Kurtuluş TAYİZ
Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı’nın Ortadoğu’daki topraklarını bölüştüren ve sonraki dönemin sınırlarını şekillendiren anlaşmanın adı tarihe “Sykes-Picot” olarak geçti. Batı’nın sömürgeci devletleri yüz yıl sonra bölgedeki sınırlarla yine aynı alışkanlıklarla oynamayı sürdürüyor. Lübnan merkezli Al Akhbar’ın haberine göre ABD, Fransa, İngiltere, Suudi Arabistan ve Ürdünlü temsilcilerden oluşan beş ülke, 11 Ocak’ta Washington’da bir toplantı gerçekleştirdi.
Ürdünlü temsilcinin “Tüm zamanların en gizli toplantısı” dediği zirvede beş aşamalı bir Suriye planının gündeme geldiği belirtiliyor. Suriye’nin bölünmesi ve Türkiye’nin durdurulmasını içeren planın ayrıntıları şöyle: Fırat’ın doğusunun Suriye’nin geri kalan bölgelerinden ayrılması, Türkiye’nin denetim altına alınması, Soçi sürecinin sınırlandırılması, Suriye muhalefetinin etki altına alınması ve BM’nin Cenevre süreci için harekete geçirilmesi…
Bu toplantı ve alınan kararlar, Batı’nın yüz yıl sonra Ortadoğu’nun geleceğini belirleyecek ikinci bir Sykes-Picot sürecini başlattığını gösteriyor. Bu zirvede yan yana gelen devletler, ağırlıklarına ve güçlerine göre Ortadoğu’nun bundan sonraki gidişatını da belirlemek istiyorlar. Suriye ve Irak’ı fiili olarak bölmeyi başardılar ancak Türkiye’nin direnci sebebiyle henüz yeni devletleri ortaya çıkaramıyorlar. Yüz yıl sonraki bu ikinci Sykes-Picot sürecini andıran beş devletin gerçekleştirdiği toplantının görünmeyen ve gizli olan kısmı ise Türkiye ve İran’ı kapsıyor. Fiili olarak böldükleri, dağıttıkları, güçten düşürdükleri Irak ve Suriye’ye bu kez Türkiye ve İran’ı da katmayı planlıyorlar.
Oysa Türkiye, ABD’nin yüz yıl sonra Türkiye’yi de bölmeyi hedefleyen bu ikinci Sykes-Picot girişimini bozmaya, engellemeye kararlı. En zor zamanlarda bile kabul ettiremedikleri Sevr’i, yüz yıl sonra Türkiye’ye kabul ettirmeleri çok zor.
Ne var ki ABD, Ankara’yı dize getirme umudunu hâlâ koruyor. Dünyanın en büyüklerinin planları karşısında Türkiye’nin duramayacağını düşünüyorlar. Türkiye’nin er ya da geç Batı’nın bölgedeki planlarına rıza göstereceğine inanıyorlar.
Aslında yürürlükteki Ortadoğu planına fazlasıyla yatırım yaptıkları için bir çırpıda çöpe atamıyorlar. Türkiye, bu planı zaten yeterince engelledi. Tayyip Erdoğan, ABD’nin bu Ortadoğu planına zaten yeterince köstek oldu. Gezi kalkışması, 17-25 Aralık Yargı kumpası, Güneydoğu’da terör örgütü PKK’nın çıkarmaya çalıştığı Kürt ayaklanması ve son olarak 15 Temmuz darbe girişimi, ABD/NATO’nun Ortadoğu planlarının önünü açmak içindi.
Fakat bu girişimlerin hiçbirinde başarılı olamadılar. FETÖ ve PKK içeride tasfiye edilince Suriye üzerinden Türkiye’ye saldırmaya başladılar. Bu saldırılar, Türkiye’nin tarihindeki ikinci büyük sınır dışı operasyon olan Zeytin Dalı Harekatı’nın gündeme gelmesini sağladı.
Zeytin Dalı Harekatı, dar anlamda bir terörle mücadele operasyonu değil elbette; bu harekat, Türkiye’nin var olma kararlılığını, iradesini, cesaretini dünyaya gösteren ve bu uğurda her şeyi göze aldığını ilan eden tarihi bir operasyondur.
Zeytin Dalı Harekatı, ABD’nin Ortadoğu’daki hesaplarını bozduğu gibi yüz yıl sonraki bu ikinci Sykes-Picot girişimini de işlevsiz kılacaktır.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019