Ali AYDIN
Modern devletin bugün küreselleşmiş olan formunun bir tarihi var. Batı’da teşekkül edişinden bu yana bu tarih son derece sancılı bir tarih.
Modern devlet eleştirisinin de bu tarih içerisinde bir yeri var. Kuşkusuz anlamsız olduğunu kimse iddia edemez. Bu eleştiri en uç noktasına Anarşizm’ de ulaşır.
Bir zamanların kadim devletinin kendisi için bir uğraş olarak görmediği toplum da tıpkı modern devlet gibi sonradan teşekkül eden bir yapıdır. Bu sebeple toplumun devlet için bir “ödev” haline gelerek mühendisliğin konusu/nesnesi haline gelmesi de esasında “yeni” bir şeydir.
Toplum mühendisliği, kimi yerlerde incelikle kimi yerlerde son derece kaba saba yöntemlerle hayata geçirilirken baskı, dayatma ve soykırıma varan bir dizi sonuç ortaya çıktı. Lakin bu sonuçlar tek bir aktörün yapıp ettiklerinden ziyade her şeyden önce modern bilim ve düşüncenin nezaretinde hayat buldu. Dolayısıyla toplamda insanlık adına bir başarısızlık varsa ortada bu yalnızca devlet unsuruyla sınırlı bir başarısızlık değildi. Çünkü daha önce akla bile gelmeyen nice uygulama devletlerin fiillerinden çok önce modern düşünce ve bilim tarafından icat edilmişti bile.
Kuşkusuz bu uzun bir tartışma ve niyetim bunu sürdürmek değil.
Yazıya konu olma sebebi ise şu:
Türkiye’nin dışarıdan içe doğru kat edilerek kuşatılması esnasında, sözüm ona “devlet” eleştirisi adı altında anarşist bir tınının eşlik ettiği “muhalif” bir damar, özellikle sosyal medyada epey bir zamandır arzı endam ediyor. Bağlamından kopuk aforizmalar, özenle hazırlanmış capsler ile bu damarın pazarlama ve sunum işleri sürüyor.
Bu çakma anarşistler, üstlerini kazıdığınızda devlet eleştirisi filan yapmıyorlar aslında. Aksine en ilkel düzeyden başlayarak, mesela: kanton; müstakbel bir devlet için çırpınıyorlar.
Her şeyin bir şekilde araçsallaştırıldığı, maksadının aksi istikametine koşulduğu bir aralık da anarşizmin de paçayı kurtaramadığına tanıklık ediyoruz. Yoksa anarşizmin de bir namusu var!
Sen küresel egemenleri görme, küresel oligarklara gıkını çıkarma, sömürgeci, emperyalist devletlerin Türkiye’de Türkiye’ye karşı tetikçiliğini yap sonra da bunu “devletçilik eleştirisi” sosuyla servis et!
Adını koyalım o zaman sizinki düpedüz Türkiye düşmanlığı!
***
HDP’ye “terörü kına!” çağrısı yapmayın artık!
HDP, Ankara saldırısının ardından TBMM’de grubu bulunan partilerin teröre karşı yapacakları iki satırlık ortak bildiriye dahi imza atamadı.
Peki, şaşırdık mı?
Ne münasebet!
Ankara’da askeri personeli taşıyan servis araçlarına bombalı saldırı düzenleyen terörist için Van'da taziye çadırı kuruldu. Teröristin taziyesine HDP Van Milletvekili Tuba Hezer de katılmış. HDP'li Hezer, geçtiğimiz günlerde yaptığı "Hendeklere faşizmin bayrağını gömüp özgürlük bayrağını asacağız" açıklamasıyla gündeme gelmişti.
Peki, şaşırdık mı?
Ne münasebet!
Diyarbakır’ın HDP’li Belediye Başkanı Gülten Kışanak, Eşit Özgür Yurttaş Derneği’nde Sur’daki teröristlere destek verilmesi çağrısında bulunmuş. Kışanak, toplantıya katılanlara öncelikle acil bir şekilde Sur’dakilere silah ve adam takviyesi yapılması gerektiğini söylemiş.
Sur’daki teröristlerin çok zor durumda olduğunu söyleyen Kışanak, yakında Rusya’dan çok ciddi yardımlar geleceğini belirterek, “Şu anda Rusya ile anlaşmaya varmak üzereyiz. Rusya bize destek verecek silah gönderecek. Hatta iki araç yoldadır geliyor. Bu direniş devam etmeli. Kandil’in talimatı bu yönde. Rusya’nın yapacağı yardımlar içinde anti tank silahları da var. Biz halkın daha etkin bir şekilde bu işin içine çekmeliyiz. Halk destek vermese de bu iş devam etmeli. Sur’un diğer mahallelerine de direniş taşınmalı” ifadelerini kullanmış.
Peki, şaşırdık mı?
Ne münasebet!
Hatırlanacağı üzere Türkiye ile Rusya arasında ortaya çıkan krizin ardından Selahattin Demirtaş da soluğu Rusya’da almış, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ile görüşmüştü. Aynı Demirtaş bu sefer Atina’da PYD lideri Salih Müslim ile bir araya gelmiş.
Peki, şaşırdık mı?
Ne münasebet!
Ama bir şeye artık çok şaşırdığımı itiraf etmeliyim.
Zaman zaman hükümet üyesi bakanların ya da diğer siyasi parti mensupları ile gazeteci ve yazarların HDP’ye yaptıkları çağrılar şaşırmama sebep olan.
Mesela İçişleri Bakanı Efkan Ala “HDP'ye büyük sorumluluk düşüyor. Terörün karşısında cesaretle durmalılar. Onlara cesaret vermemeliler. Millet de onlardan demokrasinin geliştirilmesini istiyor, silahsız çözüm istiyor.” dediğinde çok şaşırıyorum.
Tutup bir gazeteci “Ne işin var terörist taziyesinde Tuba Hezer?” diye sorduğunda çok şaşırıyorum. “HDP terörle arasına mesafe koymalı” türevi her cümle beni çok şaşırtıyor artık.
Eşyanın tabiatına aykırı hale gelen bu çağrılar lütfen son bulsun!
Çünkü bu çağrılar HDP’yi kendisine rağmen ısrarla meşru siyaset zeminine davet niteliğinde olup HDP’nin stratejik amaçlılığını da perdeleyerek sanki ortada gerçekten Türkiye siyasetinde kalıcı, meşru bir aktör olarak varolmak isteyen bir siyasi parti varmış illüzyonu yaratıyor.
İnanın buna hiç gerek yok!
Twitter: @_aydinali
Yazarlar
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.04.2021
10.04.2021
31.01.2021
26.01.2021
31.12.2020
21.12.2020
12.10.2020
17.09.2020
11.09.2020
5.08.2020