A.Turan ALKAN
Tartışmanın bir nebze olsun tavsamasına müsaade edilmiyor; aynı taktiği Gezi olaylarından hatırlıyoruz.
Hafıza tazelemekte fayda var; ne zaman olay yatışmaya yüz tutmuşsa Başbakan’ımız hemen devreye girmiş, yeni yeni demeçlerle tansiyonun düşmesine izin vermemişti. “Mesajı aldık, hükûmet gerekeni yapacaktır.” şeklindeki “itfâ” çalışmalarını bile hiddetle tekzib ederek, “Ben mesaj filan almadım.” demiş, ardından “Sizin elinizde tencere tava yok değil ya.” diye devam etmiş ve sözü “Yüzde elliyi zor zaptediyorum.”a kadar getirmişti.
Sıradan insan, siyasetçileri problem çözmekle yükümlü zanneder; oysaki bazen bir problemi sönme noktasından alarak yeniden canlandırmayı, boyutlarını genişletmeyi ve böylece gerginliği yükseltmeyi tercih ediyorlar. Bu durum bana Şahan Gökbakar’ın “Bülent Binbaş” karakteriyle yıllar önce başarıyla yaptığı “Tehlike Çanı” adlı parodi dizisini hatırlatıyor. Program sunucusu Binbaş yönettiği tartışma programında ne zaman “reyting” düşmeye yüz tutsa elini öfkeyle masaya vurarak devreye giriyor, “Biiz Fatih’lerin, Kanuni’lerin” veya konuya göre “Biiz Yahya Kemal’lerin, Faruk Nafiz’lerin çocuklarıyız.” diye bağırarak reytingleri yükseltiyordu.
Rusya dönüşü uçakta gazetecilere verdiği beyanatı bir nevi reytingleri yeniden yükseltmek hamlesi olarak okuyabiliriz: “Kapatacağız, geri adım yok. Bütün dershane sahiplerine söylüyorum; hemen süratle okullaşmaya gidin. Her türlü desteği biz verelim. Artık geri adım atmamız diye bir şey kesinlikle yok. Yani ben bu makamda olduğum sürece kimse bizden geri adım beklemesin. Hazirana kadar inşallah bu işi bitireceğiz. Bunu daha fazla kokutmaya gerek yok.” derken ardından polemiği daha da ateşleyen şeyler söylüyor: “Bizim ülkemizde şu anda 800 bini aşkın öğretmenimiz var. Bu öğretmenlerimize haksızlık olmuyor mu? Onlar bu kadar emek veriyor çocuklarımıza. Yetiştirip geliyor, yetiştirdikten sonra dershanenin öğrenciye verdiği nedir? Hiçbir şey vermiyor iddiasında değilim. Sadece test tekniğini veriyor. Ama asıl altyapıyı hazırlayan neresidir? Devletin okuludur.”
“Diğer bakanlar yapamadı, artık Nabi Bey döneminde bu olacak.” cümlesinde ben şahsen kararlılık değil, “Karşılıklı olarak kavgayı tavsatmayalım ey tarafeyn; herkes mazgallara” çağrısının izlerini görüyorum. Bu sözler dershane konusunu, “Buyrun aşk ile bir dahi nizâ edelim; gül gibi konu pörsümesin, yazık olur...” diye yeniden ısıtmaktan başka mânâya gelmez.
Dershane tartışmasını daha yüksek tonda ve kapsamda sürdürmekte Başbakan’ın nasıl bir siyasi veya pedagojik fayda gördüğünü bilmiyorum; bu noktadan sonra emin olduğum tek şey bu tartışmaların eğitime hiçbir hayrının dokunmayacağıdır.
Artık şu zehâba kapılıyorum: Bütün dershane sahipleri, dershaneleri özel okula dönüştürüp bu sabah itibarıyla kapıya kilit vurup demirbaşları haraç-mezat hurdacıya devretseler, ardından öğretmenlerini birer sandık limon maaş tazminatı ile seyyar satıcılık sektörüne yönlendirerek meseleyi ebediyyen nihayetlendirseler bile, birisi çıkıp, “Bir dakika, siz öyle kendi başınıza kapatamazsınız bu kurumları; ben kapatacağım; oyunbozanlık yok, dershaneleri, öngördüğümüz gibi Nabi Bey kapatacaktır inşallah” diye inisiyatifi ele geçirmek isteyecek herhalde. Tam bir, “İstifa ediyorum... Hayır edemezsin, ben seni kovdum... Hayır önce ben istifa ettim...” klişesi. Başbakan’a dershaneler, milli içki, kızlı-erkekli evler, sezaryenle doğum emsâli gerginlik başlıkları gerekiyor; çünkü bu tartışmalar beş kuruş tanıtım bütçesi sarf etmeden basın yoluyla bedavaya getirilen bir nevi “safları sıklaştırma” operasyonudur.
Yine de tepkileri alçak profilde tutmakta fayda var. Vakar ve izzetini muhafaza eden kaybetmez. Seferi vazife, dershaneleri son siperine kadar savunmaktan ziyade izzeti dik tutmaktır.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2016
13.07.2016
11.07.2016
10.07.2016
8.02.2016
7.02.2016
6.02.2016
4.02.2016
3.02.2016
2.02.2016