Elif ÇAKIR
İhmal vardı. Vurdumduymazlık vardı. Menderes’e ulaşmamı engellediler. Onu uyuttular. Hem kendi başını hem de benim başımı yaktı!”
Bu sözler Samet Kuşçu’ya ait.
Samet Kuşçu’nun bu sözleri, Adnan Menderes’in asılmasından yıllar sonra, kendi ölümünden ise kısa bir süre önce yakın arkadaşı Mehmet Tekin tarafından kayda alındı.
Samet Kuşçu...
Bilinen adıyla Samet Kuşçu, aslında Abdussamet Kuşçu.
Yıllarca adının önüne hep “ihbarcı subay” sıfatı eklendi.
Az kalsın darbeyi önleyip, Türkiye’nin tarihini değiştirecekti. Ama olmadı.
Kuşçu, ‘kendi başını da benim başımı da yaktı’ derken, muhtemeldir ki, gözünün önünden o günler bir kez daha geçmiş, bir kez daha o günlere dönmüş olmalı.
***
20 Aralık 1957 akşamına... Demokrat Parti milletvekili Mithat Perin’i aradığı, Perin’in “Rahatsızım, cumartesi günü görüşelim” dediği o akşama.
Sonra, cumartesi günü birkaç defa, İstanbul’un eski Merkez Komutanı Emekli General Kazım Demirkan’ın evine uğradığı ancak Demirkan’ı evinde bulamadığı o güne. Demirkan’ın eşine “Sabah uğrayacağım çok önemli olduğunu söyleyiniz” notu bıraktığı ve ertesi günü iple çektiği, geçmek bilmeyen o saatlere...
Daha bir saat öncesi gibi aklında olmalı, General Demirkan’a söyledikleri:
“Emekli Kurmay Albay Cemal Yıldırım benim akademiden de hocamdır. TSK içinde darbe teşebbüsü içindeler. Teşebbüsü bana da açtı. Kurmay Albay İlhami Barut’la birlikte hareket ediyorlar. Kurmay Yüzbaşı Kazım Atafırat da işin içinde. İlhami Barut’un da iştirak ettiği bir toplantı yaptık. Vaziyet tehlikeli. Ben durumu artık ihbar etmek istiyorum. Bilirim siz Başbakanın yakını ve mutemedisiniz. Size geldim.” (İsmet Paşayla 10 Yıl, 2. Cilt, Akis Yay, Metin Toker)
Demirkan’ın yanından çıktıktan sonra Mithat Perin’in yanına gittiği ve “Orduda isyan hazırlığı var, önleminizi alın” dediği o günlere...
Menderes’e ulaşabilmek, darbeyi haber vermek ve önleyebilmek, yapılacak darbeyi ispatlayabilmek, delil bulabilmek için çırpındığı o günlere...
Nereden bilebilirdi ki cuntacıların zaten dört bir yanı sardıklarını, duyulur duyulmaz bütün belgeleri, delilleri yok ettiklerini.
***
TSK içindeki hareketliliği ciddiye alan neredeyse bir tek Cumhurbaşkanı Celal Bayar olmuştu.
Demokrat Partililer, darbeler tarihine ‘9 Subay Olayı’ olarak geçen hadiseyi, 10 Ocak 1958 günü, Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın başkanlığında gerçekleşen Bakanlar Kurulu sonrasında öğrendiler.
Bakanlar Kurulu’nda bir kişinin haberi vardı: Cuntanın kendisiyle iletişime geçtiği Milli Savunma Bakanı Şemi Ergin... Ergin, Bakanlar Kurulu’nda “Benim subaylarım ihtilal yapmazlar. Subayların böyle bir şeyle suçlanması yüksek rütbeli subaylar arasında rahatsızlık yaratır. Ordu kendi disiplini içerisinde çözsün meseleyi” diyerek Menderes’i etkisi altına almaya çalıştı.
Halbuki, Adnan Menderes, “TSK’yı yıpratmayalım” diyen Milli Savunma Bakanı Şemi Ergin’in sözünü dinlemek yerine, “Konu önemli, üzerine ciddiyetle gidilmeli”diyen Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ı dinlemiş olsaydı...
Hem kendi başını yakmayacaktı hem de Samet Kuşçu’nun başı yanmayacak, geleceği kararmayacaktı.
İş işten geçtikten sonra, Menderes ‘Böylesi bir ihtilal beklemiyordum’ diyecekti.
O günkü şartlarda, Menderes açısından bakıldığında ‘beklemiyordum’ demesi anlaşılabilir bir durum aslında.
Beklenmedik anda gelir darbe, ancak cuntacılar bir gecede planladıkları darbeyi sabah uyanıp gerçekleştirmezler!
Şöyle düşünmüş olmalı Menderes, Genelkurmay Başkanı ile arasında herhangi bir sorun yok, çatışma yok, ordu içerisinde hareketlilik olsa, Genelkurmay Başkanı’nın haberi olur, kendisine haber verir!
Ülke yeni seçimlerden çıkmış, Demokrat Parti halkın teveccühüne mazhar olmuş, ezici bir sonuçla çıkan bir partiye neden darbe yapılsın?
Ve daha bir sürü sebep sayılabilir...
