Namık ÇINAR
Hükümet- Cemaat kavgasının altında yatanı, Vatikan’ın İslâmiyet’i yeni dünya düzenine ehlileştirerek katabilmek için Gülen hareketi üzerinden çeki düzen vermeye kalkması olarak görenler var.
O yüzden Cemaat’in İslâmiyet anlayışına, bugünkü modern dünyayı yaratmasına benzeyecek şekilde din mühendisliği yoluyla Hıristiyanlığa öykünmek olduğu suçlamasını getirenlerin sayısı da az değil doğrusu.
Uzlaşmaları tamamlanmış Yeni Ahit’le Eski Ahit’in yanına, üçüncü bir İbrahimî din olanİslâmiyet’in de katılarak bütünlüğün ve uyumun sağlanması, küresel barış adına mümkün müdür dersiniz?
Çoğu zaman haklı sebeplerle yeryüzüne karşı öfkesi burnunda bir İslâmlığın, dünyadan soyutlandıkça gidebileceği yerin, Usame Bin Ladin’inki gibi seçeneklerden öteye olmadığı da bir gerçek çünkü.
Hattâ İslâm toplumlarının en gelişmişi diye övündüğümüz ülkemizin bu vasfının dahi, Batılı değerlerden en fazla yararlanmış olmaktan geldiğini görmeyecek miyiz?
Bu nedenle bireysel olarak ne düşünürsek düşünelim, reddedemeyeceğimiz bir toplumsal gerçeklik olarak mademki din vardır, o hâlde en yapıcı nasıl olur diye kafa yormak, kaçınamayacağımız bir konu olsa gerektir.
Dinin, yeryüzü yaşamının vardığı çağdaş düzeye ayak uydurarak bizim buraların toplumsal gelişmesine de engel olmayacağı bir yöntem; eski başarısız laiklik anlayışına saplanıp kalmadan, aranıp bulunmalıdır mutlaka.
Eğer İslâmiyet’in, toplumsal maddi hayata müdahalesinden dolayı çekilen sıkıntıları giderecek tarzda, dileyen bireylerin ruhani ihtiyaçlarıyla yetinerek hepimizin içinde yer aldığı somut sosyal hayatı şekillendirmekten artık vazgeçeceği yeni bir din anlayışı olacaksa, neden desteklenmesin ki?
Zira içinde bulunduğumuz konjonktürde artık cami hutbeleriyle yetinmeyip, TV’lerden tutun da siyaset arenalarına kadar hemen her yerde Kur’an ayetlerini referans almak suretiyle sosyal ve siyasal sorunlara çözümler önermek, sadece hepimize karşı oldubittiye getirerek yapılmış pervasızca saygısızlıklar değil, aynı zamanda temel hak ve özgürlüklerimizin de ihlâlidir.
Fakat bir yandan da problemi, “insana yatırım yapmak suretiyle devleti dinsel olarak aşağıdan yukarıya dönüştürme projesi olan Gülen hareketi ile, popüler politikaya yatırım yapmak suretiyle benzer bir dinsel amaç için devleti yukarıdan aşağıya dönüştürme projesi olan AKP’nin” bu zıt karakterlerinin çatışması olarak değerlendirenler var.
Öyleyse bu bir hedef farkı mıdır, daha başka bir şey midir; yoksa sadece bir çıkar çatışması mıdır?
Takdir edersiniz ki, biz bu daracık köşede bahsettiğimiz hususların kırıntılarını ve belki kimi sorularını dile getirebiliriz, en fazla.
Birazcık da şu birkaç cümlelik pasajı...
Kapitalizmin ortaya çıkmaya başladığı 16. yy’dan itibaren Avrupa’nın tüccar sınıfı, çoğunlukla “Protestan”dı.
Bu sürecin ilk iki yüzyılında, Avrupa’nın en önemli ideolojik çatışması, Katoliklikle Protestanlıküzerineydi.
Bu çatışmada tarımsal bölgelerin aynı zamanda karşı-reformasyonun zafer kazandığı Katolik bölgeler olması ve sanayileşen ülkelerin ise Protestan kalması tesadüfî değildi.
Protestanlık, bir dizi tarihsel gelişme sonunda, güçlü ulusal devletlerin çatısı altında, kapitalizmin genişlemesini benimseyen güçlerle ve bu güçlerin egemen olduğu ülkelerle özdeşleşir hâle gelmişti.
Katolik Kilisesi ise, himayeci bir zenginliğin kaynağı olarak toprağa bağlı tutucu rantiyelerin ideolojisini temsil ediyordu.
Mağdurlukları bitmiş, mağrurlukları başlamış ve üstelik hırçın, gaddar, pervasız pişkinlik safhalarına da gelinmiş bizdeki bu ilişkilerde, kim nereye oturtulacaktır, hangi tarihsel parametrelere bakıp da?
Nehirlerini engin denizlere taşıyan su yatakları olmuş mudur ki buraların?
twitter@cinarnamik
http://www.taraf.com.tr/namik-cinar/makale-paralel-paralel-paralelli-taralel-taralel.htm
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları






















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2022
24.03.2022
6.02.2016
30.05.2016
24.05.2016
13.05.2016
10.05.2016
8.02.2016
3.02.2016
29.04.2016