AKP kongrelerinde, meydanlarda esip gürlüyor, Paralel Çete’ye, CHP lideri Kılıçdaroğlu’na Erdoğan ne söylerse iki katını söylüyor. Erdoğan’ın büyük önem verdiği ama sürekli ötelenen İç Güvenlik Yasası için ‘‘Mutlaka çıkacak’’ diyor. Önemli basın toplantıları yaptığı gün havuz medyasının Erdoğan’ı manşete çıkarmasını, kendisini iki sütunla geçiştirmesini bile sindiriyor.

Tanıyanlar bilir… Davutoğlu iddia adamıdır, arka planda kalmayı sevmez.

Görünen o ki, Başbakan Ahmet Davutoğlu Haziran seçimlerinde AKP’nin başkanlık sistemine geçmeyi sağlayacak bir oy çoğunluğu sağlayamayacağını düşünüyor. Bunun için de kendi başbakanlığında güçlü bir kabine kurmanın hazırlığını yapıyor. Akademik geçmişi olanlara daha düşkündür.

MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın, Kayseri Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, İstanbul Üniversitesi Rektörü Yunus Söylet’i bu nedenle aday gösteriyor.

HAKİKİ BAŞBAKAN SANDI

Başbakan Davutoğlu’nun Cumhurbaşkanı Erdoğan’la ilk ters düşüşü Yolsuzluk Komisyonu oylaması ile ilgiliydi. Önce Başdanışmanı Etyen Mahçupyan’ı konuşturarak kamuoyu oluşturmaya çalıştı, sonra da komisyon raporunu kabul ettirmeye gayret etti.

Ancak Erdoğan’ın hamlesi AKP milletvekili ve havuzun diğer yazarı Mehmet Metiner üzerinden geldi. Metiner ağır bir yazıyla cevap verince, mesajın nereden geldiğini anlayan Davutoğlu ve Mahçupyan hemen çark etti ve 4 bakanın Yüce Divan’a sevkinin önüne geçildi.

Aslında Şehircilik Bakanı hariç diğer bakanlara sempatisi yoktu grubun. Çünkü en azından ikisi seküler bir geçmişten geliyordu ve onlarla birlikte Muammer Güler’i yakmaya hazırdı. Burada, Zafer Çağlayan’ın ‘‘Ailenize kadar gider’’ uyarısı etkili oldu.

Erdoğan, Davutoğlu’nun kendisini hakiki başbakan sanarak attığı bütün adımları tek tek çürüttü. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, kameralar önünde ‘‘Sayın Başbakanımız talimat verdi, bundan böyle torba yasa olmayacak’’ dedi, Meclis’e torba yasadan başka teklif gelmez oldu. Davutoğlu bunu da yuttu.

BAŞBAKANLIĞI ÇOK SEVDİ

Ardından inşatta rant yasası ve siyasette şeffaflık yasasını dünyanın en önemli meselesiymiş gibi canlı yayınlanan basın toplantılarıyla açıkladı Davutoğlu. Yanına koca koca bakanları da alarak. Beytepe, ‘hop’ deyince onları da unuttu gitti. Muhalefet zaten hatırlamıyor.

Kamuoyu önünde yok sayılması Davutoğlu’nun kolay kolay içine sindireceği bir durum değil ama parti tabanında gücü olmadığını biliyor. Erdoğan’ın asıl amacının seçime kadar şoförcülük oynamasına izin verdiğini, başkanlık sistemine geçince birinci sekreterlik veya dışişleri bakanlığı görevine atanacağının da farkında.

Ama başbakanlığı da sevdi. Obama ile baş başa görüşüyor, Davos’a gidiyor falan.

Şimdi umudu, AKP’nin seçimi kazanacak bir çoğunluğu alması ama anayasayı değiştirecek sayının altında kalması. Hesabını buna göre yapıyor ve kendi kabinesini oluşturmaya çalışıyor. Onun için yarın Davutoğlu’na atfen ‘‘Alo Fatih, HDP’ye iki puan ekle haberi’’ okursanız şaşırmayın…