Eyüphan KAYA
Şu Anadolu insanına hayranım, nasıl hissediyor, bir yerlerden haber mi alıyor melekler mi bildiriyor, anlamakta zorlanıyorum.12 yıldır, her türlü film fırıldak AK Partinin başına getirmeye çalıştılar, irtica ile defalarca birilerini fitlediler, hatırlayalım nerdeyse soyut nedenler ve gazete kupürlerine dayanarak açılan kapatma davası az kalsın işe yarayacaktı, bir cesur gönül “hayır!” dedi, şerh koydu ve memleketi karanlığın eşiğinden kurtardı, onun adı Haşim Kılıç o anayasa mahkemesi başkanıydı, ufak tefek cezalarla her ne kadar AK Partiyi kapatmaktan kurtardı ama Aslında şerh koyarken, kapatma davasının aleyhine oy kullanırken memleketi karanlık bir beladan kurtarmıştı. Birileri unutsa da ben o dar günde yerine getirdiği sorumluluğu hiç unutman ve kendisine minnettarım, eğer ben bu gün özgür konuşuyor ve yazabiliyorsan bunun etkisi azımsanamaz azımsanmamalıdır.
Hem 2007’de 11. Reisicumhur Abdullah Gül seçilince zamanın Genelkurmay Başkanı bir gece vakti hazırladığı 27 Nisan e-muhtırası daha dün oluş gibi taze taze hafızamda duruyor. Ancak hemen akabinde ki seçkimde AK Parti tekrar halktan oy aldı, Anadolu insanı yürümeye devam dedi.
Ayrıca Hükümete irili ufaklı birçok hücumlar oldu, ama en ilginci 17 Aralık operasyonuydu, ayakkabı kutularında bulunan paralarla Hükümetin üzerine gittiler. Yolsuzluk arsızlık halk tarafından onay almıyor ama ne hikmetse Hükümet bir vesileyle halkı aydınlattı ve ilginçtir ardından gelen iki seçimi de rekorunu kırarak bir daha, bir daha kazandı.
Hatırlarsanız bir ara Merve Kavakçı’ya vekilken örtülü olarak meclise gitti diye “dışarı, dışarı” sloganıyla kendisini Meclisten çıkarmak istediler ama ne ilginçtir Anadolu insanı önüne seçim sandığı gidince o an itibariyle Mecliste olan 7 partiyi de meclisin dışında bıraktı. Bu kadar ferasetli bir toplum. Yani birileri cahil de dese, bir başkası göbeğini kaşıyan, bidon kafalı da dese halkın bu seçimlerde o Türkiye’ye Fransız sözüm ona elit kesimi şaşırtıyor. Doğrusu bu takdire şayandır.
İlginçtir halkımızın bu 6.hissini ben fark ediyorum ama kendini hareket sayan, güya topluma yol gösteren kimi oluşumlar fark edemiyor. Bütün gücüyle AK Partiye ve özellikle Cumhurbaşkanına yüklendiler ama hiç işe yaramadı, oylarını arttırarak Recep Tayyip Erdoğan’ı devletin en tepesine çıkardı.
Bir faydası olduysa o da kimi Bakan ve Bakan çocuklarına yaradı. Vatandaş olarak farkındayız ki kimi Bakanların etrafında olanlar bal da tutuyorlar, parmağını da yalıyorlar. Ama 17 Aralık operasyonları bu yolsuzlukları hükümetin devrilmesine vesile edince Anadolu insanı Kürdüyle Türküyle “orada dur bakayım” dedi ve Hükümetin sarsılmasını engelledi. Eğer bu operasyon 30 Mart seçimlerinden hemen sonra 5 Nisan’da olsaydı halk buna ayrı bir destek verecekti kanaatimce. Fakat birilerini sayesinde 700 bin liralık kol saatinin hesabı birilerine sorulmadı maalesef.
Arkadaş ben de bu konuda Halkın re’yini desteliyorum. Çünkü ne gördüysek bu Hükümetin döneminde gördük. Devletin birçok kurumu daha aktif hale getirildi.Daha iyi çalışıyor.
Aile ve sosyal politikalar bakanlığı,
Sağlık bakanlığı,
Diyanet,
Kamuda örtünün serbest olması,
TSK’in kışlaya çekilmesi,
Meclisin özgür hareket etmesi,
Toplu konut hamleleri,
En önemlisi de çözüm sürecini başlatması ve her türlü sıkıntılara rağmen sürdürmeye niyetli olması..vs.
Bunun semeresi olarak birçok düzenleme bu hükümetin döneminde oldu. Bu insanlarımız daha özgür ve yaşam açısında tercih imkanına sahiptirler.
İlginçtir bu paralel kesim hala 17 Aralık operasyonlarının peşine düşmüş oradan bir şeyler nemalanmaya çalışıyor. Ne kadar ayıp değil mi?
İnsan bu kadar basiretsiz olabilir mi? Halk hükümeti paralel harekete karşı ehveni şer olarak görüyor. Çünkü paralel hareketin işareti dışarıdan, Hükümetinse ipi haklın elinde işte fark burada, anlatabildim mi?
Selam ve saygılarımla.
Yazarlar
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları



































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
16.03.2020
26.08.2019
20.08.2019
17.06.2018
17.04.2018
11.03.2018
25.10.2017
16.10.2017