Ekin GÜN
Artık iyice kantarın topuzunu kaçırdılar.
Artık iyice gözümüzün içine baka baka çarpıtmayı değil, açıkça yalan söylemeyi alışkanlık haline getirmeye başladılar.
Artık iyice en acı olayları dahi kirli emelleri uğruna siyaset malzemesi yapmaktan bir utanç duymuyorlar.
Doğan Medyası Erdoğan'ın canlı yayında 400 vekille ilgili söylemiş olduğu sözleri çarpıtmanın da çok ötesinde bir yalanla Dağlıca'daki 16 askerin şehit edilmesine bağladı.
Twitter hesabından yaklaşık 5000 retweet aldıktan sonra da bu tweet'i sildi.
Silmesi bir anlam ifade etmedi, zaten yapmış oldukları utanç verici algı operasyonuyla büyük bir kesimin hatta Kemal Kılıçdaroğlu'nun bile bu algı operasyonunun sözleriyle açıklama yapmasını sağladılar.
Çok klasik olacak belki ama Türkiye ciddi bir kritik süreçten geçiyor.
Bugün geçtiğimiz kritik süreç geriye dönülemeyecek kadar ciddi hasarlara yol açabilir.
Bugün yaşadığımız bu süreçte oynanan oyun artık çok belli.
Senaryo hep aynı, sadece en fazla bu senaryonun içindeki oyuncular ve figüranlar rol değiştiriyor.
Gerek HDP'nin, gerek PKK'nın, gerek Doğan Medyasıyla Paralel Medyanın gerekse de tüm muhalefet partilerinin ve tüm bunlara ek olarak tıpkı bunlar gibi bir araya gelmesi mümkün olmayan tüm kesimlerin nefrette ve düşmanlık çerçevesinde birleştiği tek bir şey var.
O da Erdoğan.
Kısacası hedef dün olduğu gibi bugün de Erdoğan.
CHP'nin Beştepe'yi tanımamasıyla, MHP'nin “Ver Bilal'i al koalisyonu” demesiyle, HDP'nin “Seni başkan yaptırmayacağız” çıkışıyla dünya yarılsa bir araya gelmeyecek bu üç parti Erdoğan nefretinde birleşti.
Seçimden önce birleştikleri gibi seçimden sonra da birleştikleri ve taviz vermedikleri tek konu bu Erdoğan nefreti oldu.
Arkalarına Doğan ve Paralel medya organlarını alarak Erdoğan'ı illegal yollardan yıpratmaya ve devirmeye çalıştılar.
Hala da aynı amaçları sürüyor.
Bu amaç bir nevi 1 Kasım'daki erken seçimlere giderken ki seçim kampanyalarının da konusu olacak.
Erdoğan nefretinde birleşecekler ve milliyetçi olduğunu iddia eden MHP bile Erdoğan düşmanlığını PKK düşmanlığının çok ötesine taşıyacak.
Bugün 34 yıllık terör örgütü olan PKK bile tarihinde ilk defa geçtiğimiz günlerde orduya mesaj göndererek “Erdoğan'ın oyununa alet olmamalarını” söylemişti.
PKK'nın siyasi uzantısı HDP'nin Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ise “Erdoğan'ın gladyo örgütü var” safsatasında dahi bulunmuştu.
MHP ise Erdoğan ve AK Parti nefretlerinin içine saplandığını geçtiğimiz günlerde bağımsız bakanların yemin etmemesi için HDP ile Meclis sıralarından ortaklaşa el kaldırmasıyla alenen göstermişti.
Hem de HDP ile hiçbir koşulda yan yana gelmeyeceklerini deklare etmelerine rağmen.
Bugün muhalefet partilerinin istediği tek şey Erdoğan'ı oradan indirmek.
Öyle ya da böyle indirmek ama sonuç olarak indirmek.
Erdoğan'ı indirebilmek uğruna PKK'ya iki çift laf etmeden hatta PKK'yı aklama noktasına gelerek savaşı Erdoğan'ın başlattığı yönünde tüm algı operasyonlarını seferber ediyorlar.
Artık bu işin lamı cimi yok.
Uzun uzun analizlere ya da şöyle olursa böyle olur gibi akıl vermelere de hiç gerek yok.
Bugün bu muhalefet partileri tıpkı eski zamanlardaki gibi vesayet odaklarının arka bahçesi oldukları zaman zihniyetleri bu ülkenin iktidarındaydı.
Doğan Medyası bugün hükümet kuramıyor veya orduyu kontrol edemiyor.
Kısacası Eski Türkiye'nin önündeki tek engel olarak Erdoğan'ı görüyorlar.
Erdoğan'ı indirmeleri demek kendi iktidarlarına kaldığı yerden devam etmek dışında başka bir şey demek değil.
Eskisi gibi at koşturmak için ve eskisi gibi halka rağmen tüm uygulamalarını hayata geçirmek için gözleri kararmış bir şekilde Erdoğan'ı ekarte etmeye çalışıyorlar.
Tabi unuttukları bir şey var.
Her zaman unutuyorlar, hiçbir zaman muhatap almıyorlar.
O da halk.
Bu ülke halkının sevdiği, saydığı ve değer verdiği, kendisinden biri olarak gördüğü Erdoğan'ı yedirebileceğini düşünüyorlar.
Oysa düşündükleriyle kalacaklar ve böyle devam ederlerse halkın kendilerini artık bir yok hükmünde göreceklerini kendileri de biliyorlar.
Onun için kontrolsüzce saldırmaları, freni boşalmış bir kamyon gibi yokuş aşağı hızla gitmeleri yolun sonuna geldiklerinin de bir göstergesi.
Bu halk Erdoğan'ı yedirmez!
Bu halk için Erdoğan Yeni Türkiye'nin sigortası demek.
Erdoğan demek bu halkın “Yeter artık, benim dediğim olacak” demesi demek.
Bu şer odaklarının anlamadığı ve anlasalar da anlamamış gibi görünmek de ısrar etmelerinin tüm sebebi halktan yeteri kadar destek görememelerinde saklı.
Bugün Erdoğan'ın en büyük gücü bu halk.
Onlar da bunu biliyorlar ve halkı kazanamayacaklarını da bildikleri için halkın sıkı sıkıya sarıldığı Erdoğan'ı devirmeye çalışıyorlar.
Gezi'de, 17-25 Aralık'ta olduğu gibi bu planları da ellerinde patlayacak.
PKK'nın artık şehir içlerine taşımak istediği savaşı ve bazı muhalefet partilerinin militanlarının provokasyona gelerek iç savaş çıkarma heveslerinde olmalarının temel sebebi de halka başka türlü korku salamayacaklarında saklı.
Bugün ve belki bundan sonrası için tek tek her gün Erdoğan'ın yanında olma günüdür.
Ve bundan sonra artık halkın da seslendirmeye başlayacağı ses Doğan Medyası tarafından iğrenç bir şekilde hedef gösterilen AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Abdurrahim Boynukalın'ın da ifade ettiği gibi “Seni başkan yaptıracağız, seni başkan yaptıracağız, seni başkan yaptıracağız” sesidir.
Her şeye rağmen bu şer odaklarına gereken cevabı vermek için sessizlikle seslendirilen ses budur.
O sessizliğin sesi günün sonunda kazanan olmayı başaracaktır.
Yazarlar
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.10.2018
24.09.2018
9.02.2018
19.08.2018
29.07.2018
15.07.2018
1.02.2018
14.06.2018
4.02.2018
9.02.2016