayan, belirgin bir siyasi irade ortaya çıkaramayan ve dolayısıyla ekonomik toparlanmayı başaramayan, Almanya’nın pazarı, ucuz emek gücü deposu ve yiyecek ambarı olan ülkecikler var bugün Yugoslavya’nın bıraktığı topraklarda... Daha önce de bu topraklar Osmanlı’ya bıraktırılmıştı. Şimdi aynı ‘şey’ katlimlarla, darbeci restorasyon sürüçleriyle K. Afrika’da ve Ortadoğu’da yapılıyor.
Kriz propagandası
Bütün bunlar olurken, içlerinde Türkiye’nin de olduğu gelişmekte olan ülkelerin, Fed’in küresel likiditeyi geri çekmesiyle(!) büyük bir finansal krizle karşı karşıya kalacakları propagandası yapılıyor. Yeniden doksanlı yıllardaki gibi ekonomik ve siyasi bir alt-üst oluşun bize beklediği bilimsel bir gerçekmiş gibi anlatılıyor.
Şu anda sistemin, tarihinin en büyük ve uzun süreli krizlerinden birini yaşadığını biliyoruz. Ancak bu kriz, Asya’dan başlayarak, gelişmekte olan ülkelerin, gelişmiş ülkelere ekonomik ve siyasi olarak eşitlenmesi ile aşılacaktır. Bu olana değin, geriye dönüşler ve krizlerle örülü bir yol izlememiz kaçınılmazdır.
Şu sıralar ‘Türkiye artık ‘kendi yağı ile kavrulacak’ yoksullaşacağız, bunun için oturduğumuz yerde oturalım, Ortadoğu’ya, Afrika’ya karışmayalım, enerji işlerine hele hiç girmeyelim, belli sermaye grupları hariç, millet -kamu- az harcasın büyümesin’ cümlelerini çok duyuyorsunuz değil mi? İşte bu, çok büyük bir tuzak, bizi eski günlere döndürmeye and içmişlerin tuzağı...
Kısa vadeli girişler büyümeyi desteklemiyor!
Zaten, grafiklerden de gördüğünüz gibi Türkiye, Brezilya gibi ülkelere sermaye girişleri, Fed’in bilanço büyütmeye başladığı 2009 yılından itibaren hiç de bizi likidite denizinde yüzdürecek gibi olmamış. Türkiye, bütçe, dış borç ve bu borcun çevrimi, mali disiplin konularına dikkat etmiş. Hane halklarının ve şirketlerin borçluluğu kriz sinyali vermiyor; Türkiye’ye gelen yatırımlar, gidecek başka yer bulamadığı için gelmiş. Sermaye, tekelci bir çevrimin içinde olsa bile, yatağının değiştirilmesinden hoşlanmaz ve günün birinde mutlaka gitmesi gerektiği yatakta gider. Önümüzdeki günlerde, Türkiye gibi ülkelerde, yeni bir finansal denge ve buna bağlı bocalama olacağını kabul ediyorum. Ama bu, başa çıkılmaz bir kriz ile örtüşmeyecek. Bundan emin olabilirsiniz.
Türkiye ne yapmalı?
Yalnız tabii ki burada hükümetin ve ona bağlı kurumların gerekli reformlara devam etmesi, Türkiye’de yatırım ortamının iyileştirilmesi elzemdir.
Daha fazla anti-tekel ve piyasacı düzenlemler ve daha az bürokrasi bu dönemde temel anlayış olmalıdır. Grafiklerimizde Fed ‘genişlemesinin başladığı 2009 yılından itibaren Türkiye, Çin ve Brezilya’ya yönelik portföy yatırımlarına bakalım. Türkiye’ye net olarak 2011’de giren portföy yatırımlarının ekside olduğunu görüyoruz. Ama bu yıl Türkiye yüzde 8.8 büyüyor. Öte yandan 2012 yılında Türkiye’de iç talep kısılıyor, borsa rekor kırıyor, kısa vadeli girişler Brezilya’dan daha çok Türkiye’ye geliyor ama Türkiye ancak IMF’nin öngördüğü gibi, yüzde 2’lere talim ediyor, üstelik işsizlikte artıyor.
Şunu unutmayalım, zaten başkasının sizi soymak için getirdiği kısa vadeli sıcak parayla büyüyemezsiniz. Tam aksine bu girişler, grafiklerde gördüğünüz gibi, finansal istikrarsızlığın ve krizin temel nedenlerinden sayılabilir. Şimdi bu sıcak para kısılacak diye Türkiye’de neden kriz olsun, merak etmeyin tam aksi olacak...
Katliamlarla ve parasal cambazlıklarla örülen bu oyunu bozacağız.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2018
24.10.2018
18.10.2018
17.10.2018
25.09.2018
21.09.2018
18.09.2018
11.09.2018