Erol KATIRCIOĞLU
Bazılarımız yeni cumhurbaşkanı seçimiyle başlamış döneme “yeni” demekte ısrarcı. Bu nedenle de “Yeni Türkiye” tamlamasını seviyorlar. Cumhurbaşkanlığı seçiminin halk tarafından yapılması dışında “yeni” olan nedir diye sorduğumuzda, doğrusu benim aklıma mevcut anayasal yapıyı ve teamülleri zorlayan bazı AKP uygulamaları dışında çok bir şey gelmiyor. Gerçekten de eğer, mesela, 35 yıllık darbe anayasasını değiştirerek yeni bir anayasa yazmış olsaydık, bu yeni anayasayla yaşamaya başladığımız dönemi öncekilerden ayırmak için bu döneme “yeni” diyebilirdik ve bu “yeni” de anlamlı bir referans kelime olurdu. (Ya da çözüm süreci’nde nefes kesen bir adım atılmış olsaydı ya da ne bileyim ekonomide önemli bir sıçrama vs) . Oysa, “yeni” diyebilmemiz için gerekli bir dönüşümün henüz yaşanmadığı, yaşanıp yaşanmayacağını da bilmediğimiz bugünlere “yeni” demek, “Türkiye” kelimesinin önüne koymak zorlama bir iş bence.
Daha açık bir biçimde söyleyecek olursam, siyasi partilerimizin ve onların liderlerinin “kimlikçi” siyaset tarzından vazgeçmedikleri sürece, bu ülkede olumlu anlamda bir dönüşümün de gerçekleşmesi pek mümkün görünmüyor. Çünkü “kimlikçi siyaset” her zaman “çatışmacı”dır, birbirini yok etmek üzere davranır ve bu yönde elindeki her imkanı kullanır. Bu nedenle de “Cumhurbaşkanı Erdoğan+Başbakan Davutoğlu Hükümeti” nin siyaset yapma tarzının “kimlikçi” niteliği değişmedikçe bu ülkenin siyaset alanında da “yeni” bir şey olamaz.
Bu çerçeveden baktığımızda gerek Cumhurbaşkanı’nın şimdiye dek, gerekse Davutoğlu hükümetinin yeni ifade etmeye başlanan cümlelerinden böyle bir siyasi değişimin ipuçlarını görebiliyor muyuz? Örneğin dünkü grup konuşmasında “Bu ülkenin etnik ve inanç temelinde bölünmesine asla izin vermeyeceğiz” cümlesi Erdoğan’ın da sık kullandığı bir cümleydi. Peki ama bu cümle “yeni” olan ne söylüyor dersiniz? Bence cevabı çok açık değil. Bu cümle, pekala “demokratik” bir değişim kadar “otoriter” bir değişimi de ima ediyor olabilir. Nasıl mı?
Yoksul ve çaresiz kişilerin olduğu bir toplumda bir yöneticinin “Hepimiz eşitiz” demesi nasıl gerçek bir eşitliği ima etmiyorsa, etnik ve inanç temelinde bölünmüş bir toplumda “Bu ülkenin etnik ve inanç temelinde bölünmesine asla izin vermeyeceğiz” cümlesi de aynı şekilde kimlikler bakımından bir eşitliği ima etmiyor olabilir. Dolayısıyla, şimdiye dek, biraz Osmanlı, biraz İslam dininin toplumdaki farklılıklara bir “ümmet” perspektifinden yaklaşmasından giderek “Biz, Yaradılanı Yaradanan dolayı severiz” cümlesiyle başlamış olan “çözüm süreci” nin sınırına geldiğimiz açık.
Ne demek istiyorsunuz? Bu “yeni” dönemde, ülkede her farklı olan kişi bu farklılığının gerektirdiği gibi bir yaşamı seçebilecek mi? Kendi hayatını ilgilendiren kararlara her hangi bir katkısı olabilecek mi? Bir Çerkes, bir Kürt kendi dilinde eğitim alabilecek mi? Bir Alevi, bir Hristiyan istediği gibi inancını yaşayabilecek mi?
Doğrusu, dün Erdoğan’ın, bugünse Davutoğlu’nun ağzından bu sorulara açık ve net yanıtlar alamadık. Şimdiye dek deyim yerindeyse ortada “geçiştirilmiş” cümleler var. Dolayısıyla şimdi sizin “yeni” dediğiniz dönemi konuşmaya başlayalım. Yeni dönemde nasıl bir demokrasi düşündüğünüzü...
Haydi! Ne dersiniz?
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.07.2025
19.06.2025
29.05.2025
21.05.2025
13.05.2025
1.04.2025
6.03.2025
20.02.2025
12.02.2025
5.02.2025