Kurtuluş TAYİZ
Geçmişte askerin arkasına saklanarak orduyu müdahaleye kışkırtanlar, bugün aynı işi PKK’nın arkasına saklanarak yapıyorlar. Hürriyet ve Cumhuriyet buna çok iyi örnek. Dün “Orduyu göreve” çağıranların neredeyse hepsi bugün “PKK göreve” diyerek terörünün arkasına geçtiler. İsimler değişti, roller değişti ama işlevleri değişmedi. Askeri kaybedince PKK’ya sarıldılar. Askerden boşalan yeri PKK’yla doldurmaya çalışıyorlar. Seçilmiş hükümetleri hizaya sokmak için şimdi PKK’yı kullanıyorlar. Askerin siyasete yönelik müdahalesini meşrulaştırma işini üstlenen dönemin medya grupları şimdi de PKK terörünü aklama işlevi görüyor.
PKK’yı da aslında en iyi bu işlevi tarif ediyor. PKK, kurulduğundan günümüze kadar vesayet güçlerinin ihtiyaçlarına cevap veren bir örgüt oldu. Talep olduğunda hiç sektirmeden devreye giriyor. Küresel sistem ona ihtiyaç duyduğunda silahları kuşanıp sahnedeki yerini alıyor.
“Barış” ve “Ateşkes” dönemleri de benzer bir ihtiyacın ürünüydü aslında. 1999-2004 arası siyasal sistem içeriden kuşatılmak istendiğinde PKK’ya 5 yıllık bir ara vermesi sağlandı. Apo’nun Türkiye’ye teslim edilmesiyle Fethullah Gülen’in Amerika’ya alınmasının aynı zamana denk gelmesi tesadüf değildi. Türkiye’ye ilişkin bir dizi hesapların sonucuydu. PKK geri çekilip yeni koşullara hazırlanırken, Gülen’in sisteme içeriden fethetmesi sağlandı. Başta TSK olmak üzere bütün milli kurumlar düşürüldü ya da içeriden fethedildi. Siyaset kurumu tam anlamıyla kuşatmaya alındı. PKK’nın 2009’dan sonraki pratiği de bu büyük planın uzantısında gelişti. Silahları susturması da silaha yeniden sarılması da hep dış ihtiyaçların gereğiydi.
PKK ve HDP’yi kendi iç dinamiklerine göre hareket eden bir örgüt olarak görmek büyük bir hatadır. Gerçekleri görmemizi engeller. “Çözüm süreci” ile sivil siyasetin kapıları önünde sonuna kadar açılmasına rağmen PKK’nın terörü tercih etmesi yeterince kuşku uyandırıcı değil mi? “Askeri baraj” iddiasıyla bir örgütün devlet ile oturduğu müzakere masasını devirmesi akılcı mıdır? Elbette değil; zira PKK’nın kontrolüne verilen Kürt milliyetçiliğinin Türkiye ile barış içinde yaşaması öngörülmüyor. PKK ve HDP’nin misyonu seküler ve ayrılıkçı bir Kürt kimliği üretmek. Türkiye’deki Kürt milliyetçiliği ilk günden beri, yani PKK kurulduğundan bu yana dış güçlerin kontrolünde gelişiyor. Kürt milliyetçiliğini kontrol edenlerin amacı da Türkiye’yi kontrol edebilmek. HDP’yi, AK Parti ile uzlaşma ihtimali varken düşman bir çizgiye çeken, PKK’yı da yeniden teröre sevk eden iç dinamikler değil aksine dış etkilerdir. Bugünkü kanlı tablo, PKK eliyle Kürt milliyetçiliğini kontrol eden güçlerin müdahalesi sonucunda ortaya çıkmıştır.
“Dış” müdahale derken çok uzağa gitmeye de gerek yok. Dün askeri, bugün PKK’yı siyasete müdahaleye çağıran, seçilmiş hükümetleri hizaya sokmak için araç olarak kullanan çevrelere bakmak yeterli. Doğan grubu, Cemaat medyası ve Cumhuriyet’in sahipleri, bunların içerideki uzantıları sayılır. Yerli vesayet yoktur, küresel vesayet vardır. Akan kanın asıl sorumlusu terör örgütünden daha çok bu güçler ve bu çevrelerdir. Bu gerçeği görmeden siyasette yol almak mümkün değil.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019