Aydın ENGİN
2004 ocak sonunda TL'den 6 sıfır atıp, "1 TL eşittir 1 dolara pek yakında ulaşıyoruz" diye ciddi ciddi kostaklanan AKP Reisi ve tayfası 2018 mart ayında dolar 4 TL'ye ulaştığından ağızları köpürerek dış merkezlerin ve onların içerideki işbirlikçilerinin sinsi saldırılarına karşı neredeyse seferberlik ilan ediyorlardı.
Oysa 2020 temmuz sonunda dolar 7 TL sınırını aşıp dörtnala kalktı ama "büyük ekonomi dehası" AKP Reis'i "Dolar bu. İner çıkar, iner, yine çıkar, yine iner" anlamında bir şeyler geveledi. Sonra da sustu. Büyük ekonomi dehasının damadı ise sesini bile çıkarmıyor.
Bu satırlar yazılırken dolar 7 lira 29 kuruş. Yarın 7 lira 50 kuruş olsa kim şaşırır?
* * *
Peki kim sevinir?
Sorunun cevabı için yüksek bir zeka düzeyi gerekmiyor. Elinde, cebinde, banka hesabında dolar olanlar sevinir. Çok doları olanlar çok sevinir. Pek çok doları olanlar pek çok sevinir.
Sahici bir ekonomi cahili olan ve hiç de yüksek bir zeka düzeyine sahip olmayan ben bile bu cevabı kolayca verebilirdim ve gördüğünüz gibi verdim de.
Ama meğer başka sevinenler de varmış.
WhatsApp üstünden bana tanımadığım biri tarafından iki gün önce (cumartesi) yollanan uzunca bir mesajdan noktasına virgülüne dokunmadan bir paragraf aktaracağım:
"…T24 sitesi artık açıkça liboşlar sol liberaller tarafından yönetiliyor. Her gün doların yükselişini bir felaket haberi gibi okurlarına yazıor. T24'de yazan, onu yöneten ve bir zamanlar kendilerini Marksist olarak tanıtanların en küçük bir Marksist taktik üretemedikleri her gün bir kere daha açığa çıkıyor. İyi parti gibi faşistlerle, Saadet gibi şeriatçılarla, Davutoğlu, Babacan gibi kan emici kapitalist partileriyle ittifak hesapları yapanlar doların yükselişine sınıf temelinde bakamıyorlar. Yükseldikçe emekçi halk saflarında AKP partisine karşı yükselen devrimci tepkiyi göremiyorlar. Biz komünist devrimciler olarak meseleye sınıfın çıkarlarını öne alırız ve kapitalizmin kutsal sloganını onlara karşı bir silah olarak doğrulturuz. 'Bırakınız dolar yükselsin, bırakınız 10 lirayı da geçsin.' Görün bakın o zaman varoşlardan, fabrikalardan, emekçi mahallelerindende yükselen devrimci dalga nasıl önünde durulmaz bir yıkım süreci doğuracak…"
* * *
Daha uzayıp gidiyor bu "devrimci" mesaj. Ama, aktarırken benim bile sabrım taştı, bilgisayar başında küfür etmemeye çabaladım.
Buna çocukluk hastalığı denemez. Marksizmi bu kadar rezil eden zavallı beyinler filan dense bile yetmez.
Üstelik bu Türkiye solunda yeni değil. 1960'ların sonlarında halk ne kadar ezilirse, yoksullaşırsa, açlık ne kadar yayılırsa devrimci bilinç o kadar yükselir, emekçi kitleleri devrime kazanmak o kadar kolaylaşır gibi sapkın ve sapık tezleri ciddi ciddi dillendirenler olmuştu. O dönemde TİP'ten, TKP'ye, THKP-C'den Türkiye solunun hemen bütün kanat ve kesimlerine kadar her yerden bu budalalığa karşı çıkılmış, seslerini kısıp oturmaları sağlanmıştı.
50 yıl sonra aktardığım mesajı yazan "ben" değil "biz" dediğine göre tek bir ruh hastasından ibaret olmayan birileri demek hâlâ kalmış.
* * *
Dolar yükseldikçe sosyal medyada sevinen, AKP'nin sonunun geleceğine ilişkin siyasal hesaplar içeren tweet'lere, Facebook mesajlarına rastladığım oldu ama, yukarıda aktardığım kadar eblehcesine ihtimal vermemiştim.
Yanılmışım. İnanması güç ama demek varmış.
Latin Amerika'dan Kara Afrika'nın derinliklerine, Ortadoğu'nun, Kafkasların pek çok ülkesine kadar yoksulluğun kol gezdiği ve git gide arttığı her yerde; keza, dağılan sosyalist sistemden arta kalan ülkelerde hırsız ve haydut bir kapitalizme dönüş yaşanırken kitleler şaha kalkmadı, tersine daha da sindi, daha da ürküp içlerinde biriken itiraz kırıntılarını bile bastırdılar.
Şu günlerde bile Venezüella bunun somut örneği. Arjantin'de büyük boyutlu ekonomik çöküşün eli kulağında.
Oralarda devrim mi patlayacak?
Yoksa daha faşizan, daha otokrat, daha zalim, daha baskıcı rejimler için bereketli bir "siyasal tarla" mı oluşacak?
Sanırım bu sapıklara karşı en iyi cevap onları sefil varlıkları ile, kendi gettolarında laf ebelikleri ve "devrimci gevezelikleri" ile baş başa bırakmak…
Biz "İşimize" bakalım.
"İşimiz" ülkeyi salt siyasal değil ekonomik bağlamda da bir uçuruma hızla iteleyen, bu yağma düzenini sürdürebilmek için her şeyi göze almış şu tek adam yönetimine son vermek için muhalif güçlerin kırıntısını bile israf etmeden bir yaygın demokrasi hareketi için çalışmak, çalışmak, çalışmak olsa gerek.
Yazarlar
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021