Cevdet AŞKIN

Cevdet AŞKIN
Cevdet AŞKIN
Tüm Yazıları
Er Çelik'i anlamak
5.10.2011
2148

 

Mardin 70. Mekanize Piyade Tugayı’ndan piyade er Aykut Çelik’in askeri makamlarca alınan ifadesinden bölümler dün Zaman gazetesinde İbrahim Doğan imzasıyla manşete taşındı.
12 Ağustos’ta izinli olarak minibüsle Muş’a giderken yolu kesen PKK’lılar tarafından kaçırılan ve 38 gün alıkonulan Aykut Çelik, bu süre zarfında Diyarbakır-Muş arasında dolaştıklarını, 14 Temmuz’da Silvan’da çatışmanın yaşandığı bölgeden bile birkaç kez geçtiklerini ve PKK’lıların günün her saatinde bölgede çok rahat bir şekilde hareket ettiklerini anlatıyor. PKK’nın ‘Şehit Kendal’ adını verdiği kampının askeri birliğin karşısında yer aldığını ve PKK’lıların dürbünle birliği gözetlediklerini ifade eden Çelik, yer değiştirme sırasında helikopter ya da Heron ile karşılaşıldığında grubun fark edilmemek için hareketsiz durduğunu söylüyor. Çelik, geceleri PKK’lıların şehire gidip para topladıklarını da ifade ediyor.
Çelik’in ifadesi basına yansıdığı gün, İstanbul, Diyarbakır, Ankara, Gaziantep, Adana, Mersin, Batman, Derik ve Kurtalan’da çoğu BDP’li 123 kişi KCK’lı oldukları iddiasıyla gözaltına alınıyor.
TSK, ülke içindeki PKK’lılara yönelik sürekli, Kuzey Irak’taki PKK hedeflerine ise 17 Ağustos’tan beri hemen hemen her gün hava harekâtı düzenliyor. Genelkurmay, harekâtlarda vurulan hedeflere ilişkin kamuoyunu görüntüler ve sayılarla bilgilendiriyor.
Ama ne PKK’nın eylem ne de komuta-kontrol-iletişim kapasitesinde bir değişiklik oluyor. Örgüt hemen her eylemle ilgili birkaç gün içinde merkezi açıklama yapıyor, ana karargâhtan öğretmenlerin bırakılacağının duyurulmasının üzerinden 24 saat geçmeden 4 öğretmen serbest bırakılıyor. PKK tepe yönetimi neredeyse gündelik biçimde medyayı izliyor ve dün KCK operasyonlarında olduğu gibi gelişmelere ve siyasi aktörlere anında yanıt veriyor.
Sizce burada tuhaf bir durum yok mu?
PKK’lılar hemen orada, askeri birliğin karşısına kamp kurmuşken ve bölgede istedikleri gibi hareket ederken her ne kadar bütünsel bir projenin parçası olarak da sunulsa Kuzey Irak’a hava harekâtlarının ya da şehirlerdeki gözaltıların soruna çözüm olabileceğine gerçekten inanılıyor mu?
Aykut Çelik’in anlattıkları karşısında bunlar ‘asimetrik tepki’ izlenimi bırakmıyor mu?
Diğer bir ifadeyle, 27 yıldır PKK’yı Kürt sorununun sonucu olarak görmeyen ve onu basitce bir ‘terör sorunu’na indirgeyerek askeri yöntemle örgütü etkisiz hale getirmeye çalışan çizginin sorgulanma zamanı gelmedi mi?
Aslına bakılırsa bütün bunlar için uzun boylu analizlere gerek de yok. Er Çelik’i anlamak, anlattıklarının neye karşılık geldiğini düşünmek yeter de artar bile.

 
 
 
 
 
 
Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar