Ergun BABAHAN
Beş yıl öncesine kadar dünyada parmakla gösterilen, İslam coğrafyasının liderliğine oynayan, yabancı yatırım çeken, Avrupa Birliği’ne girmeyi hâlâ hayal eden, bölgenin finans merkezi olmayı ümit eden, Kürt ve Alevi meseleleri başta bu toprakları yıllardır rahatsız eden sorunları çözmeyi ümit eden bir ülkeydik.
Yabancı bir ülkeye gittiğimizde pasaportumuz itibar görür, taksi şoförlerinin bile ülkemizi, lider kadromuzu bilmesiyle gurur duyardık. Yıllarca işkence, insan hakları ihlalleri, yoksullukla anılan bir ülke vatandaşı olmaktan çıkmış, dünya vatandaşı olma yönünde ümitli olmaya başlamıştık.
Müslüman bir demokrasi olarak hem reformlarımız, hem televizyon dizilerimiz, hem de bölgedeki insan hakları ihlallerine karşı duruşumuzla soft power kullanan bir çekim merkezi olmuştuk.
Aradan beş yıl geçti ve bu pembe tablo yerle bir oldu.
YAFTA İLE CEZAEVİNE...
Bugün gelinen noktada demokrasimiz ve hukuk devletimiz çökmüş durumda. Hukuk düzenimizde keyfilik, öç alma duygusu hakim hâle geldi. Kimsenin yarın sabah kapısının çalınıp gözaltına alınmayacağı konusunda bir güvencesi yok.
PKK’lı, IŞİD’li, paralelci, solcu veya Amerikancı gibi her bir yaftalama demir parmaklıklar arkasını boylamanız için yeterli. IŞİD’ci diye gözaltına alınan Vice News muhabirlerinin PKK’ya yataklık yapmaktan tutuklanması dünya hukuk literatürüne geçecek tarzda bir olay olduğu için artık adalet sistemini Batılı meslektaşlara anlatma kaygımız da kalmadı.
Ekonomimiz hızla bir batağa doğru sürükleniyor. Döviz kurundaki hızlı artışın, turist sayısındaki keskin düşüşün, başlamasına neden olduğumuz Suriye iç savaşının ülkemize kaçırttığı milyonlarca sahipsiz insanın ortaya çıkardığı kara tablonun ağır bedelini yakında hep birlikte ödeyeceğiz.
AKP'NİN KEYFİ YÖNETİMİ...
Avrupa Birliği artık bir hayal bile değil, Aleviler yok sayılmaya devam ediliyor ve AKP’nin işine öyle geliyor diye Kürtlerle kanlı bir savaş yeniden başlatılmış durumda. Gariban Anadolu çocuklarının ölüm haberleri birinci sayfa meselesi olmaktan çıktı yeniden.
Ve bütün bunlar olurken AKP hep iktidardaydı. İyisinin gururunu üstlendiği gibi, karanlık tablonun sorumluluğunu da üstlenmesi gerekir. Gelinen tabloda Kürtler dahil, muhalefet partilerinin en küçük bir kusuru yoktur. AKP iktidara geldiği günden beri torba torba yasalar yaparak, kimseye fikir danışmayarak, konuşanı azarlayarak keyfi bir yönetim sürdü.
AKP’nin tek başına iktidarının 13 yılda Türkiye’yi getirdiği nokta ortada. Kökten dinci İslamcı terör örgütleri topraklarımızda cirit atıyor, hangisine, nasıl silah ve para yardımı yaptığımız yerli ve yabancı medyada tefrika gibi yayınlanıyor.
Türkiye bir iç savaşa doğru hızla sürükleniyor, ekonomisi batıyor. Tek sorumlusu AKP ve onun politikaları.
Neden?
Çünkü 17-25 Aralık’ta suç üstü yakalandılar. Hesap vermemek için ülkeyi bir batağa sürüklüyorlar.
Bunlar daha iyi günlerimiz...
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Uluslar neden çöker, Türkiye neden çöküyor?
24.03.2022 - Madalyonun öteki yüzü: Putin kaybedince, Erdoğan da kaybedecek
7.03.2022 - Kürt sorunu çözülmeden liberal demokrasi kurulamaz!
1.03.2022 - Bir gazeteci cinayeti (daha)
21.02.2022 - Erdoğan TV programlarında neden prompter’a mahkum oldu
28.01.2022 - NATO için iktidardan vazgeçen İnönü'den, iktidarı için NATO’dan vazgeçebilecek Erdoğan'a
11.01.2022 - Parti binası silahla basılan HDP ama terörist de HDP, öyle mi?
6.01.2022 - Türkiye karanlık ve zorlu bir yıla girdi: Tercihler yılı
3.01.2022 - Cehalet ve kötü niyet Türkiye’yi büyük felakete sürüklüyor
25.11.2021 - Kılıçdaroğlu helalleşme ile ‘endişeli muhafazakarları’ kazanmaya çabalıyor
18.11.2021
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
cafe au lait
Sen alay mı ediyorsun insanlarla yoksa cahillerimi kandırıyorsun ?! uzayda her cismin ağırlıksız olduğunu bildiğinde *halde, yıldızların aşağıya düşmediğini merak ediyorsun? Aşağı dediğin yer neresi? evrende böyle bir aşağılar yukarılar var mı ? Sonra, sen yıldızlarımı yoksa ?milyonlarca yıl ötesindeki ışıklarını mı görüyorsun ? orta şekerli bir kahve daha. Yıldız ömrünü tamamlayınca 1 milyar km kuyrukla uzayda dolaşır.
vatandaş
Yorum hala yayınlanmadığı için yıldızlar hala askıda .Zira insan soyu bu soruya defalarca cevap vermesine karşılık, sizin insan cinsinden olmadığınız anlaşılıyor. yıldızların uzayda asılı kalması ...?! yıldızlar fırıldak gibi dönerken , size ancak milyonlarca yıl önceki ceddinizden ışıklar gönderiyor.
hasta la vista
Ayça abla İspanyada Noel nasıl geçti ? Bizim evimizde diğer günlerden hiç fark yoktu . baca tıkanmıyor doğal gaz geldi. NOEL BABA Tarihte kaldı. Sen İspanyaya bir bilet daha ayır . yoksa geç kalacaksın.
uno cafe encora
Ayça abla şu bardağı değiştir . Kahveyi çay bardağıyla içiyorsun. Çok yakında İspanya sınırlarında sanırım Barcelonayı hedef almış bir pendulé yıldız yörüngesinden çıkarak sersem tavuk gibi yol alıyor koordinatlarını değiştirme güçünüz var mı?