Yıldıray OĞUR
Sedat Peker dün pazar sabahı rutinleşen videosunu paylaşmadı. “Güvenli bir ortam henüz oluşturamadığı” için videosunu yayınlamayacağını ama Twitter ve Instagram’dan bazı içerikler paylaşabileceğini zaten bir gece önce açıklamıştı.
Ama dün bu yazının yayınladığı saate kadar herhangi bir tweet de atmamış ya da RT etmemişti.
Gün boyu sosyal medyada ve Whatsapp gruplarında MİT’li, CIA’li operasyon planları, “Katar’dan tim gidip aldı”, “Kanada’ya gitti”, “Mısır’a gitmeye çalıştı” türü teoriler dolaştı.
Böyle olunca tuhaf bir durum ortaya çıktı.
Muhtemelen Peker’den bir telefon gelse kimyası bozulacak pek çok insan, onun hayatı için endişelendi.
Bunu itiraf edenler ile bunu ayıplayanlar cedelleşti.
Aslında bu duygu bölünmesini anlamak zor değil.
Bunu anlamak için Köroğlu, Şeyh Bedrettin destanları, Efelere yakılmış türküler, Kürt eşkıyalara yazılmış stranlar, hala tartışılan Topal Osman, Şeyh Said, Çerkes Ethem, Seyid Rıza gibi arada kalmış karakterler, baba mı mafya mı karar verilemeyen sosyal hayatın merkezinde yer almış figürler, iltifat mı, suçlama mı belirsiz kabadayı kelimesi üzerine düşünüp, ülkenin en çok okunan romanının İnce Mehmed, hasılat rekoru kırmış filminin Eşkiya, reyting rekorları kırmış dizilerinin Deliyürek, Kurtlar Vadisi, Ezel olduğunu hatırlamak yeterli.
Bir taraftan çok devletperest olan bu toplumun kahramanlık hikayelerinin çoğunda başrolde o devlete meydan okuyan eşkıyalar oldu.
Sedat Peker’in de sicili tarihteki diğer “eşkıyalar” gibi temiz değil.
Ama aynı etkiyi yaratıyor.
Gücü, “hayırsever” işadamı olduğu günlerde çekini ödemeyen işadamına, iktidarı desteklerken muhaliflere korku salmasından geldiği gibi, yurtdışında kaçak olduğu bugünlerde de esas gücü kimsenin sesini çıkaramadığı, “Silivri soğuktur”un bir ergen esprisi haline geldiği, sokak röportajlarında yaşlı teyzelere bile “isterlerse beni hapse atsınlar” dedirten kudretli bir iktidara “Allah mısınız” diye meydan okumasından geliyor.
Aslında hala aynı işi yapıyor yani racon kesiyor. Sadece raconun yönü değişti.
O yüzden daha önce bu gücün etinden sütünden derisinden yararlanmış iktidar cephesinden gelen “Kirli”, “mafya”, “suç örgütü lideri” itirazları da bu etkiyi azaltmıyor.
Çünkü zamanında iktidar tarafından kendisine yaptırılmış işleri, verilmiş destekleri, kurulmuş ilişkileri deşifre ederek kendi kirliliğini de bir silah olarak kullanıyor.
Etkisini artırmak için kurduğu ilişki ağlarını, şimdi deşifre etmek için kullanıyor.
Bunun boş bir meydan okuma, racon kesme olmadığını da son bir ayda gördük.
Peker’in konuşarak iktidarda yarattığı kimya bozulmasını muhalefet ancak yerel seçim sandığında yapabilmişti.
Herkese hokkayla verecek cevabı, bildirecek haddi olan iktidar, bu iddialar karşısında uzun süre ne diyeceğini bilemedi.
Her gün her konuda konuşan, siyasi hasımları için ağır sıfatlar kullanmaktan kaçınmayan, her olayla ilgili tweet atan ya da yakınlarına attıran Cumhurbaşkanı ve Bahçeli 20 gün sessiz kaldılar.
Troll hesaplar uygun hashtagi bulmakta zorlandı.
Boğaziçi’nin 80 yaşındaki eski rektöründen, hakkında yazı yazmış gazetecilere kadar herkesle genelde atarlı giderli konuşan, hatta Meclis kürsüsünden “ohh” çekmişliği bile olan, işkence iddialarına bile cevap vermeye gerek duymayan İçişleri Bakanı Peker’e cevap vermek için iki kez televizyonlarda ter döktü.
Yine uzun süredir sesini duymadığımız eski Başbakan, AK Parti’nin iki numaralı ismi çıkıp oğluyla ilgili iddialar hakkında açıklama yapmak zorunda kaldı.
Hatta birinci açıklaması ikna edici bulunmayınca ikinci bir açıklamayla kendini izah etmeye çalıştı.
Her devrin güçlü adamı Mehmet Ağar, daha bir kaç ay öncesine kadar Çakıcı, Korkut Eken ve Engin Alan’ı ağırladığı Yalıkavak Marina’daki yöneticilik görevinden istifa etti, sitemkar açıklamalar yaptı.
25 yıllık Kutlu Adalı cinayeti dosyası epey bir direnmeden sonra tozlu raflarından indirildi. İddialarda adı geçen eski Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi ve Korkut Eken üst üste röportajlar vererek kendilerini savunmaya çalıştı, bunu yaparken yeni ifşaatlarda bulundu, birbirilerini suçladı.
Bu basınca iktidara yakın bir gazete bile dayanamayıp iddialarda adı geçen bir yazarının yazılarına son verdi.
İnternet medyasında herkesin “kanka”sı olan bir başka gazeteci ortalıktan kaybolmak zorunda kaldı.
Sedat Peker’in haklarında konuşmasını engellemek için iktidarın en iddialı karakterleri, algı operatörleri, “dava adamları” aracılar devreye soktular, ricacı oldular.
Bütün bunlar son bir ayda oldu.
Bir ay sonra iktidar Peker videolarını görmezden gelmeye karar verdi. Bunun için epey geç kalmış oldular.
Ama iktidarın görmezden gelme kararına rağmen de iddialar görmezden gelinemedi.
Emniyet Genel Müdür Yardımcısı, bağlı olduğu İçişleri Bakanı’na meydan okudu.
Peker’in hakkında konuştuğu iktidara yakın bir televizyoncu ekranlara veda etti.
Hakkında soruşturmalar olan işadamının sürpriz doğum günü partisine katılacak rahatlıktaki bir bölge idare mahkemesi başkanı bile DW’ye açıklamalar yapıp kendini savundu, suç duyurusunda bulundu.
Kısık seslerle etrafta konuşulan Demirören grubunun, Doğan medyayı alırken Ziraat Bankası’ndan aldığı 750 milyon dolarlık kredinin akıbetiyle ilgili iddialar da görmezden gelinemedi.
Ne elinin altında gazeteler, televizyonlar, köşe yazarları olan Demirören Grubu, ne de koca Ziraat Bankası, 750 milyon dolarlık kredinin karşılığında bankanın elinde bir golf sahası kaldığı haberlerini tekzip edebildi.
Görmezden gelinemedi çünkü Pazar sabahı 07.30’da insanları ekran başına toplayan, kimsenin tanımadığı isimlerle yaptığı Facetime görüşmelerin kayıtlarının izlenme sayısı bile en popüler şarkı videolarına ulaşan bir ismi görmezden gelmek mümkün değildi.
Siyasetle ilgisiz milyonlarca insanın bile Tik-Tok’ta dönen klipleriyle işittiği iddialara cevap vermemek, muhalif bir gazetenin, televizyonun hakkınızda yaptığı bir habere cevap vermemekle aynı şey değil çünkü.
Bu, mahallede herkesin hakkınızda konuştuğu dedikoduyu duymazdan gelmeye benziyor.
Yüz milyonlara ulaşan izlenme sayılarıyla uzun süredir unutulan medyanın dördüncü gücü geri döndü. Bu toplu haberdar olma hali sayesinde bir basınç ortaya çıktı.
Bu toplu basınç bir tür ahlaki üstünlük de elde etti.
İktidar görmezden geliyorum dese de bu ahlaki üstünlük karşısında en son bir televizyon kanalı bile duramadı, ekran yüzünü geri çekti.
Görmezden gelinememesinin sebeplerinden biri Peker’in açtığı dosyaların siyaseten izah edilebilir olmamasıydı.
O kadar ki belki iktidar açısından en izah edilebilir olan iddia, muhalifleri çok heyecanlandıran Suriye’ye gönderilen silahlarla ilgili kısımdı.
İktidar bunu, en azından kimsenin bir şahsi ve maddi menfaatinin olmadığı bir dış politika tercih olarak, hatta ideolojik bir referansla kitlesine anlatmakta bir zorluk çekmedi.
Ama geri kalan iddialar siyasi olarak izah edilebilir değildi. Yozlaşma, hiçbir siyasi tarafı olmayan suçlar, ahlaki sorunlar, çarpık ilişkiler, avantacılık gibi iddialarda beklenen sadece net ve ikna edici bir yalanlamaydı.
O yalanlamalar da bir türü gelemedi.
Gelen yalanlamaların çoğu da şüpheleri gidermeyip artırdı.
Son bir ayda Defne Samyeli dışında Peker’e geri attıran, mahcup edebilen kimse çıkamadı.
Hatta üst üste Peker’in söylediklerini teyit edici bilgiler ortaya çıktı, gazeteciler ve siyasetçiler bu iddiaların izini sürüp manşetlik haberlere ulaştılar.
Sonuçta iddialar öfkeli ve başka hesapları olan bir mafya liderinin söylediklerinin ötesinde başka bir zemine geçti, bir prestij kazandı.
O kadar ki Peker’in söylediklerini özetlemek işi bile bir akademisyen tarafından yapılıyor.
Videolar milyonlarca insanı ekran başına toplayan haftalık bir haber programına dönmüş durumda.
O yüzden Sedat Peker, dokuzuncu videosunun ardından artık bir daha hiç konuşmasa da ortada hala cevabı verilemeyen onlarca soru var.
Mesela Mübariz Mansimov neden herkesin etrafında döndüğü ülkenin en zengin işadamlarından biriyken 2019 yılında birden bire FETÖ’cü hapse atıldı ve niye bir süre sonra tahliye edildi?
Üniversiteleri olan petrolcü Altınbaş Ailesi neden yıllar evvel bir tekneye kaçak mazot vermekten operasyona uğrayıp tutuklandı sonra hangi vesileyle bırakıldı?
“Türkiye tarihinin en büyük operasyonu” diye sunulan Bataklık Operasyonu’nda lüks bir araba galericisi neden tutuklandı ve neden sonra bırakıldı?
Bu soruşturmanın iddianamesi, operasyonun üzerinden bir yıl geçmesine rağmen neden yazılamadı?
Mehmet Ağar, Bodrum Yalıkavak Marina’nın işletmesini “Türkiye-Azerbaycan ilişkilerini geliştirmek için” üstlendiğini neden söyledi?
Neden “ben almasam buraya mafya çökerdi” dedi?
Hakkında kara para aklamaktan ABD’de soruşturma olan Sezgin Baran Korkmaz, İnan Kıraç’ın holdingini alacak hale nasıl geldi?
Hakkında neden önce mal varlığına el koyma ve yurtdışı çıkış yasağı kararı verildi ve bir ay sonra bu kararlar neden kaldırıldı?
Ve neden yurtdışına çıktıktan sonra hakkında yeniden kara para aklamaktan gözaltı kararı verildi?
Sezgin Baran Korkmaz, yurtdışına çıkmadan bir gün önce İçişleri Bakanlığı’nda bakan Soylu ile görüştü mü, görüşmedi mi?
Binali Yıldırım’ın oğlu Erkan Yıldırım’ın Venezuella’da sahiden ne işi vardı? Eski başbakan neden gerçek sebebi söylemedi, “test kiti ve maske dağıtmaya gitti” dedi?
Sedat Peker hakkındaki koruma kararı neden yurtdışına gitmesinden 6 ay sonrasına kadar sürdü?
Feyzi İşbaşaran’ı karakolda dövdürme, Hürriyet binasını basma talimatını hangi siyasetçi verdi? Ahmet Hakan’ın dövülmesi, Can Dündar’a yönelik silahlı saldırı teşebbüsü de benzer bir mekanizmanın mı sonucu?
Silivri Emniyet Müdürü’nü hem İçişleri Bakanlığı bürokratı hem de dönemin Emniyet Müdürü neden aradı?
Orman Kanunu’nu ihlalden yol çevirmesinde durdurulan birini bırakmamak için bir emniyet müdürü neden ısrar etmiş olsun?
Bu intiharla ilgili soruşturma ne durumda?
Hakkında ABD’de 2015 yılına ait uyuşturucu ve kara para aklamadan DEA soruşturması ve tutuklama kararı olan 2019 yılında İstanbul’da yapılan sanal bahis soruşturmasının iki numaralı ismi olan Halil Falyalı, nasıl KKTC’de Cumhurbaşkanı Tatar ile birlikte olabiliyor?
Bu kişiyi kim koruyor, hangi imtiyazla Türkiye’deki büyük bir soruşturmada ifade vermekten kurtuldu?
Çevre Şehircilik Bakanlığı üst düzey büroratlardan biri hakkında FETÖ soruşturması var mı? Buna rağmen neden açığa alınmıyor? Bu soruşturma ona karşı şantaj olarak kullanılıyor mu?
MASAK başkanı hakkında da benzer bir iddia var. Bu iddia neden yalanlanmıyor?
Demirören grubu veya Ziraat Bankası, 750 milyon dolarlık kredinin akıbeti hakkında neden açıklama yapmıyor?
Bir bölge idari mahkemesi başkanı, hakkında kara para aklama suçlaması olan bir işadamının sahibi olduğu altın varaklı, ultra lüks otelde neden tatil yapar?
O otelin sahibi görünen bir Özbek mafya lideri, iki Türk’ü öldüren bir Rus mafya babası ve PKK’ya silah gönderdiği iddia edilen bir bir Gürcü mafya babasının veliahtıyken nasıl Türkiye’de otel işletecek hale geldi? Savunma sanayine iş yapan bir işadamıyla yakınlaştı? Hakkında İspanya’da, Ukrayna’da tutuklama kararları varken Türkiye’den nasıl vatandaşlık aldı? O işadamı devletin tankıyla o otele girdi mi?
Cevabı verilemeyen sorular böyle uzuyor.
Kim söylerse söylesin görmezden gelinemeyecek sorular bunlar.
Sedat Peker ister iktidarla anlaşıp sussun, isterse yakalanıp Türkiye’ye getirilsin, değişmiyor, bu sorular hala cevaplarını bekliyor.
Yazarlar
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.08.2025
2.08.2025
28.07.2025
26.07.2025
23.07.2025
19.07.2025
16.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025