Hasan CEMAL
Çare, siyasal iktidarın elinde. Mecliste mutlak çoğunluğa var. Eğer demokrasi diyorsa, eğer hukukun üstünlüğü diyorsa, yasal düzenlemeleri kısa zamanda yapabilir. Ama ipe un sermeye devam ederse, otoriterleşme eleştirisi her geçen gün daha inandırıcı olmaya başlar.
Demokrasi, hukuk, hukukun üstünlüğü... Siyaset, yargı, asker, polis...
Güncelliğini hiç yitirmeyen bu konulara ilişkin bazı noktaları satır başlarıyla özetlemek istiyorum.
(1) Eski Genelkurmay Başkanı Başbuğ Paşa’nın terörist olarak yargılanması bana da inandırıcı gelmiyor, ciddi gözükmüyor.
(2) Bunun gibi, Başbuğ Paşa’nın tutuksuz yargılanmasında herhangi bir sakınca olabileceğini düşünmüyorum.
(3) Bu konuda beni rahatsız eden noktaya gelince... Devlet büyüklerinin, eski genelkurmay başkanlarının, ‘hukuk’u daha çok böyle durumlarda, yani büyük paşalar tutuklandığı vakit hatırlamaları hoş değil.
(4)Bu memlekette terörist olarak yargılanan ve tutukluluk halleri çoktan cezaya dönüşmüş, 1000 günü aşmış olan başta gazeteciler olmak üzere o kadar çok kişi yatıyor ki hapishanelerde... Onların değil de, neredeyse yalnız Başbuğ Paşa’nın akla gelmesi de rahatsız edici...
(5) Soru: Bir Cumhurbaşkanı’nın, bir Başbakan’ın eski Genelkurmay Başkanı’nın tutuksuz yargılanmasına dönük temennilerini kamuoyu önünde belirtmeleri yargıya müdahale değilse nedir?..
(6) İlker Başbuğ Paşa terörist olarak yargılanmasın, tutuksuz yargılansın! İyi güzel. Ama askerin bu ülkede siyasete müdahalesi konusunda kepaze örnekleri içeren ve burnunun dibindeki kendi karargahının ürünü olan ‘internet andıcı’yla ilgili olarak hesap da vermesin mi eski Genelkurmay Başkanı? Teröristlik, tutukluluk ve Yüce Divan tartışmaları arasında, bu konunun arka plana kaydırılması ayıp olmuyor mu?..
(7) 2007 yılının 27 Nisan muhtırasını bizzat kaleme aldığını açıklamış olan eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt Paşa’ya, veyahut 28 Şubat post-modern darbesine hukukun dokunmakta bu kadar geç kalmış olması tuhaf değil mi? Yoksa gerçekten Erdoğan’la Büyükanıt Paşa arasında bir Dolmabahçe mutabakatı mı var?
(8) Özel yetkili mahkemeler konusunda ya da yargı-polis düzeninde hukuk ve adalet duygusunu zedeleyen, demokrasi kültürüyle bağdaşmayan bir şeylerin bulunduğu kesin. Bu alanlarda yaşanmakta olan iktidar kavgaları, öyle gözüküyor ki, hem Ergenekon, Balyoz gibi özü itibariyle demokrasi açısından son derece önemli davaları, hem de hukukun üstünlüğünü olumsuz etkiliyor.
(9) Yargı düzeninin daha çok ‘hukuk’a ihtiyacı var; demokrasi kültürü açısından köklü bir ‘zihniyet değişimi’ne ihtiyacı var. Yargı düzeninde öyle şeyler yaşanıyor ki, yakın zamana kadar askeri vesayet sisteminin son savunma hattı gibi hareket eden yargı, böyle giderse, otoriter bir sistemin kalesi haline gelebilir.
(10) Otoriterleşme izleri ve eğilimleri, hem yargı hem siyasal iktidarla ilgili olarak belirginleşiyor. Hız kesmeyen KCK operasyonları dahil bir çok alanda otoriterleşme gitgide suyun yüzüne vuruyor.
Çare, siyasal iktidarın elinde.
Ak Parti, TBMM’de mutlak çoğunluğa sahip. Eğer demokrasi diyorsa, eğer hukukun üstünlüğü diyorsa, bunlar için her türlü yasal düzenlemeyi kısa zamanda yapabilir.
Her önüne geleni terörist olarak yargılamaya imkan tanıyan, ifade özgürlüğünün kolunu kanadını kırmaya devam eden Terörle Mücadele Kanunu’nu, Türk Ceza Kanunu’nu öncelikle değiştirebilir.
Tutukluluk sürelerini sorun olmaktan çıkarabilir.
Ya da örneğin özel yetkili mahkemeleri kaldırabilir.
Hepsini yapabilir.
Mutlak çoğunluğu var çünkü...
Ama ipe un sermeye devam ederse de, Ak Parti iktidarına yönelik otoriterleşme eleştirisi her geçen gün haklılık kazanmaya, daha inandırıcı olmaya başlar.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024