Mehmet Y. Yılmaz
Dün besleme gazetelerin birinci sayfaları askeri operasyon haritaları ile doluydu.
Bu yeni durum nedeniyle Recep Tayyip Erdoğan’ın sıfatı da değişmişti.
Daha önce manşetler “Başkan Erdoğan” diye atılırken, dün “Başkomutan Erdoğan” manşetlerdeydi.
Askerlerimizin Kuzey Suriye’de nereye kadar gidebileceklerini de bu haritalardan öğrendik: 30 kilometre derine!
Başkomutan hazır çizmeleri ayağına geçirmişken neden Halep’e kadar gitmeyi düşünmedi, sebebini bilmiyorum.
Ancak kafama bir soru da takılmadı değil: Sınırı 30 kilometre ileriye taşıdığımızda da komşumuz yine YPG / PKK oluyor.
30 kilometre bu taraftayken milli güvenlik meselesi olan şey, 30 kilometre aşağı gidince önemini yitiriyor mu? Bunu birileri bize açıklasa iyi olur.
Tabii diyebilirler ki “o 30 kilometrelik araziye 1 milyon kişiyi barındıracak köyler, kasabalar yapılacak, okullar, hastaneler, camiler inşa edilecek, senin hayalin yetmez!”
Demek ki Suriyeli sığınmacılar için bir 26 milyar dolar daha harcayacağız. Evet buna hayalim yetmez ama memleketin parası da yetmez!
Görebildiğim kadarıyla “para benden, inşaat sizden” diyecek bir babayiğit ülke de ortalıkta yok.
Tabii bu 30 kilometre, besleme medyanın, Bin Odalı Saray tarafından doldurulmasıyla icat edilmiş bir mesafe.
ABD’nin daha önce bunu kabul etmediğini biliyoruz.
Trump’ın iki gündür sosyal medyadan “sınırı geçme” uyarıları yapması, ABD’nin kafasında bir “sınır” olduğunu gösteriyor.
Aylardır ABD ile müzakere edilen ama “30 kilometre derinlik” fikrine ikna olmadıklarını da biliyoruz.
Trump’ın tepesinin tasını attırmamak için 15 kilometrelik “izin verilen alana yönelik” bir operasyon daha akla yakın geliyor.
Böylece hem Başkomutan “bir gece ansızın gelmiş” olacak, hem Trump’ın canı sıkılmayacak, hem ABD, YPG’yi tamamen terk etmiş olmayacak.
Tipik bir “win – win” durumu yani. Siyasal İslamcı pragmatizme de ters gelmez.
Eldeki medya gücüyle de bu iş vatandaşa büyük fütuhat hareketi olarak satılabilir.
“İyi haber alan kaynaklara” sahip değilim ama Başkomutan’ın ikircikli haline, Trump’ın manyağa bağlamasına bakınca 15 kilometreyle bu iş kapatılacak gibi görünüyor.
Başkomutanın “15 kilometrelik fatih” unvanı almasının bedeli ise bir ordu cihatçı terörist ile yan yana yaşamamız olacak sanırım.
Şunu da söylemeliyim ki daha sonra Başkomutan “niye söylemediniz” diye bizi suçlamasın.
Bir kere girdiniz mi önünde sonunda çıkmanız gerekir ama çıkmak, girmek kadar kolay olmayabilir.
Son 50 yılın örneklerine bakın, başka ülkelerin topraklarına girenlerin hiçbiri, geri dönerken geldikleri günkü kadar mağrur değillerdi.
Bir kez daha iyice düşünün derim.
***
Erdoğan’ın hayalleri, Suriyelinin gerçekleri
Cumhurbaşkanı’nın, sayıları artık 4 milyona bir hayli yaklaşan Suriyeli sığınmacıları geri gönderme projesinde, henüz ortada olmayan 26 milyar doların yanı sıra bir husus daha var:
Oraya gönderilecek 1 milyon sığınmacı nasıl belirlenecek?
Gönüllü göç mü teşvik edilecek? Taşınana şu kadar inek, bu kadar keçi gibi promosyonlar mı yapılacak?
Yoksa Reis “kulaklarından tuttuğu gibi” hepsini zorla geri mi gönderecek?
Eğer maddi teşviklerle geriye göç özendirilecek ise 26 milyar doların yanına bir kaç milyar daha koymak gerekecek gibi görünüyor.
Erdoğan böyle şeylere önem vermese de bununla ilgili bir araştırma var.
TOBB Üniversitesi’nden bir ekip tarafından yapılan araştırmaya göre Suriyelilerin geri dönüş eğilimleri giderek azalıyor.
Dr. Başak Yavçan’ın TBMM’de yaptığı sunuma göre iki yıl önce “Suriye’de savaş biterse istediğim rejim olmasa bile dönerim” diyenler yüzde 9 iken, bugün yüzde 5’e düşmüş.
“Hiç bir koşulda geri dönmem” diyenler yüzde 26’dan yüzde 33’e çıkmış.
Dr. Yavçan dünyadaki geçmiş örneklerden söz ederek 5. Yıldan sonra göçmenlerin geri dönme eğilimlerinin çok ciddi düştüğünü söylüyor.
Ve işin ilginci “geleneksel Türk misafirperverliği” de tarihe karışıyor.
Vatandaş olmuş ya da burs almış Suriyeli üniversite öğrencileri Türklere daha mesafeliler çünkü bu durumlarını öğrenen Türkler onlara reaksiyon gösteriyorlarmış.
Okul çağında olan 1 milyondan fazla çocuğun ancak yüzde 65’i okullaşmış durumda.
Onun için Reis’in hayal kurmayı bir kenara bırakıp sorunun temeline yoğunlaşmasında yarar var.
Bu insanların çok büyük bölümü savaş bitse ve istedikleri gibi bir Suriye kurulsa bile geri dönmeyecek.
Almanya gibi her türlü olanağa sahip bir ülkenin bile Türklerin uyum sorununu 50 yıldan fazla bir zamandır çözemediğini de aklımızda tutalım.
Hayal peşinde geçirilen her gün kayıp zaman demek, Emine Hanım bunu Reis’e söylese çok iyi olacak, bizi dinlemiyor çünkü.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
12.05.2025
4.04.2025
2.04.2025
6.03.2025
4.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
5.02.2025
20.11.2024