Ferhat KENTEL

Ferhat KENTEL
Ferhat KENTEL
Tüm Yazıları
Pek seçkinler ve atık insanlar
16.09.2014
1981

 Çinlilerin dediği gibi “ilginç” bir haftaydı...

Düne kadar Gülen cemaatinin CİA’nın, ABD’nin kullandığı bir “dış mihrak” olarak gören bu medya, aynı cemaatin nasıl da “ABD’yi bile ele geçirdiği” (aslında gayet “milli” bir faaliyet yapmışlar demek ki!) gibi saçmalıkları manşetlerine astıktan sonra, şimdi de “Paralele karşı MİT-CIA işbirliği!” üzerine zafer tamtamları çalmaya başladılar.

 Bizim acar ve de her şeyin farkında olan medyamız ve o medyamızın nadide, aydın ve de seçkin köşe yazarları muhtemelen şunu demek istiyorlar: “paralel” denilen örgütün “dış mihrak” olması aslında “uzaylı” olmasından kaynaklanıyor; bu yüzden “paralelciler Amerika’yı bile örümcek gibi sararken” (“Mars attacks!”), MİT ve CİA dünyayı kurtarmak için işbirliği yapmaya karar veriyorlar.

 İlginç tabii... Kürt konusunda gayet milliyetçi tavırlar takınan, hükümete çakmak için habire “canavar PKK” referansını ya da PKK’yı “günah keçisi” olarak kullanan, “Şefkat Tepesi” gibi akıllara ziyan ırkçı dizileri hala televizyonlarında endam eden bir cemaati bu şekillerde tek hedef haline getirmek çok daha derin devlet içi ilişkileri, çok çeşitli “paralel” güç ve çıkar ilişkilerini saklıyor ama sakladığını saklayamıyor; çok belli oluyor...

 Başka ironik bir vaziyet... Geçenlerde gördüm: İstanbul’un Anadolu yakasında bir gökdelenin üzerine koskoca harflerle “Rönesans tower” yazmışlar... Belli ki, “havalı bir şeyler” olsun diye biri Türkçe yazılışıyla Fransızca, diğeri yazılışı da aynen korunmuş İngilizce olmak üzere iki kelimeden oluşmuş garabet bir isim tamlaması!

 Gökdelenlerle “ekonomi” yaptığını zanneden ve toprağı sadece bir rant alanı olarak görebilen bir zihniyetin yansımaları... “Millilik”le alakası olmasa da, mühim olan lafın kendisidir diyerek “Milli ekonomi” safsatasını yutturmaya çalışanların hükmünün sürdüğü bir zamanda gökdelen patronlarının “milliliği” bu kadar... Global dünyanın yerli elit magandalığı!

 Ama ne yazık ki, bu yeni seçkinlerin dünyası sadece komik bir dünya değil. Onların dünyası inanılmaz derecede vahşi! 301 işçiyi öldürdükleri Soma’dan sonra, Mecidiyeköy beton ormanına en büyük beton “tower”ları dikerken on işçiyi katlettiklerinde de gene aynı dillerle (“Valla hiç hatamız yok!”) geçiştirmeye çalışıyorlar.

 Çünkü, çok iyi biliyorlar ki, birileri çok işe yarayan “fıtrat” adlı aktörü devreye soktuğu için başlarına bir şey gelmeyecek.

 Sonra Antalya’nın Kaş ilçesinde Mahir Çetin adlı Kürt bir genç, “pis Kürtler” diye bağıran 30 kadar ırkçı (ya da bu iş için hazırlanmış) yaratık tarafından dövülerek öldürüldü.

 Tabii, bunlar “münferit vakalar”... Bütün diğerleri gibi... Şarkıcıdan Zazaca türkü isteyen adamın kurşunlanmasında, Hrant’ın Ermeni olduğu için öldürülmesinde, takside müşteri kadının Ermeni olduğu için şoför tarafından tekme tokat dövülmesinde, “eski” bir başbakanın HDP’lilere saldıran bir linççi güruhu “Herkes böyle tepki vermeli” diye övebilmesinde, vs. vs. olduğu gibi...

 Binlerce ağacı kesip, “kıtaları birleştiriyoruz” kibriyle “köprü” adı altında, geçmişle ve tabiatla tüm köprüleri yok eden inşaatlarda olduğu gibi, vs. vs. hayatımız baştan aşağı “münferit”...

 “Yeni Türkiye” mavrasında gerçekten “yeni bir anlam” var... Şöyle bir şey: birileri gökdelenleri dikmek için inanılmaz bir güce ve siyasi etkiye sahipler. Bu güç, topu topu 1000 TL’lik asgari ücretle, ibadullah bulabileceğiniz sendikasızlaştırılmış köleleştirilmiş insanların bolluğuna ve zombileşmesine dayanıyor.

 Ama daha da önemlisi, son yıllarda bu memlekette, gündemi kontrol eden, uyum ve rıza elde eden iktidar mantığına iyice yerleşmiş olan “atık insan” fikrinin gücüne dayanıyor.

 Atık insanlarla en ucuza inşaat da, gemi yaparsınız, kömür de çıkarırsınız; diliyle, müziğiyle falan kafa konforunuzu bozarlarsa, linç edersiniz olur biter. (BasHaber Gazetesi)

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar