Celal BAŞLANGIÇ
Dolmabahçe’deki Başbakanlık Ofisi’ndeki toplantı 10 saatten fazla sürmüştü.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Akil İnsanlar Heyeti’yle hem ilk hem de son kez bir araya gelmişti.
Tarih 2014’ün Ekim’i.
78’liler Girişimi’nin Sözcüsü olan Celalettin Can, Akil İnsanlar Heyeti’nin bir üyesi olarak Kobane Kantonu Eşbaşkanı Enver Müslim’in Davutoğlu’na yazdığı mektubu okuyordu toplantıda.
Müslim’in Davutoğlu’na mektubu “Kobane’den saygıyla sevgiyle selamlıyorum” diye başlayıp “Türkiye için risk faktörü değiliz. Türkiye ile barış içersinde yaşamak istiyoruz” sözleriyle sürüyordu.
Müslim, Davutoğlu’ndan “Kobane’ye açılan Mürşitpınar sınır kapısının normal gümrük kapısı haline getirilmesini, bunun için hem ticari, hem yardımların ve insanların rahat geçişlerinin sağlanması kolaylığının gösterilmesi”ni istiyordu.
“Kobane kazanımlarımızı kolay elde etmedik, kolay da bırakmayacağız, bu konuda kararlıyız” diyen Müslim, Davutoğlu’na yazdığı mektubunda “Tanınmak istiyoruz” talebini de dile getiriyordu.
Müslim’in talepleri sadece Eşbaşkanı olduğu Kobane Kantonu ile sınırlı değildi. Davutoğlu’na gönderilen mektupta Rojava Özerk Bölgesini oluşturan Cezire ve Afrin kantonlarına ilişkin olarak Türkiye ile yaşanan sorunlar da vardı:
“Öncelikle Nusaybin, Kızıltepe-Şenyurt (askeri) kapılarının yardım ve insani geçişler için açılmasını talep ediyoruz. Buralardan hasta almıyorlar, heyet almıyorlar, yaralı almıyorlar.”
Müslim’in Başbakan Davutoğlu’na ilettiği mektupta yer alan sorunlar ve talepler sadece Cezire ve Rojava kantonuyla da sınırlı değildi.
Mektubunda Müslim, önemli bir zeytinyağı üreticisi olan Afrin’in yağlarının Türkiye dışındaki ülkelere satılabilmesi için de kolaylık getirilmesini istemişti:
“Afrin’in zeytinyağının satışı için transit olarak yola ihtiyacımız var. En yakın kapı Özgür Suriye Ordusu (ÖSO)’nun kontrolündeki Öncüpınar kapısından bu sağlanabilir.”
Celalettin Can, Başbakan Davutoğlu’na bu mektubu sözlü olarak ilettikten sonra yazılı biçimini de sunmuştu.
Aslında kolay olmamıştı Can’ın Akil İnsanlar Heyeti üyeliğini kabul etmesi.
Yaşamının 20 yılını bu devletin cezaevlerinde geçiren bir insanın, sonuçta yine bu devlet tarafından gelen “Akil İnsan” olma teklifini kabul etmesi çok kolay değildi. Ama “Kürt sorunu”nun çözümü için diyaloğa, barışa ve demokrasiye inanıyordu Can. Bu teklifi kabul etmesindeki en önemli etken de buydu.
AKP’nin “Kürt sorunu” karşısında nereden nereye geldiğini anlamak için Celalettin Can’ın bugün nerede olduğuna bakmak yeterli.
Daha dört yıl önce Türkiye’den sınır kapılarını açmasını isteyen, “Türkiye için risk faktörü değiliz. Türkiye ile barış içersinde yaşamak istiyoruz” diyen, Afrin zeytinyağı için transit geçiş izni isteyen Rojava, yani Kuzey Suriye’deki yapıyla bugün Erdoğan’ın da ifade ettiği gibi savaşa girmiş durumda Türkiye.
Akil İnsanlar Heyeti’yle ilk ve son kez toplantı yapan, sonra “azledilen” dönemin Başbakanı Davutoğlu bugünlerde Erdoğan’ın yamacında “Suriye’yle ilgili pişman değilim” diye dolaşıyor ortalıkta.
Kobane Kantonu Eşbaşkanı Enver Müslim’in mektubunu “Akil İnsan” olarak Dolmabahçe’deki Başbakanlık Çalışma Ofisi’nde Davutoğlu’na ileten 78’liler Girişimi Sözcüsü Celalettin Can bir haftadır gözaltında ve bu süre yedi gün daha uzatıldı dün.
