Zekeriya Kurşun
Son bir yıldır hep Katar konuşuyoruz. Katar, ABD Başkanı’nın Suudi Arabistan’ı ziyareti akabinde yaktığı yeşil ışık ile Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) başlattığı abluka sebebiyle gündemimize girdi. Hatta daha önce gündemde olan askeri üs de bu tarihten sonra zorunluluk haline gelerek eski anlaşma aktif hale getirildi ve Türkiye yüz yıl sonra bölgede ilk askeri üssünü açtı.
Bu sefer, ABD Başkanı’nın Türkiye’ye karşı açtığı ekonomik ve psikolojik savaş üzerine Katar tekrar gündemimize girdi. Zira Katar Emiri destek olmak maksadıyla bizzat Türkiye’ye geldiği gibi, açıkladığı 15 milyar dolarlık yatırım programı ile de piyasalara can suyu oldu.
TARİHİ DERİNLİK
Aslında bu gelişmelerden bağımsız yıllar öce Katar’ın öneminden bahseden yazılar ve kitaplar yazmıştım. İddiam oydu ki; Katar Türkiye’nin tarihi derinliğini temsil eder. Önemi yüzölçümü ve nüfusundan bağımsız olarak dikkate alınması gereken bir coğrafyadır. Nitekim gelişmeler de bunu doğrulamaktadır.
Aslında Katar Türkiye için önemli olduğu kadar, Türkiye de Katar için hayati önemi hâizdir. Barış zamanlarında dikkati çekmeyen bu karşılıklı bağımlılık, sorunlu zamanlarda kendini göstermekte, daha doğrusu icbar etmektedir. Bu mecburiyet, Körfez’in jeopolitiği ve Katar’ın bir devlet olarak ortaya çıkma süreci ve halen varlığını sürdürebilmesi ile alakalıdır. Tarih, Türkiye’nin Katar’ın yanında durmasını icbar ettiği kadar, Katar’ın da Türkiye ile dayanışmasını zorunlu kılmaktadır.
Katar devletinin ortaya çıkış serüvenini uzun uzun anlatmayacağım. Ama bugün yaşanan dayanışmanın anlaşılmasına katkı sağlayacak tarihi bir anekdotu sizlerle paylaşacağım.
Osmanlı Devleti’nin Katar ile ilgilenmesi 16. yüzyılın ortalarına, yani Suudi Arabistan’ın doğusunda Lahsa Beylerbeyliğini kurduğu tarihe kadar geriye gider. Ancak 19. yüzyılın uluslararası şartları şimdiki ailenin yönettiği Katar ile daha çok ilgilenmesini gerektirir. Mısır’ın Fransızlar tarafından işgali akabinde fırsat yakalayan İngilizler, uzun zamandır ticari ilişkiler içinde oldukları Basra Körfezi’nde fiilen var olmak için girişimde bulunurlar. Bu maksatla, Umman’dan başlayarak, bugünkü BAE’yi oluşturan şeyhlikler ve nihayet Osmanlı idare merkezine yakın olan Bahreyn şeyhleri ile ilişkiler kurarlar. Bu ilişkiler kimi zaman ikna ama çoğunlukla zorla veya ticaret savaşlarıyla yapılır. Bu şeyhlikler arasında İngilizlerin ikna edemediği emirlerden birisi Katar Emirinin dedesidir. Nitekim 1871 yılından sonra Katar, onun elinde bir Osmanlı kaymakamlığı olarak teşkilatlandırılarak kale ve burçlarına Osmanlı bayrağı asılacak ve Osmanlı askeri yerleştirilecektir.
Katar’ın hemen burnu dibinde Bahreyn’de fiilen nüfuz kuran ve emirlerini istediği gibi değiştiren İngiltere bu durumdan rahatsızdır. Osmanlı Devleti’nin Katar’daki varlığına itiraz eder. Aile içi çekişmeleri kışkırtır. Hatta civardaki rakip emirlikleri (özellikle Abu Dabi Emirliğini) Katar Kaymakamı Şeyh Casim b. Sani’ye (Emir Temim’in dedesi) karşı kışkırtır. Bu detaylar oldukça uzundur, girmemeyeyim. Ama size, bugün ABD’nin Türkiye’ye karşı sürdürdüğü ticaret savaşının adeta kuluçkası sayılacak bir olayı anlatayım.
