Perihan MAĞDEN
Ben eminim “Oyumu size vermiştim, yazıklar olsun!” tadında yazılar yazan/ röportajlar veren entellere bakıp/ bakmayıp–
“Fesuphanallah!” çekiyordur Başbakan. “Sizin kıçıkırık oyunuza mı kaldık lan?!” tadında düşüncelere “dahi” gark olmuyordur.
O denli önemsiz ki/ önemsizdi ki entellerin, liboşların, demokrasi yanlılarının desteği.
“Sayıca” o kadar sıfır nokta sıfır fısır bi şeyler ki onlar–
Şimdi: resmî törenlerde topuk selamını şaklatan, gözlerine bakarak konuşan, Uludere Katliamı’nın bir basit rakam: zayiat olduğunu/ e, o kadar zayiatın Kadı savaşında da verilebileceğini/ hata yapmanın asker de olsalar Allah’ın kullarında kimi zaman kaçınılmaz olduğunu–
Bütün bunları mutlu mesut konuşuyorlardır Genelkurmay’la. E, daha ne istesinler? Sonuç olarak: geçim dünyası! Ve de iktidar tutan parmağını yalar. Önemli olan BU değil mi?
En nihayet seçilmişlerin hükümetiyle, atanmışların, pardon, bize yücelerin ihsan ettiği Göklerin Ordusu el ele, kol kola–
Uludere’yle ilgili söyleyecek lafları yok.
Hayır! Dört saatlik kayıtları izlemelerine gerek de yok.
“Askerleri” çok güzel izah etmişler– dir Başbakan’a.
Ama öyle bir buzdağında yarılma ki Uludere–
İlker Başbuğ’un bile “esasında” ne kadar düzgün bir şahsiyet olduğunu hatırlama, ucundan da olsa hatırlatma fırsatını da sundu Başbakan’ımıza.
Evet, biz Başbakan’ın anti-militarist olma ihtimalini sevmemiştik.
O kadar da uçmuyoruz; gerçeklerden kopmuyoruz.
Biz Başbakan’ın askerî vesayet rejimini sonlandırma ihtimalini sevmiştik.
Elde yok avuçta yok! Ak Parti vasıtasıyla –ne denli düşük de olsa– Ordumuzun kadiri mutlak statüsünden NORMAL demokrasilerde ordulara verilen NORMAL görev alanına çekilme olasılığına gönül vermiştik.
Belki, belki bu iktidar “Ordu göreve!” deme cesaretini (aldığı yüzde elli oya filan bakarak) kendinde bulabilirdi.
“Ey Askeriye! Saydamlaş bi önce. Onca pay alıyosun bütçeden. Söyle bakalım BUNCA PARA nereye?” diyebilirdi.
“Psikolojik harekât adına site kurmaktan, terör örgütü yapılandırmaya, kapatma davası açtırtmaktan, arkamdan bin bir türlü iş çevirmeye yapmadığın madrabazlık yok.
Ayıp denen bir- iki- üç şey var Askeriye!
Bu halk beni seçiyor böylesi oy oranlarıyla. Senin görev tanımını yapmamı ve buna sadık kalmanı temin etmemi bekliyor.
12 Eylül Anayasası’nı çöpe atıp hakikî demokrasiye yaraşır bir anayasayı –en nihayet– halklarımıza sunmamı talep ediyor!” diyebilirdi.
Vardı bütün bunların bir- iki- üç ihtimali.
Ama Uludere’yle gördük ki–
Hayır! Ordu’ya biat bu milletin tabiatında var. Ordu’ya “Gözünüzün üstünde kaşınız duruyor Sayın Ordu. Sizi Uludere’de ‘yanıltan’ istihbarat nerden geldiydi” diye sormak–
Bunu beklemek, talep etmek, ümit etmek–
Kendi zengin sınıfını yaratmanın utkusundan başı dönmüş bir başbakandan, yandaşlarına boruyla/ barajla/ köprüyle/ santralle/ konut sektörüyle para akıtmaktan gözü ışımış bir başbakandan–
Çok fazla! Çok fazla!
Düşünün: Başbakan’ın damadının başında “bulunduğu” gruba bir nevî zorla aldırtılan, ateşten top gibi sahibinin kucağına atılıp damadın kardeşinin sıfır birikimiyle başına getirtildiği koskoca bir medya grubu–
Önce gariban genel yönetmenlerle sıfıra indiriliyor. Televizyon kanalı bir “ziyan borusu” haline getirilip her ay milyonlarca dolar zarar yazacak durumlara düşürülüyor.
