Etyen MAHÇUPYAN
Parlamenter rejimler bugün halen dünyanın birçok ‘demokrasisinde’ varlığını sürdürse de hızla yıpranıyorlar. Bunun temel nedeni parlamenter sistemin onu meşru kılan teoriyi doğrudan ihlal etmesidir. Liberal demokrasi anlayışına göre yasama, yürütme ve yargının birbirinden bağımsız olması gerekiyor, çünkü ancak böyle bir durumda halkın doğrudan ve dolaylı bir denetim yeteneği elde etmesi mümkün oluyor. Oysa parlamenter sistemde yasamada çoğunluğu elde tutan bir siyasi parti hem yürütmenin yasama üzerinde vesayet kurmasına neden oluyor, hem de çıkardığı yasalar üzerinden yargının alanını doğrudan ve tek başına çizebiliyor. İronik bir durum ama parlamenter sistemin ‘demokratik’ bir mekanizma olarak çalışabilmesi için hiçbir partinin Meclis çoğunluğuna sahip olmaması lazım ki o zaman da istikrarsızlık sorunu ile karşılaşma ihtimali yükseliyor.
Oysa büyük değişimlerin yaşandığı, küreselleşmenin damga vurduğu, zamanın ‘hızlandığı’ dönemler çoğu zaman geleceği taşıyabilen tek bir partiyi öne çıkarabilir. Nitekim bugün Türkiye böyle bir süreçten geçiyor. AKP daha uzun yıllar Meclis çoğunluğunu sağlayarak tek başına iktidar olabilir. Eğer parlamenter sistem devam edecekse, bunun anlamı meşru bir AKP ‘tahakkümüne’ razı olunması gerekeceği, muhalefetin istediği türden bir denetleme yapmakta zorlanacağıdır. Sırf bu bile Türkiye’nin başkanlık sistemine geçmesini anlamlı kılabilir. Çünkü başkanlık sisteminde yasamanın başta bütçe yapmak üzere, yetki alanı ve denetleme gücü genişlerken, hükümette toplumun parlamento dışı vasıflı kişilerinden yararlanılabiliyor. Eğer yasama ve yürütmenin karşılıklı fesih yetkileri de dengeli ve akılcı ise karşımıza çok daha elverişli bir model çıkıyor.
Ancak ülkenin sorunları ve ihtiyaçları düşünüldüğünde, ‘iyi’ bir başkanlık sisteminin iki temel alanda daha parlamentarizme göreceli üstünlüğü var. Bunlardan biri adem-i merkezi bir idari teşkilatın hayata geçirilmesi. Merkeziyetçilik doğrudan sistemle ilişkili olmasa da, başkanlık sistemi yetki ve sorumluluk dağılımının yaygın ve yerele uzanan bir biçimde yapılanması açısından daha fazla imkan sunabiliyor. Dolayısıyla talep ve tercihlerdeki değişimin kararlara yansıması açısından çok daha esnek bir sistem… İkinci husus buna destek vermek üzere dar bölge seçim sistemine geçilmesidir. Yine seçim sisteminin yönetim yapısıyla doğrudan bağlantısı olmasa da, dar bölge mantığı başkanlık sisteminin ruhuna daha yakın bir anlayışı yansıtıyor.
Türkiye’nin temel meselesi hızla değişen koşullara aynı cevvaliyetle cevap verebilmek ve bunu yaparken yine hızla değişmesi beklenecek toplumsal tercihlerin siyasete katılımını ve etkilemesini garanti altına almak olmalıdır. Bunun şu anki parlamenter sistemle gerçekleştirilmesi olanaksız. ‘İyi’ bir parlamenter sistemin ise, Türkiye’nin siyasi geleceğinde tek parti hakimiyetinin geçerli olma ihtimalinin yüksekliği hesaba katıldığında, söz konusu amacı gerçekleştirecek bir zemin sağlaması son derece güç. Dolayısıyla Türkiye’de başkanlık sisteminin her yönüyle tartışılması, ‘iyi’ ve herkesin içine sinen bir alternatifin üretilmesi ve bunun sağlam bir anayasal çerçeve içine yerleştirilmesi gerekiyor.
Eğer amaç bir tahakküm sistemi yaratmak olsaydı, başkanlık ne AKP ne de Erdoğan’ın işine yarardı. Hiçbir ‘iyi’ başkanlık sistemi iktidarın şu anki gücünden daha fazlasını sağlayamaz. Ama ülkeyi bir bütün olarak yönetmeyi kolaylaştırır, riskleri azaltır, meşruiyeti pekiştirir. Bu da hem iktidarların daha sağlam bir zemin üzerinde iş yapmalarını, hem de toplumun siyasete doğrudan damgasını vurmasını sağlar.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları




















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2025
25.10.2025
15.03.2025
20.02.2025
15.10.2024
24.09.2024
19.09.2024
10.09.2024
2.09.2024
13.04.2024