KATAR’DA İNGİLİZ TİCARET SAVAŞLARI
Katar Emiri’nin dedesi Şeyh Casim b. Sani bir taraftan Osmanlı devletini temsil ederken diğer taraftan da Körfez inci ticaretinde söz sahibidir. O tarihlerde inci ticaretinin bugünkü petrol ticareti kadar önemi vardır. Aynı sahada İngiliz Hindistan hükümetine bağlı bazı tüccarlar da faaliyet göstermektedirler. Tabii olarak bunlar Şeyh Casim ile iş yaparlar, hatta kimi işlerde ortaklık kurarlar. Asıl sorun da bundan sonra başlar. İngilizlerin teşviki ile iki taraf arasında bazı anlaşmazlıklar ortaya çıkar. Bunun üzerine İngilizler, kendi tüccarlarının menfaatlerini korumak adına bölgeye askeri bir gemi göndererek Şeyh Casim’e zorla senetler imzalattıkları gibi, meseleyi İngiliz mahkemelerine taşımak isterler. Maksatları açıktır. Sözde sorunu kendi kurallarına göre çözerek, Şeyh Casim’in Osmanlı Devleti ile olan ilişkisini kesip, himayelerine almak ve Osmanlı Devleti’ne Körfez’de büyük bir darbe indirmektir.
Hikayenin devamını, adı ortadan kaldırılan Osmanlı Arşivleri’ndeki yazışmalardan takip edelim:
Şeyh Casim 3 Kasım 1887 tarihinde II. Abdülhamid’e ulaştırılmak üzere Necid Mutasarrıflığı’na yazdığı yazıda özetle şunları söylüyordu:
“Her zaman Osmanlı Devleti’nin emirlerine boyun eğmiş olduğum, Allah ve Müslüman kulları nezdinde bilinmektedir. Ecnebiler (İngilizler) bu sadakatimden rahatsız olup, daima düşmanlıklarını göstermektedirler. Geçenlerde İngilizler zorla 8000 rupi paramı gasp etmişlerdir. Ayrıca sebepsiz bir şekilde mallarım haczedilerek beş bin rupi zarar vermişlerdir. Bunlar, benim Osmanlı tâbiyetinde bulunmam ve memleketimin Osmanlı himayesinde olmasını çıkarlarına aykırı gören İngilizler tarafından yapılmıştır.”
Şeyh Casim mektubunun devamında; hukukunun korunmasını ve gerekiyorsa meselenin Osmanlı mahkemelerinde çözümlenmesini istemektedir. Nitekim bu mektubu İstanbul’a gönderen Basra Valisi de şu ifadelere yer vermektedir:
“Şeyh Casim’e bu gaddarlığın yapılması, Şeyh’in Osmanlı Devleti’ne bağlılığındandır. Kendisi bu zulümler ile bezdirilmek ve İngiltere’ye boyun eğmeye mecbur edilmek istenmektedir.” Vali, yazısının devamında “bir Osmanlı memuruna ve vatandaşına uygulanan bu haksızlıkların devletler hukukuna ve anlaşmalara da aykırı olduğunu” ilave eder. Osmanlı Devleti meseleyi bizzat Basra Valisi Nafiz Paşanın takip etmesini ister. Hariciye nezareti de İngiltere nezdinde gereken protestoları yapar ve sorunun Şeyh Casim’in lehinde çözülmesini sağlar. Ardından sadakatine binaen Şeyh Casim de bir rütbe ile ödüllendirilir.
Aslında tarih içinde Körfez’de buna benzer hadiseler pek çok kere yaşanmıştır. Her seferinde Osmanlı Devleti’nin gösterdiği refleks Katar’ı bir devlet olmaya taşımıştır. Katar, geçmişte olduğu gibi şimdi de Türkiye ile dayanışmanın ne anlama geldiğini çok iyi bilmektedir, Bunun için egemenliği sürekli tehdit altında bulunan Katar ve ekonomisi saldırılara açık Türkiye bu karşılıklı bağımlılığı muhafaza etmek mecburiyetindedirler.
Tüm İslâm âleminin Kurban Bayramı’nı kutluyor hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Yazarlar
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.02.2019
18.03.2019
18.02.2019
4.02.2019
10.01.2019
3.02.2019
17.12.2018
22.11.2018
12.11.2018
18.10.2018