Ve fakat, çok değil bir yıl sonra Adnan Menderes Genel Kurul’da yaptığı konuşmada şöyle diyecekti:
“Adımın Adnan olduğu kadar eminim Cemal Yıldırım’ın suçlu olduğuna; ancak Askeri Mahkeme, Türk ordusunda böyle bir hadisenin mevcut olduğunun duyulmasını zararlı gördüğü için bu davayı kapattı.”
Askeri Mahkeme davayı kapattı; çünkü emniyet işin içindeydi, istihbarat işin içindeydi, dahası davanın savcısı da hakimi de ‘cuntanın’ içindeydi.
Delillerin üzeri örtüldü, ordu yıpratılıyor yaygarası kopartıldı, “İnönü’yü seven subaylar yargılanıyor” diyerek dava siyasallaştırıldı, ve Samet Kuşçu’nun hezeyanlı birisi olduğu algısı oluşturuldu.
Gözaltına alınan 9 Subay için CHP bizzat avukatlar tayin etti.
Ve Metin Toker’in “Üç yıl sabırla bekledim” dediği o sürece girildi. Cuntacılar uygun bir zamanda uyanmak üzere uykuya yattılar.
Ve günü geldi 27 Mayıs 1960 darbesini yaptılar. Aynı isimler. Demokrat Parti’nin Milli Savunma Bakanı Şemi Ergin’in “Benim subaylarım ihtilal yapmaz” dediği subaylar.
60 darbesinden sonra 9 Subayın da içinde olduğu cuntacılar hatıralarını yayınlamaya, darbeyi nasıl yaptıklarını anlatan röportajlar vermeye başladılar; ki Metin Toker’in hatıraları en iyi itiraflardan birisidir.
Hepsi teker teker itiraf ediyordu. Bir nevi övünme de diyebilirsiniz.
Adnan Çelikoğlu, Milli Savunma Bakanı’nın yaveri: 9 Subay Olayı’nın arkasındaki kişi bendim. İhbar mektubunun üzerini örttüm.
Faruk Güventürk, cuntanın başı: Delilleri yok ettim. Samet Kuşçu muhbir değildi.
Faruk Güventürk’ü tutuklamakla görevli subay Ahmet Türkoğlu: Belgeleri tutanağa geçirmedim.
Dündar Seyhan: Boynumuzu iktidar kasabına uzatacak değildik.
Talat Aydemir: Evdeki bütün evrakları imha ettim.
Sami Küçük: Samet Kuşçu ihbar etmeseydi ihtilal daha önce olacaktı.
Peki, ben neden bunları yazdım?
Çünkü, son yaşadıklarımıza baktığımızda aslında tarihten hiçbir şey öğrenmediğimiz bir kez daha ortaya çıkıyor.
Hükümet yargıda reform mu yapıyor, yasaları mı değiştiriyor bakıyorsunuz Doğu Perinçek ‘oh oh’ çekmeye başlıyor.
Bakıyorsunuz Doğu Perinçek her fırsatta ‘hayatının en büyük mutluluğunu yaşadığını’ muştulama ihtiyacı falan hissediyor?
Hükümet Paralel Yapı’ya yönelik tasfiye yapıyor, Doğu Perinçek “AK Parti’nin bizimle aynı çizgiye gelmesinden mutluyuz? Yetmez sıra diğer tarikatlar da!” diye coşuyor!
Hükümet İsrail’le anlaşma imzalıyor, daha Dışişleri Bakanı konuşmadan Doğu Perinçek ortalara düşüyor, “Biz aracılık yaptık, İsrail’le arayı düzeltmesine biz yardımcı olduk” diyor. Yetinmiyor! Suriye’ye aracılık yaptık, deyip kıkırdıyor, “Sisi’yle de arayı ha bulduk ha bulacağız” demeçleri veriyor!
Doğu Perinçek ya AK Parti’ye yönelik bilinçli bir algı operasyonu içinde; iç politikasını dış politikasını AK Parti seçmeni nezdinde itibarsızlaştırmaya çalışıyor.
Bunu yaparken, bize ‘aa kuşa bakın’ derken “9 Subay Olayı”ndaki gibi cuntacılar da çekildikleri ‘yeraltında’ bir şeyler yapıyorlar!
Aklıma kötü şeyler geldiği için, tarihten öğrenemediğimiz, kıssadan hisse alamadığımız geçmişimize geri dönüp, ‘neler olmuştu’ diye bir kez daha bakmaya çalıştım.
Bir faydası olur mu? Bilmiyorum.
Bunu yaparken bizzat İsmet İnönü’nün hatıralarına yöneldim. Çünkü orada 27 Mayıs’ı nasıl gerçekleştirdiklerini böbürlenerek anlatıyorlar. Çünkü, CHP-asker arasındaki bağlantıyı kendi ağızlarıyla itiraf ediyorlar.
Hamiş: Bu yazıda ayrıca İdris Gürsoy’un kaleme aldığı ‘Dokuz Subay Olayı’ kitabından faydalandım. Tavsiye ederim, okuyun.
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları












































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.11.2025
19.11.2025
11.11.2025
5.11.2025
17.10.2025
8.10.2025
7.10.2025
4.10.2025
30.09.2025
24.09.2025