Perihan MAĞDEN
Çok çok çok acayip bir vaka Davutoğlu!
Sırrı Süreyya Önder (Fatih Vural’a) verdiği mülakatta “Davutoğlu’nun Hitlervâri yöntemlere başvurma ihtimali, Tayyip Erdoğan’ın bu yöntemlere başvurma ihtimalinden daha fazladır.” demiş ya-
Aynen katılıyorum. Hem de yıllardır!
5 Mayıs’ta “İttir olur gidersin Kasımpaşamdan lan!’’ diye bunu görüşmemeye Sarayına çağırdı ya Erdoğan.
İnsan cebine istifa mektubunu koyar da gider; değil mi?
“Kapı açık / Arkanı dön ve çık!
Çoktaaan yedin kıçına tekmemi
Anlamıyo musun be dingit?’’
durumu olduğu bu denli BARİZKEN, yok efendim “yaptığı istişareler sonunda’’ istifa mektubuyla gitmemeye karar vermişmişmiş Davutoğlu!
Yaptığı “istişareler’’ filan da, Ömer Çelik ve benzerleriyle yapıldı.
Reisin has adamlarının “Topladın mı pılını pırtını; anca gidersin aslanım!’’ tarzı konuştukları, bu denli açık ve seçikken-
22 Mayıs’a kadar koltuğa yapışmayı marifet, basiret sanan bir acayip psikoloji!
“Gün doğmadan neler doğar! Belki ben de sonsuza dek başbakan olarak kalı kalıveririm!’’ diye düşünmediyse, ne olayım!
Sonra da Genelkurmay’dan YÖK’e veda ziyareti yapmadık kapı, Konya’dan Eyüp Sultan’a namaz kılınmadık cami bırakmadı.
En son kapıp megafonu helallik isterken; zor elinden aldılar megafonu da arabasına bindirdiler anladığım Eyüp Sultan Camii’nden!
O yüzden 1 ALÇAKLIK OYLAMASI telakki ettiğim Dokunulmazlık Oylaması esnasında AKPli oportünistlerin bunu görmezlikten gelip itip kakarak selfie çektirmesini filan, hiç de acıklı bulmuyorum.
“Aaaa, şuracıkta Arap Baharı patlak verdi: Hayde bre Erdoğan Neo- Osmanlı Sultanı olma sırası sana geldi!’’ diye gazı ve dumanı basmasaydı Erdoğan gibi bir vakaya-
Bugün yine beter durumda olurduk da (Erdoğan’da vardı her daim o tırmanıcı potansiyel) BU DENLİ beter durumumuzun müsebbiblerinden biri de (kendini dış politika jenisi zanneden) Dr. Davutoğlu’dur. Sizi temin ederim.
Bu arada, Zarrab kendine layık bir avukat bulmuş Amerika’da.
Belki de bu gerizekalı avukat, buradaki muhteşem avukatından taktik alıyordur Sarraf’ın!
Otel hizmetçisine tecavüz vakasında, eli şeyinde eski IMF Başkanını savunmuş olmak gibi referansları var avukat Brafman’ın.
50 MİLYON DOLAR GİBİ (sanığa karşı en ufak güven uyandırmayacak yükseklikte bir rakam!) sansasyonel bir kefalet önermekle kalmıyor, sanıkçığının ev hapsinde tutulma gerekçesi olarak 3 konu sıralıyor Dingil.
1- ‘Hayırsever’ Sarraf ( Başkan Erdoğan’ın DA kullandığı ifade Rıza’cığı için!) ne bağışlar, ne bağışlar yapmış meğer!
Öylesine verecen bir insanmış! (Buna haydan gelen huya gider, ya da zımni komisyon verme deniyor Halk Arasında.)
Aaa; Emine Erdoğan’ın kurucusu, yengesinin başkanı, Egemen Bağış’ın karısının bilmem neyi olduğu TOGEMDER’e bağış yapmalara doyamamış Sarraf. Mesela.
Hapiste bulunduğu yüz günde 12, hapisten çıktıktan sonraki haftada 7 banka havalesi yapmış Tombulder’e.
Doyamamış yani Başkan Erdoğan’ın muhteris (ben de! ben de dernekçilik oynicam!) karısının dernek azmanına bağış yapmalara.
Ve de derneğin Bağışçılar/ Bağışlar listesinde adı yok!
