Akif BEKİ
Erdoğan, Türkiye için "Modern İslam devleti" dedi diye AK Parti kapatılıyordu az daha.
2003'te bir Malezya gazetesine söyledikleri bizim gazetelere böyle çevrilmiş, o kupür de 2008'de açılan kapatma davasında delil klasörüne konmuştu.
2006'da AİHM ve Danıştay'ın başörtüsü yasağı kararlarına tepki için söyledikleri de, aynı dosyaya girdi. Gazetelerin yansıttığı şekliyle.
"Efendiler sizin işiniz değil Diyanet'in işi, ulemaya sorun" sözleri, Erdoğan'ın laikliğe aykırılıkla suçlanan 61 eyleminin başında sayılıyordu.
AK Parti, o gazete kupürlerinin çarpıtma olduğunu anlatmak için göbek çatlattı.
Malezya gazetesine Türkiye için "Çoğunluğu Müslüman ülke, İslam ülkesi" demiş. "İslam devleti" diye çevrilince Türkiye'yi din devleti olarak tanımlıyor halini almış.
"Efendiler, o sizin değil Diyanet'in işi" lafı, Diyanet'in kadro talebinin karşılanmasıyla ilgili kararın Danıştay'a takılması üzerine edilmiş. 'Boş camilere kadro ihtiyacını Diyanet bilir' manasına.
Bağlamından taşınarak başörtüsü kararına karşı edildi gibi gösterilmiş.
Erdoğan'ın "Ulemaya sorun" dediği de, başörtüsünün inançtan kaynaklanıp kaynaklanmadığı konusuymuş. Bilir kişi olarak. Ama hakimlerin yerine ulemayı, kanunların yerine şeriatı koydu gibi sunulmuş.
Anayasa Mahkemesi'ne verdiği savunmada AK Parti, uzun uzun medyayı da eleştirmişti. Kapatma davasına delil uydurdular, çarpıttılar ve mahkeme de aslını doğrulatmadan bunları delil kabul etti diye.
O cambazlıklar işe yarasa AK Parti bugün yoktu. Ama hala iktidarda.
Delil uydurmanın ve çarpıtmanın, operasyonu çekene kazandırdığı vaki değil zaten. Ne güçlü yalan rüzgarları estirdiler, damları bile uçurdular. Yarasa, FETÖ'ye de yarardı.
Bütün bunları görmüş geçirmiş bir partiden, gerçeğin yerine algıya oynamasını, tutacağına inanmasını kim bekler?
"Darbeyle tehdit ediyorlar, yetişin" yaygaraları basıldı kaç gün.
Nereden çıktığına, çıkarıldığına bakıyorsunuz...
CHP'li Kaftancıoğlu, “Önümüzdeki süreçte bir erken seçimle veya başka bir şekilde… İktidar değişikliği değil bir sistem değişikliğine gidişatı görüyorum ve böyle olacaktır. Halkın gerçekten gözü açıldı” demiş.
'Dene de görelim, şöyle asar böyle keseriz, 15 Temmuz'dan beter yaparız, Boğaz'ın soğuk sularına gömeriz" diye esip gürledikleri buymuş.
"Başka bir şekilde" lafı parolaymış meğer. Erken değil de mesela baskın ya da zamanında bir seçimi anlatmış olamıyor nedense.
İktidarı bile değiştirmeden bir sistem değişikliğine doğru gittiğimizi de öngörmüş olamıyor Kaftancıoğlu. Cumhurbaşkanlığı sisteminin yürümediğini, bu sistemle kazanamayacağını düşünürse AK Parti'nin bile parlamenter sistemi geri getirebileceğini kastetmiş olamıyor.
Sistem, seçimle değiştirilirmiş gibi...Cumhurbaşkanlığı sistemi de seçimle mi gelmişti?
İktidar değişiminin oylanacağı bir seçim yapılmadan sistem değiştirmek mümkün değil sanki.
Meclis'te değiştirilmiyor muydu bu Anayasa? "Başka bir şekilde"si, nasıl darbeden başka bir anlama gelemiyor öyleyse?
Üstelik Kaftancıoğlu, daha geçen yıl sandıkta iki kere yendiği bir rakibi niye darbeyle devirme hayali kursun ki? Tadı hala damadığındayken hem de...
AK Partili mevkidaşı Şenocak'ın yerinde olsam "Boğaz'ın serin suları" yerine, Kaftancıoğlu'nu sandığa gömme üzerine kurardım hayallerimi. Öbürüne fırsat tanıyacak gibi değil şartlar.
Evlere şenlik bir ‘rejim’ tartışması
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, CHP’li Özel’in ‘rejim’ lafına takılmış.
Hani Özgür Özel “Saray rejiminin, saray düzeninin sonu geliyor” demişti. Bu da CHP’nin darbe planladığına yorulup Aslı Yok Yaylası’nda koparılan fırtınanın ikinci kanıtı yapılmıştı ya...
Çelik, “Seçilmiş bir hükümeti ‘rejim’ olmakla suçluyor” diye alınganlık göstermiş. Bak sen, nasıl yaparmış!
“Rejim denince akla Yassıada Rejimi gelir” diye de işkilleniyor. Gel de huylanma, nasıl evham basmasın!
Zaten CHP’nin tıynetinde rejim tartışması ve kavgası çıkarmak, onu da rejim krizine çevirip ülkeyi darbeye sürüklemek varmış.
‘Rejim’in sözlükteki karşılığı ‘yönetme biçimi, düzen’ diye geçiyor. “Devletin resmi yönetim şekli” dışında da kullanıldığını, Ali Okulu mezununa sorsan bilir. Demirel rejimi, Trump düzeni vesair gibi...
Bu laftan askeri darbeye uzanacak bir ‘rejim bunalım’ı tehdidi çıkar mı? Şeytanın sokacağı azami vesvese miktarıyla bile olmaz. Çıkarmak, ancak siyaset bilimi tahsiliyle mümkün olsa gerek.
Darbe paranoyası böyle mi kaşınır!
‘Olmayanı varmış gibi’ gösterecekken kendini göstermeye kalkışmadıkça, kimse baltayı bu kadar acemice taşa vuramaz.
Malumatfuruşluk satma heveslilerine hep söylerim, bilgiçlik taslama gösterisi gülünçleşmeden bitmez.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBizim Hayırlı Cumamız 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025