Serdar KAYA
Türk milli eğitim sisteminin belki de en kötücül işlevi, yargı ile bilgi arasındaki farkı sistemli olarak silikleştiriyor olması. Çünkü, bu farkın silikleşmesi, objektif olan ile sübjektif olan arasındaki farkı görmekte zorlanan kitleler ortaya çıkarıyor.
Şöyle ki, yargılarımız, bize ait sübjektif kanaatlerden ibarettir. Bilgi ise, insanın varmak istediği objektif bir farkındalık durumudur. Yargılarımızı çoğu zaman farkında bile olmadan ediniriz. Bilgi ise, belli bir yöntem doğrultusunda çaba sarf edilerek üretilmek durumundadır. Dahası, üretildikten sonra da bilginin sürekli sınanması gerekir. Bu nedenle de, yargılarımız bir emin olma haline karşılık gelirken, bilgi eksenli düşünmek ise, ne kadar çok şey bilirsek bilelim bazı şeylerin hep eksik kalabileceğini ima ederek insanı mütevazı olmaya yaklaştırır.
Birer örnekle ifade etmek gerekirse, “AKP’liler cahildir” ifadesi bir yargıdır. Bu yargı, doğru olabileceği gibi, olmayabilir de. “Üniversite mezunlarının en çok oy verdiği parti CHP’dir” gibi bir ifade ise, insanı bilgiye doğru götürmeye daha müsait olan, bir parça daha objektif bir enformasyondur. Bu enformasyonu nispeten objektif kılan, kişiden kişiye değişmeyen bir gerçekliğe atıfta bulunmasıdır.
Peki, böyle bir gerçeklikten hareketle “AKP’liler cahildir” sonucuna varabilmek mümkün mü? Mevcut verilerden hareketle bu sonuca varmak epey zor.
Yükseköğrenim görenlerin tercihi CHP değil
İKSara tarafından yapılan ve sonuçları geçtiğimiz mart ayında Akşam gazetesinde yayımlanan araştırmaya göre, ilkokul mezunlarının yüzde 52’si AKP’ye, yüzde 19’u ise CHP’ye oy veriyor. Ancak üniversite mezunları söz konusu olduğunda aradaki fark bu denli açık değil. Hatta neredeyse arada fark bile yok gibi. Zira üniversite mezunlarının yüzde 33,6’sı CHP’ye oy verirken, yüzde 32,2’si AKP’yi tercih ediyor.
İstatistiklerden hareketle yalan söylemek isteyen medya kuruluşları, bu oranları olduğu gibi aktarmak yerine, eğitim seviyesini parti bazında vermek suretiyle konuyu çarpıtıyorlar. Böyle yapınca, TABLO-1 ortaya çıkıyor.
Bu gibi tablolar yayınlayan medya kuruluşları, “Üniversite mezunları CHP’ye, cahiller ise AKP’ye oy veriyor” mesajı vermeye çalışıyorlar. Hâlbuki gerçek hiç de öyle değil. Çünkü yukarıdaki tabloda verilen yüzdeler, bütün seçmen kitlesini değil, ilgili partinin kendi seçmen kitlesini esas alıyor. TABLO-2 ise ise, gerçek durumu yansıtıyor.
Yukarıdaki dairelerin büyüklükleri, AKP ve CHP’nin seçmen kitleleri ile doğru orantılı. Daireler içindeki siyah alanlar ise, yükseköğrenim görmüş seçmen miktarına karşılık geliyor. Dikkat edilecek olursa, daha geniş olan AKP kitlesindeki üniversite mezunları, CHP’dekiler ile hemen hemen aynı sayıda. Bu, şu anlama geliyor: Yoldan rastgele çevireceğiniz üniversite mezunu bir insanın AKP’ye oy verme ihtimali, CHP’ye oy verme ihtimali ile aşağı yukarı eşit. AKP içindeki üniversite mezunu olmayan (ve beyaz alana karşılık gelen) kitlenin yüzde 58’inin lise mezunu olduğunu da belirtmek gerekli. Üniversite mezunu olmayan CHP’lilerin ise yüzde 70’den fazlası ya ilkokul mezunu ya da ilkokul terk!