Yani aba altından sopa gösterip “Yakarım ulan sizi de!’’ yapmış da oluyor böylece. Erdoğan Familyasına.
17- 25 Aralık belgeleri yakamadı da, senin hapisten sallamaların mı yakacak Başkan Babanın başını? Be heyyy saföz Sarrafin!
Hiç bir hakikat, Lümpen Başkanla (yavru) kitlesinin arasına giremez! Onlar tencere, kapak.
2- Sağlığı pek çok fenaymış Tosuncuğun.
Bağırsak uru, mide ülseri, böbrek yakınlarında tümör; nasıl da habire doktor kontrolü gerekiyormuş.
Benim anladığım hipokondriyak bir anne kuzusu.
Ebru annesinin döven ve seven yakınlığından uzak kaldığı için, ağlaşıyor.
Ama Amerikan Hapis Sisteminin doktorlarına güveniyorum ben.
Sen de güven eyyyy Hayırsever Rızacin!
Sana kataraktlı gözleri gibi bakacaklardır muhakkak. Hem; başa gelen çekilir.
(Bi Türk, Makedon, İran Atasözü.)
3- “Zarrab’ın Ortadoğu’da tanınmış bir sanatçı olan Ebru Gündeş’le evli olduğunu ve kaçak duruma düşmesi halinde, hem evliliğini, hem de eşinin kariyerini mahvedeceğini aktaran Brafman, kaçması durumunda, eşinin uluslararası kariyerine de zarar vereceğini, eşinin bir kaçakla evli konumuna düşeceğini belirtti.’’
İşte BUNA 80 milyon karga güler! (AKPli kargalar da dahil.)
Sahi ne oldu o Arsızlar/ Yüzsüzler Kraliçesine?
Adamı Miami Hapishanesinde bıraktığı gibi buraya topuklamış, konser vermek için gittiği yerde özel uçağının önünde sırıtarak poz veriyordu en son?
Utanmazlar Konfederasyonu Gecelerinde, “Tüyemedi, enselendi gönlümün efendisi!’’ tarzı istek parçalarını seslendiriyordu.
Arzı endam ettiği Müslüman Sosyetesi düğününde, AKPli bakanlar bunu sahnede görünce, masaları filan devirip düğünden kaçmışlardı.
Yahu, sizin eseriniz, sizin sanatçınız! “Bağışları’’ hüpletirken memnundunuz hayırsever eşinden; yediği tüm herzelere “Rızanız’’ vardı da-
‘Kadıncağız’ “uluslararası’’ kariyerini düğünlerde sürdürürken mi kaçmayı akıl ediyorsunuz?
Bilmiyorum, belki de “underground’’ yerlerde, dehlizlerde / balolarda maskeli sahne alıyordur Gündeş varlığı.
Zira kimse onunla “uluslararası’’ kariyerinin arasına giremez, girmemeli!
Sıtma -dokunamaz- kaçar sesiyle söylemeli karıkoca ortak bestelerini!
Üç parçalı yazı oldu.
KAHRAMANIM da var bu hafta: ARZU YILDIZ!
MİT Tırları vakasında hakikatleri ortaya çıkardıkları için yargılanan savcıların savunmasını yayınladığı için hem hapis, hem de annelikten MEN cezası aldı!
Sizin haddinize değil Arzu Yıldız’ı annelikten men etmek.
Olanca cesaretiyle çıkıp “Hem anneliğime devam, hem gazeteciliğime’’ dedi. Ağızlarının (var mıdır herhangi bir organları?) payını verdi.
Benim kahramanım ARZU YILDIZ. Yılın gazetecisi. Annesi.
Annesi ve gazetecisi. Korkutamazsınız. Korkutamayacaksınız.
Hayatta en sevdiğim insanlardan biri olan Ruhi Su’dan, çocukken habire dinlediğim bir türkünün iki satırıyla bitiriyorum.
Başımıza musallat, tüm bu Kan Emicilere gitsin:
“Bir acayip derde düşmüş;
Hakka makbul olmak ister;
Halka menfur olmadan.’’
Bu yazı Nokta Dergisi'nde yayımlanmıştır
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2018
5.02.2016
28.06.2016
21.06.2016
14.06.2016
6.02.2016
31.05.2016
24.05.2016
17.05.2016
26.04.2016