Sonra da Başbakan’ın damadının (sıfır birikim– tecrübe sahibi) erkek kardeşinin muhtemel “millî” görüşçülüğüyle de–
Grubun bulvar gastesinin (Takvim’in) “İlker Başbuğ Ergenekon mağdurudur!” lezzetinde manşetlerle, Genelgeçer Medya’nın sulandırmaya/ önemsizleştirmeye/ çarpıtmaya doyamadığı HAYATİ BİR DAVANIN–
Askeriyemizin siyasetimizden EL ÇEKMESİ YA DA ÇEKMEMESİ davası olan Ergenekon Davası’nın orta yerine bir zevzeklik düzeneği, tam da Başbakan’ın damadının erkek kardeşine emanet edilmiş bir grubun bulvar gastesinin manşetinden patlatılıyor!
Giderayak.
Giderayak; zira (muhtemelen) bunca zarar- ziyan/ prestij kaybı/ profesyonel yönetim eksikliği– yoksunluğundan “İllallah!” demiş bulunan Sahip–
Tam da Sabah- ATV’yi satışa çıkarmışken.
“Yandaşların” giderek “hicap verici kıvam/ yüz kızartıcı suç” kapsamından
değerlendirilebilecek gazeteciliği (“gazetecisizliği” mi demeliyim?) arşı âleme varmışken–
“Başbakan Başbakan! Hastayız sana!” tezahüratları yapmaktan– (Ve YALNIZCA bunu yapmaktan)
Fanatik/ kafayı yemiş/ şikeci taraftar kimliğinden işi harbiden rezilliğe ve “Reklamları izlediniz!” kuşağına bindirmişlerken– O kısım yandaşş medya utanmazlığın/ yalakalığın kitabını yeniden yazmışken–
Yetmemiş gibi:
Genelgeçer Medyalama’nın Ergenekon Davası’nı bulandırma temel işlevine “Bekleyin beni! Esas bomba bendeee!” diye bağırarak Takvim gastesi–
Hani: Başbakan’ın damadının erkek kardeşinin (olanca kifayetsizliğine aldırış edilmeksizin) BAŞINA kondurulduğu grubun bulvar gazetesi–
“Komutanımız İlker Başbuğumuz canımızdır: Ergenekon –handiyse– suikast kurbanımızdır!” şeklinde manşetlemekte HİÇBİR BEİS GÖRMÜYOR!
Başbakan da HİÇ BİR BEİS GÖRMÜYOR Uludere’de ne olup bittiğinin kökenine inmemeyi “tercih” etmekte.
Yeni anayasanın gecikmesi hususunda.
Hakikî Demokrasi’ye geçebilmemiz için atmamız gereken tüm adımların durdurulmuş olmasında–
Büyük bir konsensüs söz konusu. Ordumuzla milletimiz yine (şükürler olsun) el ele. Kucak kucağa. Omuz omuza. Karanlıkta.
Askeriyemiz: kapatma davalarıyla/ psikolojik harekât siteleriyle/ andıçlarıyla/ soğuk ve sıcak savaş taktikleriyle/ Ergenekon yapılanmasıyla kurtulmaya/ def etmeye/ cehennemin dibine yollamaya çalıştığı Ak Parti “iktidarını” kucağına oturtmuş vaziyette.
Vatana/ millete/ medyaya hayırlı olsun!
Ak Partililerin torbaları altınlarla dolsun. Mühim olan buydu. Bu!
Yazarlar
-
Akif BEKİİlber Hoca'nın sulandırdığı su krizi 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİslam ülkelerinin liderleri de acaba bir gün utanır mı? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMesele AK Partili belediyelere soruşturma izninin verilmesi değil… 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: İtalya-Güney Tirol Özerk Bölgesi 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden çürüyor ve çürüme neden durdurulamıyor? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“İmralı Kapısını Kapatmak, Süreci Sabote Etmektir” 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciTefeci faizi gerçek ama nedeni ne? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNHepimize Yetecek Evrensel Bir Utanç 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSon konuşan Korgeneral! 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKKM kasıtlı bir uygulamaydı, kastı da zengine servet transfer etmekti 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAç-Kapa: İmralı-Saray 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgünİsrail hedefine ulaşırken… 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZRojava çözüm süreci zorluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBugün FETÖ yargısı yok, kim var? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜROperasyonlar neden silah tüccarlarına yöneldi? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUÖyleyse… Yaşıyor demektir! 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcı, sosyalist ve milliyetçi bir düşünür 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Alevi Hakları… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2018
5.02.2016
28.06.2016
21.06.2016
14.06.2016
6.02.2016
31.05.2016
24.05.2016
17.05.2016
26.04.2016