Dolayısıyla, bu verilerden çıkarılabilecek asıl sonuç, üniversite mezunlarının CHP’yi tercih ettiği değil, CHP’nin ilkokul ve özellikle de lise mezunu olan kesimden oy almayı başaramadığıdır. Fatih Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü profesörlerinden Ömer Çaha’nın 29 Mart 2009 yerel seçimleri ve 12 Eylül 2010 referandumundan sonra yaptığı her iki araştırmanın bulguları da, CHP ve AKP seçmenlerinin (ya da 2010 referandumunda Evet ve Hayır oyu verenlerin) eğitim seviyeleri arasında istatistikî manada önemli bir fark bulunmadığını doğrulamıştı. (Çaha’nın araştırmasına göre, parti tercihinde asıl belirleyici olan hayat tarzıydı.)
CHP medyasının bu konuda yaptığı çarpıtmalar sadece bunlardan ibaret de değil. Bu nedenle konuya devam edeceğim.
CHP Notu
Herşey bir yana, Çorumlu olsam ben de oyumu CHP’ye verirdim! Zira kendi kulaklarımla duydum: Kemal Kılıçdaroğlu Çorum mitinginde, “Çorumspor’u kümeye düşürenler bu memleketi iyi yönetebilirler mi” diye sordu. Yani CHP iktidar olursa Çorumspor bir daha hiç küme düşmeyecek! Gerçi Çorumspor zaten küme falan düşmemiş; ama olsun, Atatürk’ün koltuğunda oturan koskoca CHP Genel Başkanı böyle söylediğine göre, herhalde bir bildiği vardır. Zaten Çorumlular da Kılıçdaroğlu’nun bu sorusuna hep bir ağızdan “HAYIR!” diye bağırarak cevap verdiler. Ne de olsa hepsi eğitimli CHP seçmeni... Cahil olsalar, herhalde “Hangi küme düşmesinden bahsediyor bu adam?” diye birbirlerine bakarlardı.
Yazarlar
-
Figen ÇalıkuşuYa casus ya kayyım… 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyasette kim kiminle yürür? 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolToplu iğne hikayesi 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya medyasına bıraksanız… 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli tavır mı koydu? 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİAkademi hakikatin peşinde midir? 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRSavcı ‘İngiliz casusu’ olmakla suçluyor! Yöneticisi olduğu şirkete siber güvenlik ihalesi verildi 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt çözümüne neden olumlu bakmalı? 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAmalı Fakatlı 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCumhuriyet 'ilan' ve 'inşa' edilen bir devlet şeklidir 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkan'Casusluk' dosyasında ne var? 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHaram paranın faizi helal midir? 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERMea Culpa 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMami, IKE ve Hüseyin-1 29.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Fırsata Sahip Çıkalım... 29.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî casusluk suçu 29.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye üstündeki baskı artar mı? 29.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBu bir haber değildir: Türkiye, doğal alan kaybında birinci 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞHamdi Ulukaya (Çobani) en zengin Türkiyeli seçilmesi üstüne... 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselMerkez Bankası zor bir viraja girdi 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUTrafik, yargı ve casusular 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFed mi, TCMB mi? Çetrefilli bir soru, ironik bir cevap 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZPKK’nın son açıklaması: Süreç devam ediyor, ama nasıl ? 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBürokrasi, tarımın gerisinde kaldı 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRBatı’nın krizi, küresel düzenin çözülüşü: Türkiye için dönüm noktası üzerine senaryolar ne? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞALTINA, DÖVİZE BAK GÖR HALİNİ… 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNPKK’nin çekilme hamlesi ne anlama geliyor? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanBöyle giderse bu tren bu tünelden çıkmaz 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm süreci… Yüzlerde hâlâ niye kaygı ifadesi var? 27.10.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.06.2019
17.06.2018
6.04.2015
23.03.2015
16.03.2015
20.01.2015
15.01.2015
17.11.2014
1.10.2014
12.08.2014