Figen Çalıkuşu
Türkiye sadece darbeler değil kumpaslar ülkesi de…
Siyasallaşan yargı, yargının kurdu olduğu için, dönemine göre kumpaslar, kumpas kumpas önümüze gelmekte, kumpaslarla hesaplaşanlar da yeni kumpaslar açmaktadır.
Bugün 17 Aralık…
Yaşadığımız bu yoksullaşma, bu buhran, bu bunalım, bu çöküş, bu dağılma 17 Aralık 2013’de başlayan savrulmanın sonuçlarıdır…
Bu ülkenin insanları, devletinin hukuk devleti olamayışının bedelini her gün daha da ağırlaşan bir fatura ile ödüyor.
Yargı da kumpas oyununun, asıl gibi görünen figüran oyuncusudur.
Hukuk dışında hiçbir güce boyun eğmeyen bağımsız ve tarafsız bir yargı söz konusu olsa ve 17 / 25 Aralık’ta görevini yapabilse, belki 15 Temmuz olmayacak,15 Temmuz olmasa CB Hükümet sistemi, sonrasında OHAL ve bugün yaşadığımız her türlü çöküş yaşanmıyor olacaktı.
Hem parasal hem de ahlaki tükeniş ülke üzerine çökmeyecekti.
Geçmişe dair bir iç döküş sayın. Gelin bugünün yargısı ne yapıyor, bakalım…
Mahkemelerin beraat kararlarını yok sayan hakimler ve OHAL Komisyon üyeleri var bu ülkede.
Örneğin Ankara 21. İdare Mahkemesi heyeti hakimleri Halil İbrahim Özgün, Funda Şahin ve Ali Ersan Tüzüner bir kararlarında, kesinleşmiş beraatı yok saydıklarını bakın nasıl açıklıyorlar:
“… ilgililer hakkında ceza yargılamasında üyelik suçlamasıyla açılan davada beraat kararı verilmiş olsa dahi idari yargı yeri irtibat ve iltisak unsurları yönünden de işlemi incelemek zorundadır”…
Nasıl bir zorunluluk bu acaba? Yasalarda olmayan “irtibat ve iltisak” unsurunu, Anayasa ve yasalara üstün saydıran bir “zorunluluk” nedir?
Zorunluluk, Anayasa ve yasaların hükümlerine uymak ve bağlı kalmaktır.
Ülkenin OHAL Komisyonu üyeleri ve özel seçilen idare mahkeme üyeleri, Anayasa ile kendilerini bağlı görmüyorlar. Yüksek mahkemelerin ve mahkemelerin beraat kararlarını tanımıyorlar.
Ama beraat kararını veren mahkemenin incelediği aynı delilleri esas alıp, aynı delillerden “irtibat ve iltisak” buluyorlar.
Beraat demek aklanmak demek.
Beraat eden, hakkındaki suçlamalardan aklanarak ve suçu bulunmadığı anlaşılarak kurtulur.
Bu dediğim hukuk devletinde yaşanır elbet.
OHAL komisyonu üyesi 7 kişi, 3 kişilik idare mahkemesi heyetleri ise kendilerine göre çakma hukuk yaratıyorlar.
Yetmiyor Anayasa Mahkemesi ve AİHM’nin bağlayıcı ve kesin kararlarını da tanımıyorlar. Anayasa 153. ve 90. maddeleri de onlar için yok hükmünde…
Ortada uzun süredir taammüden bir hukuk cinayeti ve hukuk adına sefilleşme yaşanıyor.
Sefilleşme genişliyor…
Sefilleşme yayılıyor…
Sefilleşme derinleşiyor…
Derinleştikçe de Türkiye dünyadan ayrışıyor.
Eski Avrupa Birliği Türkiye Büyükelçisi Marc Pierini’nin Avrupa Konseyi’nin Osman Kavala davasını değerlendiren bir makalesini okudum.
Marc Pierini:
“Türkiye'de bazıları için uygunsuz olsa da Avrupa'da hukukun üstünlüğü önemlidir” diyor.
Birkaç önemli hususun altını da çiziyor Marc Pierini:
“Birincisi, mahkemede bir Türk hâkim oturuyor ve ikincisi, Türkiye Sözleşme’nin 46’ncı maddesinden dolayı mahkemenin kararlarına uymak zorunda.
Dolayısıyla Türkiye'nin yargısına müdahale edildiği iddiası yersiz ve geçersizdir.”
Evet AİHM’de bir Türk hâkim var ve bu Türk Hâkim geçenlerde AİHM’in 427 yargı mensubu hakkında verdiği hak ihlali kararına katıldı.
AİHM bu kararında bir de 427 yargı mensubunun her biri için 5.000 Euro tazminat ödenmesine karar verdi.
Hukuka ihanet eden yargı mensupları tarafından, hakları ihlal edilen yargı mensupları...
Ve bu yüzden vergileriyle, 2 milyon 135 bin Euro tazminat ödeyecek olan bu ülkenin insanları, bizler…
Böylesi bir örnek yeryüzünde var mıdır?
Hiç sanmam…
AİHM, bu kararında beraat eden yargı mensupları olduğunu da anımsatmakta…
AİHM kararında çok önemli bir ayrıntı daha var; darbe girişimi olurken saatler 15 Temmuz’dan 16 Temmuz’a döndüğünde, göz altına alınacak hâkim savcı listesi çoktan hazır imiş…
AB 2021 raporunda da darbe girişiminin ardından ihraç edilen hâkim veya savcılardan beraat edenlerin hiçbirinin görevlerine iade edilmediği yer alıyor.
Yargının bu kadar siyasallaştığı, Anayasa ve yasalara savaş açtığı böylesi bir dönem hiç olmamıştır…
Thomas Hobbes der ki; “insan insanın kurdudur” …
Ben de “siyasallaşan yargı, yargının kurdudur” diyorum…
Üzgünüm olanlar için…
Hukukçular eliyle hukuka ihanet edildiği için çok üzgünüm…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2025
23.05.2025
18.05.2025
10.05.2025
2.05.2025
25.04.2025
19.04.2025
13.04.2025
4.04.2025
28.03.2025