Akif BEKİ
Okuyucularını kuruluşundan ve vaatlerinden doğru dürüst baberdar etmedikleri partinin, neden başarı şansı olmadığını anlatan baş yazılar bile okuduk dünkü gazetelerde.
Biri, koronavirüs kadar bile kendini konuşturamadığı için şansı olmadığını yazıyordu.
Bir diğeri, zamanlamasına dikkat çekiyor; adı DEVA olduğu halde dert, virüs salgını, bereketsizlik ve uğursuzluk getirdiği, kötü bir başlangıç yaptığı, bu yüzden tutmayacağı hükmüne varıyordu. Gayet emin olarak...
Bir başkası ise iktidarın hışmından korkan bazı destekçilerini ikna edip resmen partiye katılmalarını sağlayamadığı için, hiç şans tanımıyordu Babacan’a. Korkak ve tırsaklara korku duvarını aştıramayarak başarılamaz diye...
Kısacası; haberini görmekten korkan medya, kuruluşunu medyaya önemsetemediği için küçük görüyor. Küçük görmeleriniyse vatandaş gözünde de yeni partilerin haber değeri taşımadığı mazeretiyle örtüyorlar. Kim ölçtüyse!
İtip kakıyor, ufalayıp duruyorlar akılları sıra...
Kuruluşunu büyütmeyen, kundakta boğmaya kalkan medya, medyada büyütülmediği için ölü doğdu, ayağı uğursuz geldi diye küçümseyip küçültüyor bir de!
Cılız kaldığına, toplumda umut ve heyecan uyandıramadığına hükmediyorlar.
İsim seçimi de tesadüf olamaz zaten itikatlarınca. Koronavirüsü dünyaya yayan dış güçler kimse, ortam hazırlayıp DEVA adıyla yeni bir partiyi kurtarıcı gibi piyasaya sürenler de kesin onlardır.
Benim fikrime gelince...
Gelecek ve DEVA gibi yeni partilerin de eskilerin de en büyük şansı ve başarı güvencesi, işte tam da bu ‘dümen medyası’dır. Ve ölçüsüzlükleri, ayarsızlıkları, herkesi kör alemi sersem zanneden safsataları...
Bu güdük demagoglar, aklıyla alay edip milleti enayi yerine koydukça muhalefetin sırtı yere gelmez.
Yazın bir kenara...
İktidarın en büyük talihsizliği de aklı uçuk kaçık komplolardan, tutarsız ve budalaca propaganda kurnazlıklarından başka bir şeye ermeyen zilli maşalara kendini savundurtmasıdır. Deli saçması şirretliklerle medyada siyasetini temsil ettirmesidir.
Ekranlarında, sayfalarında göstermeyenlerle ‘varlık gösteremediler, bak işte yoklar ortada’ diyenler aynı. Muhalefeti hokus pokusla ortadan kaybetme numarası, ön kesmeye yarar mı? Yarasa AK Parti’ye karşı yaramaz mıydı?
Hem çürütme ve püskürtme rolü, sirk cambazlığına soyunan kuru gürültü yaygaracılarına mı emanet edilir?
Kendilerine karşı kullanılan ucuz karalama ve horlamalar dururken, yeni partilerin başka cila aramalarına gerek yok. İmajları, bu abuklukların yanında kendiliğinden parlamaz mı?
Burhan Kuzu’dan mesaj getirdim
Dünkü yazım üzerine aradı Hoca.
‘Yargıya baskı yapabileceğimi nasıl düşünürsün’ diye teessüflerini bildirdikten sonra... Zindaşti’yi ‘uyuşturucu taciri’ olarak tanımadığına, gerçek kimliğini serbest bırakılıp kaçtığıyla ilgili haberleri okurken ilk fark ettiğine beni yeminle temin etti.
“İnan ki bilmiyordum, yurtdışındaki bir cinayete azmettirmekten yargılanıyordu, siyasetçi olarak fotoğraf çektirdiğim herkesten sabıka kaydı soramam, öğrencim de olan bir avukat beni bulaştırdı, aradım ama tahliyesi için hakime baskı yapmadım, zaten Cumhurbaşkanlığı Hukuk Kurulu üyeliğinden başka sıfatım yok, ne gücüm ve forsum olur ki, ayrıca salan hakim yüklü rüşvetten yargılanıyor, 8 aydır iddianamesi yazılamadıysa nasıl tutayım gerekçesiyle bıraktı, ama okka altına ben gidiyorum medyada, anlıyorum ki bilmeden tezhahlarına alet edilmişim, şu bu bahaneyle telefonla birkaç konuşturulmam da böyle, dahlim varmış gibi gösterilebilecek bir kurguyla tongaya düşürülmüşüm, hem şahsın vatandaşlık başvurusu da kabul edilmedi, savcılığa da bu yönde ifademi verdim, göreceksiniz suçlamalardan aklanacağım, masumum” dedi.
Kendisi için talep ettiği hukuka saygı, yargılama sonucunu bekleme, yalan ve iftirayla lekelenmeme, yargısız infazdan korunma ve soruşturmanın gizliliğine riayet hakkını başkalarına çok gördüğü örnekleri hatırlattım.
Üç yıla yakındır o iddianame yazıldı, bu yazılacak derken tutukluluğu sündürülen Osman Kavala için, içeriği belirsiz baz istasyonu sinyallerini telefonda yüzlerce saatlik şüpheli, esrarengiz casusluk görüşmesiymiş gibi sunduğu ‘yargısız infaz’ tivitlerini...Ve görüşme içeriği belli kendi HTS kayıtları ortaya çıktıktan sonra özeleştiri yapıp yapmadığını sordum.
Özeleştiri yaptığını, empati kurduğunu söyledi. Kendisi için istediği haklardan herkesin yararlanması gerektiğini kabul etti. Her zaman prensipte tutuksuz ve adil yargılamadan yana olduğunu da ısrarla ekledi.
Konuşmamızı özetle, mealen aktardım. Üstümde kalmasın, mahsus selamlarını iletti.
Takdiri sizin...
Dilerim, gerçekler en kısa zamanda aydınlatılsın ve hak neyse yerini bulsun.
Yine dilerim ki başkalarının hakkına, hukukuna hoyratça, önüne arkasına bakmadan palas pandıras girenler, başlarına bir musibet gelmeden, kafalarını duvara çarpmadan uyansın. Hak ve hukuk duyarlılığını, bir gün kendilerine de lazım olacağını yaşayarak öğrenmeden önce kazansınlar. Vesselam...
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBizim Hayırlı Cumamız 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025