Akın ÖZÇER
Geçen yazımda büyük Amerikan medyasının 8 Kasım seçimlerinin açık farkla mağlubu ilan ettiği Cumhuriyetçi aday Donald Trump’ı hangi kesimlerin neden desteklediğini açıklamaya çalışmıştım. Bu bağlamda Trump ‘un arkasında, başta eğitim düzeyi düşük beyaz işçi kesimi ve orta sınıf olmak üzere, ABD’de artık bazı şeylerin değişmesini bekleyen, mevcut düzenin banka ve finansal kurumları ile dış politika ve güvenlik politikalarından rahatsızlık duyan toplumsal kesimlerin bulunduğunu vurgulamıştım. Bu nedenle de Donald Trump ’un temsil ettiği politikayı “outsiderism” olarak tanımlamanın yanlış olmayacağını belirtmiştim.
Sonuç olarak, tercihini Bayan Clinton’dan yana koyan büyük medya üzerinden bakıldığında gerek söyledikleri gerek geçmişte yaptıklarıyla göçmenler, Müslümanlar ve kadınlar nezdinde parlak bir imaja sahip bulunmadığı görülen Trump’ın aslında küçümsenmemesi gereken bir toplumsal tabanı olduğunu kabul etmek gerekir. Dolayısıyla Clinton’un seçilmesi halinde outsider’lardan oluşan bu muhalefetle ilişkisi ayrı bir tartışma konusu oluşturacak kadar önem taşıyacak.
Aslında Trump ‘un bu yarışta “düşmanının düşmanı” olmasından ötürü desteğini aldığı doğal müttefikleri de var. Bunlardan biri tabanı olmamakla birlikte seçim kampanyasına doğrudan müdahale edebilen Julian Assange’ın Wikileaks’i. Clinton’un seçim kampanyası ekibinin başkanı John Podesta’nın Gmail hesabından çalınan iletilerinin seçimi etkilemek amacıyla yayımlanıyor olması Trump için bulunmaz bir nimet. Demokratlar, iletilerin Ruslar tarafından çalındığı iddiasıyla Rusya’yı seçime müdahale etmekle suçlayarak puan toplamaya çalışıyor ama bu, dünyanın her yanında sadece seçimlere değil, darbelerle milli iradeye de müdahalede bulunan bir ülkenin başkan adayı için gülünç bir yakınma. Özellikle Demokrat yönetimin 8 yıllık Obama döneminde Türkiye dâhil birçok ülkede düzenlediği askeri ya da beyaz eldivenli darbeler hâlâ belleklerde tazeyken.
Ekvador’un “devletlerin içişlerine karışılmasını tasvip etmediği” gerekçesiyle Londra’daki Büyükelçiliklerine sığınmış olan Assange’ın internet erişiminin geçici olarak kısıtlandığını açıklaması, Wikileaks’in elinde bulunan belgelerin yayımlanmasını engellemiyor. Kaldı ki 2007’den bu yana Chávez çizgisini izleyen ve özellikle ABD ile mesafeli ilişkileri savunan Rafael Correa’nın Devlet Başkanı olduğu Ekvador’un Washington’u zor duruma düşürecek gelişmelerden rahatsızlık duyması da söz konusu değil doğal olarak.
Julian Assange, yayımladığı belgelerle Clinton’un özellikle dış politikasını hedef alıyor. Daha geçen şubat ayında, binlerce diplomatik iletisini incelediğini belirttiği, “Clinton’un ABD’yi terörizmi yaygınlaştıracak aptal savaşlara sokabileceği” uyarısında bulunmuş, örnek olarak “Daesh ’in gelişmesine yol açmış olan yanlış siyasi kararlarını” göstermişti. Bugün Obama yönetiminin o tarihten önce ve sonra sadece bölgemizde yaptıklarına bakıldığında Assange’ın bu söylediklerinde yerden göğe kadar haklı olduğu görülüyor. Assange’ın Ekim ayı başında açıkladığı gibi 8 Kasım seçimlerini Clinton aleyhine etkileyeceğini belirttiği belgeler amacına varabilir mi bilinmez ama Wikileaks’in Trump ‘un doğal müttefiklerinin başında geldiğine kuşku yok.
Trump ‘un diğer doğal müttefiklerini ise başta bölge ülkelerindekiler olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki Amerikan karşıtları oluşturuyor. Türkiye de Amerikan karşıtlığının büyük artış göstermiş olduğu ülkelerin başında yer alıyor. Sokaktaki adam 15 Temmuz’un arkasında ABD’nin bulunduğundan emin. Kanıtı yok diyenlere, haklı olarak Washington’un FETÖ’yü iade etmemek için bin dereden su getirmesini ve PKK Türkiye’de eylem yaparken, Suriye kolu YPG’yi müttefik ilan etmesini gösteriyor. Ayrıca doğru veya yanlış, Daesh’in Amerikan yönetimince kurulmuş, bölgeye müdahalesini sağlayan anahtar bir örgüt olduğuna inanıyor. Tıpkı bir ara Trump ‘un da öne sürmüş olduğu gibi. FETÖ ile yakın ilişkileri bir yana, Bayan Clinton’un Suriye ile ilgili açıklamaları Kürtlerle özdeşleştirdiği YPG’den yana olduğu için, Türkiye halkına oy kullanma hakkı verilse, çoğunluğun “düşmanımın düşmanı” yaklaşımıyla Trump’a destek olacağı kimse için sır değil.
Trump ‘un biz dâhil doğal müttefiklerinin oy hakkı, dolayısıyla 8 Kasım’ı doğrudan etkileme imkânı yok kuşkusuz. Devletin elinde 8 Kasım’dan önce Amerikan yönetimini seçime etki yapacak ölçüde zor duruma düşürebilecek bazı kanıtlar (örneğin darbeyle ilintili) olabilir mi açıklanır mı bilmem mümkün değil. Ama Washington’un Bağdat üzerinden Musul’a müdahil olmamızı engellemeye yönelik çabalarının boşa çıkması bir yana, Fırat Kalkanı operasyonu çerçevesinde müttefiki YPG’ye -ki aralarında Amerikan askerleri de bulunuyor- son günlerde Suriye’de indirilen ağır darbeler karşısında sesini çıkaramaması Irak/Suriye politikasının iflas ettiğini gösteriyor. Obama yönetiminin Bayan Clinton’a hediye etmek istediği Musul zaferi 8 Kasım’a yetişir ve bu başarısızlığın üstünü örtmeyi sağlar mı, önümüzdeki iki haftada birlikte göreceğiz.
Sonuç olarak, Demokratların Bayan Clinton’la sürdürmek istediği dış politikanın zaaflarının da Assange’ın altını çizdiği gibi ABD’ye zararının da çok olduğuna kuşku yok. Bu nedenle Bayan Clinton’un sandık zaferi, ancak bazı zaafları olan Trump gibi bir rakibe karşı ve bu zaafları kamuoyunun gözüne sokan büyük medyanın manipülasyonu ile mümkün görünüyor.
Geçen yazımda da belirttiğim gibi, seçimi kazanmak mümkün elbette ama bu, gerek içeride Trump’a oy veren muhaliflerle, gerek dışarıda halkı nezdinde artık dostluğunu büyük ölçüde yitirdiği Türkiye gibi ülkelerle sorunları çözmek için yeterli değil. Bu nedenle Amerikalı siyasetçilerin bir an önce dünyada artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığını kabul etmesinde yarar var.
Yazarlar
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.08.2025
1.08.2025
26.06.2025
6.05.2023
24.05.2018
9.02.2018
24.04.2018
11.04.2018
28.03.2018
22.03.2018