Akif BEKİ
15 Temmuz darbe girişiminin üstünden 4 yıl geçti. Amansız mücadelede ne tür başarılar mı elde edildi?
Anadolu Ajansı, yıldönümü vesilesiyle bu soruya cevap oluşturacak bir çetele yayınladı. Şu başlıkla: "FETÖ'nün ünlü isimleri de hesap verdi".
FETÖ'nün ünlü isimleri deyince aklınız başka yere gitmesin. Medya ayağından örnek vereyim. Şemaya yüzleri konan belli başlı isimler arasında Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak ve Mümtazer Türköne öne çıkıyor.
Altan ve Ilıcak, 'darbe çağrışımı' davasında subliminal mesajla 'örgüte yardım'dan ceza almıştı. Üyelik suçundan değil.
Türköne ise 'Zaman yazarları' davasında üyelikten hapse çarptırılmıştı. Cezası istinafta onandı ama kesinleşmedi, Yargıtay safhasında bekliyor.
MHP lideri Bahçeli'nin Türköne'yle ilgili çıkışı da malum. Adil ve hakkaniyetli yargılama istedi. Cezasını tekraren ve titizlikle gözden geçirmeye, haksızlık varsa düzeltmeye çağırdı.
Demek ki cezasını hak ettiği, adil ve hakkaniyetli yargılandığı konusunda şüpheleri var.
Bu mudur peki başarı kıstası, tartışmalı yargılama ve cezalarla mı ölçülür?
FETÖ'nün mimli, namlı, gedikli isimleri denince akla Altan, Ilıcak ve Türköne'yle Can Dündar ve Osman Kavala da geliyorsa yandık. Başka söze gerek yok zaten.
Ünlü FETÖ'cüler sayılıyor bunlar. Mahkemede çoğunun yargılandığı suçlama bile FETÖ'cülük değil.
Ajans da farkında ki 'soruşturmada şüpheli, davada sanık olarak hesap verdiler' diyor, 'mahkum oldular' diyemiyor.
Kaldı ki FETÖ'yü bitirmek, kirli ve sinsi yöntemlerini bitirmek değil miydi?
Ne miydi o yöntemler?
Yargının siyasete alet edilmesiydi.
Devlet içinde paralel çeteleşmeydi.
Polis, yargı ve ordu başta, içeriden ele geçirerek devlete çökmekti.
Kadrolaşması üzerinden, devlet gücüyle kanun yetkisini kötüye kullanmaktı.
Sahte suç ve düzmece delil üretmekti. Adaleti araçsallaştırmaktı. Ayarlanmış mahkemelerle adil yargılanma hakkını yok etmek, tanımamaktı.
Kara proganda, yıpratma kampanyaları ve psikolojik savaş planlayıp icra etmekti.
Tehdit ve şantajdı.
Siyaseti ve toplumu, mühendislik projeleriyle dizayn etmeye çalışmaktı.
Bu karanlık yöntemler ve kötü alışkanlıklar, FETÖ'den miras kaldı.
Başarı, onları ortadan kaldırmakla ölçülür. Doğruyla yanlışı, yaşla kuruyu ayırmadan yargılanan şöhretli isim sayısıyla değil.
Yoksa FETÖ gider, METÖ gelir; adı değişir sadece. Yöntem ortadan kalkmadıktan sonra ne fark eder!
Yardım paralarını değerlendirecek vakfa sorular
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’ndan aramışlardı. Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfı’nın açıklamasını göndermişlerdi. Hani, “Dağıtılmayan paralar gün geçtikçe eriyor” şeklindeki iddiaları yalanlıyorlardı.
Mehmet Yılmaz’ın T24’teki ısrarlı takibine değinmiş, sorularını aktarmıştım.
15 Temmuz şehit yakınları ve gazileri için bağış toplanmıştı.
Ama bu bağışları ulaştıracak vakıf, ancak 3 yıl sonra aktifleştirilmişti.
338 küsur milyonun da 9 milyon lira kadarı, ancak 4 yıl sonra, o da salgın vesilesiyle üç çarpı biner lira olarak dağıtılmıştı.
Açıklama ise “Vakıf görüldüğü gibi çalışıyor, paralar da dağıtıldığı halde artıyor” mealindeydi. Nemalanarak 344 milyon liraya çıkmıştı bakiye.
Ne ki Mehmet Yılmaz ikna olmadı, itirazı var.
“Elleri şehit ve gazilerin cebinden çıkmıyor!” başlıklı yazısında beni de öne sürüyor.
“Soruyu ben sormuştum, yanıt Akif’e gitmiş ki benim açımdan sorun yok”tan giriyor...
“Boş laf değil, açık ve net yanıtlar istiyorum. Dilerseniz yanıtlarınızı yine Akif üzerinden yollayabilirsiniz, benim için sakıncası yok”tan çıkıyor.
Ola ki cevapsız bırakmak istemezlerse, yine benim üstümden iletebilmelerine imkan vermek için aşağıya alıyorum.
Paranın dolar karşısında yarı yarıya eridiği iddiasından geri adım atmıyor. Diğer soruları da özetle şöyle:
–Vakfın mütevelli heyeti üyeleri maaş ya da hakkı huzur alıyorlar mı? Ne kadar?
– Vakıf görevlilerinin toplam maaş ve genel giderleri ne kadar tutuyor? Kaç personel istihdam ediliyor?
--Vakfın ana parasının eksilmemesi için giderler ve ödemeler çıktıktan sonra kazandığı “nemanın” enflasyonun üstünde olması gerek. Bu nasıl sağlanacak?
– Bugüne kadar üç kez biner lira vererek, şehit yakınları ve gazilere yeterli destek olunmuş sayılıyor mu?
– Beşiktaş’ta şehit olanların yakınlarına ve gazilere ne kadar ödeme yapıldı?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025
3.04.2025
28.03.2025