Hasan Bülent KAHRAMAN
Türkiye'nin OD ile olan ilişkisinin düğüm noktasını Filistin meydana getirir. Çok şaşırtıcı bir tarihtir bu ve Türkiye'deki toplumsal değişimin son 40-45 yıllık tarihinde önemli bir nirengi noktasıdır.
Çarşamba günkü yazımda belirttiğim gibi, OD'da da, Türkiye'de de, Filistin sorunuyla 1960'ların ortasından başlayarak ama bilhassa 1968'den sonra uğraşanlar daima Marksistler oldu. Marksizmin, Leninist veya Maoist versiyonları, aralarından hiç fark olmaksızın bu soruna doğrudan ilgi gösteriyordu. Türkiye'deDeniz Gezmiş ve arkadaşlarından başlayarak birçok "solcu" gidip FKÖ kamplarında eğitim gördü. (Filistin'i siyasal planda destekleyenler de onlara karşı çıktı, onları sokaklarda vurup öldürdü.) Bu insanların tamamı İsrail'i ve Amerika'yısuçluyor, reddediyor ve Filistin'in haklarını savunuyordu.
O sıralarda, 1960'larda, Türkiye'de hep sağ partiler iş başındaydı. Bu partilerin İslam'la, Müslümanlıkla aralarında bir sorun yoktu. Tam tersine, hepsi devletin şiddetli İslam karşıtlığına karşın ılımlı bir Müslümanlığı benimsiyordu öncelikle. Bu mantık onların "Filisitin davası"na sahip çıkmasını zorunlu kılıyordu. Mahcup bir edayla da olsa bunu yaptılar. Ama ister el altından deyin ister açıkça ne Amerika'yla ne de İsrail'le ters düşmek istediler. Olayın bizde yön değiştirmesiMSP'nin kurulması ve İslamcı tezleri olabildiği kadarıyla açıkça ve daha sert bir biçimde dile getirmesinden sonradır.
Bu arada çarşamba yazımda söz ettiğim dönüşüm meydana geldi. Bilhassa OD'da Filistin sorununu Marksizm içinden savunan kesimler 1979 İran Devrimi'nden başlayarak İslamcılığa kaydılar. Batı'yı tümüyle reddetmeye başladılar. Bu kesin bir karardı ve o günden bugüne kadar neyin değiştiği ayrı bir sorgulama konusudur.
Yeniden dönüp Türkiye'ye bakınca gene çok farklı bir resim görülüyor. Türkiye'deki Marksistler arasından gelip İslamcılığa yönelen sadece bir veya iki isim var. Eski Marksist aydınların önemli bir bölümü kendini bugün liberal diye nitelendiriyor. Liberallerin, OD'nun İslamlaşan aydınlarından en önemli farkı onların tam tersine Batı'yı kabul etmek, AB'yi sonuna kadar savunmak. Bir defa bu çok önemli bir durum.
İkincisi ve daha dikkat çekici dönüşüm başka bir yerde ortaya çıktı. Türkiye'de iktidar İslami kökenden gelen ama merkez sağa kayan bir siyasetle bütünleşti, 2002 sonrasında. Bu yeni iktidar bir yanıyla liberal, Batı'yı toptancı bir mantıkla reddetmiyor ama İsrail'le çok sorunlu ve bu konunun dibinde Filistin'le olan ilişkisi ve ona dönük değerlendirmesi yatıyor. Erdoğan'ı Arap sokağının, liginin, kulübünün, dünyasının merkezine yerleştiren, onu o siyasal ve kültürel coğrafyanın en önemli lideri konumuna getiren olay Davos'taki çıkışı ve İsrail'i, uluslararası kamuoyu nezdinde, itham ve ilan edişidir. O noktadan başlayarak da iktidar İsrail'le tartışıyor ve Filistin'e, şimdi İsrail'den Gazze'den çekilmesini isteyecek kadar sahip çıkıyor.
Böyle bakınca, OD entelektüelleriyle Türk entelektüelleri arasındaki dönüşüm farkını değerlendirince, Türkiye'deki iktidar dinamiklerini ele alınca gerçekten ilginç bazı sonuçlar çıkıyor ortaya.
Birincisi, Filistin meselesini Türkiye'de iktidar yani İslami bir geçmişten gelen bir siyasal çevre devlet politikası olarak savunuyor. Bu tarihsel bir dönüşüme tekabül eder. Ve bu noktada Arap entelektüellerinin 1979 sonrası düşünce ve siyasetleriyle Türkiye arasında bazı örtüşme ve çelişkileri bulmak, görmek kabil. Ama onların toptancı Batı inkârına karşılık Türkiye'de böyle bir tercih söz konusu değil.
İkincisi, Türkiye'deki aydınlar Marksizm cephesini geniş ölçüde terk ettiler ama İslamcı olmadılar. Liberallikleri demokratikleşme ve piyasa ekonomisi tercihleriyle sınırlı kaldı. Bugün Filistin'i desteklemeyi ve İsrail'le bu nedenle ters düşmeyi bu kesim içinde sorunlu bulanlar da var. Filistin'i destekleyenlerse bunu genel bir tavır olarak değil, kişisel tercihleri ve değerlendirmeleri olarak ortaya koyuyor. Bir vicdan, ahlak ve bazen de bir tarih sorunsalı olarak.
Filistin ve İsrail konusunun aradan geçen 40-45 yılda Türkiye'de ve OD'da ele alınış, değerlendiriliş, yorumlanış ve siyasallaştırılma biçimi önemli farklar, kaymalar ve çeşitlilik gösteriyor. Marksizmden İslam'a, Batı karşıtlığına kadar gelen bir çizgi var OD'da. Türkiye ise bu konuda da daha farklı ve özgül bir yerde duruyor.
Daha fazla incelemeyi gerektirmez mi, şu tablo?
Yazarlar
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.08.2025
18.08.2025
17.07.2025
20.06.2025
13.05.2025
5.05.2025
6.03.2025
26.02.2025
13.02.2025
6.01.2025