Mehmet TIRAŞ
Bu sözü kim söylüyor?
Cumhurbaşkanı Erdoğan?
Nerde ve ne zaman?
Yerel seçimlerinde aşkı olan İstanbul ve evi olarak bildiği Ankara’yı kaybettikten sonra; Memur-Sen’in binasının açılışında söylüyor.
Peki bu demiri kim ısıttı?
Kendisi.
Hem de ne ısıtma;muhalefete söylemediği etik dışı sözler, tehditler,hakaretler,iftiralar ve teröristlikle suçlamadığı hedef göstermediği kesim kalmadı.
Buna rağmen halkın sağ duyusu ağır bastı ve Malatya’nın Pütürge ilçesinde Sadet Partisi iki sandık görevlisi kardeşin cinayetinden başka bir ciddi olay olmadı.
YSK Türkiye genelinde 55 milyon seçmenin oyunu bir günde saydı ama, İstanbul’un iki ilçesindeki oyları 19 günde ancak saydı.
Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasını İstanbul YSK il kurulu 17 gün sonra verdi.
İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığını muhalefetin kazanmasını, demirin soğumasını isteyen Erdoğan bir türlü kabullenmedi, kısa sürede de kabullenecek gibi gözükmüyor.
Kabullenmesi için..
Şunu açıkça söyleyelim bu demir, demokrasi ve hukuka dönmeden soğmaz.
31 Mart seçimleri göstermiştir ki;Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi toplumun yarısı tarafından kabul görmüyor.
Böylesi bir seçim rezaletini 12 Eylül’de 82 Anayasasının oylanmasında yaşamıştık, Evet demenin yasal Hayır demenin yasa dışı olduğu bir referandum olmuştu.
31 Mart seçimlerinde de buna benzer çok olaylara tanık olduk başta da yandaş medyanın algı operasyonu bunların başında geliyor.
Bu seçim sürecinden ve seçim sonrasında yaşanan rezaletliklerden kısa hatırlatmalar yaparak devam edelim.
31 Mart seçim sürecinden hiç mi hiç eşit yarışılmadı,yarışılmadığı gibi muhalefetin her çıkışı Erdoğan ve kankası tarafından edebi bir dille karşılık verme yerine hep hakaret ve iftira tehditle suçlandılar.
HDP siyasi vebalı muamelesi gördü ve il ve ilçe örgütlerine seçim sürecince sık sık terör operasyonu altında, hukuksuz operasyonlar yapıldı ve gözaltılar yapıldı.
HDP’nin Millet ittifakının CHP’li adaylarını başta İstanbul,Ankara,İzmir,Antalya,Adana ve Mersin’de desteklemesi ,Cumhur İttifakını bu illerdeki hakimiyetine;özellikle de Akp’nin çeyrek asırlık iktidar oldukları İstanbul ve Anakara’da son vermesinde etkin rol oynadı.
Seçim sonuçlarına baktığımızda Akp’e sadece toplumun yüzde 44’nün yaşadığı büyük illeri Muhalefete kaptırmakla kalmadı; kesede keklik olarak gördüğü Amasya,Bayburt,Çankırı,Erzincan,Karaman,Kastamonu ve Kütahya gibi, 7 ili ortağı MHP’ye kaptırması,dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan da etti.
Erdoğan Kürt illerdeki Kayyım atamalarından da istediği sonucu alamadı ve Kürt illerinden Büyük şehir statüsünde olan Diyarbakır,Van ve Mardin’de fark yedi.
Seçim sonucundan sonra Erdoğan İstanbul’da seçimi 13 bin 700 oy ile kazanan Ekrem İmamoğlu’na mazbatayı seçimden sonra ancak kamuoyu baskısı sonucu ,17 gün sonra İstanbul YSK il kurulu mazbatayı verdi.
İstanbul seçim sonuçlarını bir türlü kabullenmeyen Erdoğan ve ortağı İstanbul seçimlerinin iptali ve yenilenmesi için üç bavul belge ile YSK’ya baş vurdu.
Bununla kalınmadı YSK,KHK’lıların kazandığı 5 Kürt ilçe ve belde seçimlerini kazanan Belediye Başkanlarına mazbata verilmeyeceğini,ikinci olanlara yani Akp’li adaylara verileceğine karar vermesi ise tam bir hukuk garabetini yaşattı..
KHK’lı oldukları için mazbatası verilmeyen Başkanların aday olabilirsiniz kararını verenin de ,YSK olması hukuki olarak bir yere oturtamıyorsunuz.
Dileriz YSK, KHK’lılar için aldığı kararını İstanbul seçim sonuçları ile olumsuz bir karara dönüştürmez,eğer seçimlerin tekrarı doğrultusunda bir kararın altına imza atarsa YSK, ekonomik kriz siyasi krize dönüşürse bunun altından kimse kalkamaz.
Erdoğan ve ortağı KHK’lılar için YSK’nın bu kararı karşısında hukuk açısından bir cümle söylememesi,buralarda seçimin yenilenmesini istemeyip de,İstanbul seçimlerinin iptalini ve yeniden seçime gidilmesini istemesi, ne kadar samimiyetsiz olduklarını göstermiyor mu?
Yandaş yazılı ve görsel medyanın manşete çektiği, kanallarının ilk haber olarak girdikleri ve dakikalarca ekranda canlı yayında dakikalarca Erdoğan’ın ortaya attığı ”Kızgın Demiri Soğutma” zamanı sözünün, ‘demokrasi ve hukuka’ dönmedikçe hiç bir geçerliliğinin olmadığının altını çizelim.
Kızgın demir güneşte veya ateşte ısınmadı Cumhur İttifakının edep dışı hakaret ve iftiraları ile ısındı..
Erdoğa’nın ve kankasının muhalefete illet-zillet diye başlayan yanlarında yer almayan toplumun her kesimi tehditler savurması,hedef göstermesi,hain,darbeci,terörist,hakaretini, iftiralarını ve hukuksuz yaftalamalarınızı bu halk unutmadı ve ekonomideki krizde ortaya çıkınca, yerel seçimlerde fişinizi çekti.
Ekonomik göstergeler krizin daha da derinleşeceğinin işaretlerini gösteriyor,kızgın demiri soğutarak bu krizden çıkamazsınız.
Türkiye ciddi bir ekonomik krize girmiştir krizi yaratanlar krizi çözemezler.
Hatırlatalım Erdoğan’da 2001 yılında baş gösteren ekonomik krizin sonucu iktidara gelmişti.
Not:Ben bu yazıyı bitirdiğimde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na Ankara’nın Çubuk ilçesinde katıldığı Şehit cenazesinde örgütlü bir grup tarafından yumruklu-tekmeli saldırıya uğradığı haberleri ajanslara düştü, bu saldırıyı nefretle kınıyorum.Bir de Hatırlatma yapalım: İçişleri Bakanı Süleyman Soylu bir konuşmasında “ Valilere talimat verdim bundan sonra CHP İl Başkanları Şehit cenazelerinde protokolde yer verilmeyecek diyordu” işte Soylu’nun çağrısı gerçekleşti.
Yazarlar
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları









































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025