Yine dün Kuzey Suriye’nin en güçlü siyasi oluşumu PYD’nin geçenlerde görevinden ayrılan, öncesinde Türkiye’nin davet edip önüne kırmızı halı serdiği Salih Müslim de AKP iktidarı tarafından İnterpol’ün kırmızı bülteninde “kellesine” dört milyon lira verilen bir “suçluya” dönüştürüldü.
Buraya kadar yaşanan süreç de gösteriyor ki, Türkiye sınırında dost bir halk, işbirliği yapabileceği bir komşu yerine savaşmayı tercih etti.
Elbette bu savaş halinin Türkiye içine de bir yansıması var. Çünkü Türkiye’nin üzerine gittiği, operasyon yaptığı, hatta şu ana kadar ki görüntüsüyle işgal etmeye kalktığı Afrin’de yoğun bir Kürt nüfus var.
Türkiye’nin Afrin’e dönük bu saldırgan tutumu Kürtlerin yanı sıra kentte bulunan ve toplam sivil halk nüfusu 500 binden fazla olan Araplara, Türkmenlere, Asurilere, Ezidilere, Ermenilere de dönük.
Bunun kaçınılmaz olarak Türkiye içersine dönük bir yansıması da olacaktır. Bu yansıma da en azından bu ülke insanlarını karşı karşıya getirmek olacaktır.
Aynen Erdoğan’ın yol açtığı “Kobane düştü düşüyor” olayında yaşandığı gibi.
Bunun en somut örneği geçtiğimiz pazar günü Ankara’da yapılan HDP Kurultayı’nda yaşandı.
2015’teki 7 Haziran seçimlerinden bu yana bir tür “siyasi soykırım”a uğrayan HDP ve DBP çizgisindeki 10 binlerce insan gözaltına alındı. En az sekiz bin HDP, altı bin DBP üyesi tutuklandı; il ve ilçe başkanları, yönetim kurulu üyeleri, il genel meclisi ve belediye meclisi üyeleri... 90’dan fazla DBP’li belediyeye kayyum atandı. Bir o kadar belediye eşbaşkanı tutuklandı. Şu anda da 50’den fazla eşbaşkan tutuklu bulunuyor.
Zaten HDP’nin eşbaşkanları ile yedi milletvekili tutuklu. Yedi seçilmiş HDP’linin milletvekilliği düşürülmüş durumda.
HDP Kurultayı yaklaşırken yine büyük bir gözaltı dalgası yaşandı HDP’nin yöneticilerine, kadrolarına.
Son on günde gözaltına alınanların sayısı 500’lerle ifade ediliyor.
İşte 78’liler Girişimi Sözcüsü Celalettin Can da bunların arasında.
Bu yüzden geçtiğimiz pazar günü yapılan HDP Kurultayı’nı göremedi, çünkü nezarethanedeydi.
İşte pazar günü Ankara’da yapılan HDP Kurultayı, AKP devletinin Kürtlere, solculara, sosyalistlere, HDP bileşenlerine dönük olan, hele son günlerde daha da yoğunlaşan saldırılarına tokat gibi bir yanıttı.
Eğer AKP devletinin bu saldırıları olmasaydı, HDP Ankara’da bu kadar yığınsal, bu kadar coşkulu bir kurultay yapamazdı, bu kesin.
Belki kendi içlerinde uygulanan politikalardan tercih edilen eşbaşkanlara kadar daha çok tartışırlar, daha çok eleştiri ve özeleştiri yaparlardı. Ama AKP devletinin bu yoğun saldırısı yüzünden hiçbiri olmadı. Çünkü, HDP ve bileşenleri bu saldırı nedeniyle adeta birbirleriyle kenetlendi.
Bu da herhalde AKP devletinin hiç istemese de HDP’ye yaptığı bir katkı. Ancak altının çizilmesi gereken bir nokta vardı HDP’nin geçtiğimiz pazar Ankara’da yaptığı kurultayda.
Ne diye bağırıyordu kurultaya katılanlar:
“Yaşasın Afrin Direnişimiz”
Kime karşı direniyor Afrin’in halkları.
Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ve besleyip büyüttüğü ÖSO’culara karşı...
TSK’nın Genelkurmayı nerede?
Ankara’da.
Nerede bağırıyordu HDP’liler “Yaşasın Afrin Direnişimiz” diye?
O da Ankara’da.
İşte burnunun ucunu bile görmekten aciz AKP iktidarının Türkiye’yi getirdiği uçurumun kıyısı budur.
Yazarlar
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.03.2023
17.03.2023
1.01.2023
17.11.2022
9.09.2022
10.07.2021
26.06.2021
22.06.2021
8.06.2021
4.06.2021