Eyüphan KAYA

Öğretmenlik ve Öğretmen
16.01.2015
1391

 Devlet kurumlarının başarısı topluma; başarı, huzur ve mutluluk olarak yansıyor. Adil yargı toplumsal sorunların çözüme kavuşmasında etkili, emniyetin kalitesi vatandaşlara güven verirken,  diğer memurların vatandaşa verdiği hizmet de vatandaşın hayatını kolaylaştırmanın yanı sıra aynı zamanda vatandaşın devlete olan güvenini de teyit ediyor. Ancak bir kesim devlet adamları var ki,  hem milletin hem devletin geleceği direk onların niteliğine ve emeklerine bağlıdır denilse yeridir, onlar da öğretmenlerdir.

Fazla söze gerek yok, bu milleti seven herkim varsa elindeki fırsatı öğretmenlik mesleğine ve öğretmene vermeli diyorum. Bir yanda nitelikli öğretmen yetiştirelim, diğer yandan mali ve özlük haklarına katkı verelim, yedi yıl sonrasındaki, başarı, huzur ve mutluluğu hayal edemezsiniz. Eğitim öyle değerli bir yatırımdır ki bazen eğitimde 1+1=101 edebiliyor. Bir insanı hayata kazandırırsanız işte böyle bir rantabıl bir iş yapmış olusunuz.

Bir anekdot paylaşmak istiyorum: Bir gün bir öğrencim sevinçle elimi öptü ve dedi ki, “hocam hayatımı kurtardınız, sağlık yüksek okulu yeni açılmıştı mezunları sağlık memuru oldukları için lise mezunu düzeyinde bir meslek olması hasebiyle tercih edilemiyordu, Beni bir kenara çekip önemini anlattınız ve tercih yaptım hayatımdan memnunum Allah senden razı olsun.” İşte eğitim böyle bir fark oluşturabiliyor.

Yakın zamanda adalet bakanlığı bir fırsatı değerlendirerek Hakim ve Savcıların maaşlarına kayda değer bir zam yaptı. Buna sevinmemek elde değil elbette ki yargı mensuplarının cüzdanlarından şikayet etmemeliler, bir insanın sağlıklı düşünmesi için zaten en az 5-6 bin TL aylık geliri olmak durumundadır.

Ayrıca bir öğretmen de ayda en az 500-1000 TL iktisat yapabilmelidir diye düşünüyorum, acaba bu ücretlerle öğretmenlerin bu imkanı var mı? Bir memur düşünün 25-30 yıl çalışacak sıfır elde bir şey yok, olacak iş midir? Dolayısıyla asker olsun, polis olsun, yargı mensubu olsun kimin maaşına artış uygun görülürse helali hoş olsun.

Ancak öğretmenlerin maaşını arttırmak yetmiyor, önce öğretmenlik statüsünü değiştirmek lazım. Sınıfa gir/çık usulü sınıfı kendilerine teslim etmeye cesaret edemediğimiz öğretmen kadrosunu işgal eden kimseler vardır. Dolayısıyla öğretmenlik mesleğini önce sözleşmeli hale getirmek lazımdır diye düşünüyorum. Daha sonra mali ve sosyal haklarını düzeltmeye sıra geliyor.

Bir sefer öğretmen maaşı 3000 TL’den aşağı olamamalı ama var olan görevlerini de dünya ölçülerinde yerine getirmelidir. Ayrıca ek göstergesi 3600’a çıkarmak lazım ki hem meslek değer kazansın hem de emekli öğretmen ele-güne muhtaç olmasınlar. Bunun dışında tatil ikramiyesi olarak 1000 TL yıl sonunda kendilerine verilmelidir.

Ayrıca hem veli hem öğrenci hem öğretmenin çalışma tarzına katkı vermeli, başarılı bir öğrencinin yetişmesine katkı vermelidirler.

Velilerden istirhamım!

Öğretmenlerle işbirliği içinde olun, doğru ve yanlışlarda paralel hareket edin ki öğrenci ikilemde kalmasın. Öğrencinin üstü başı düzgün, kitaplı defterli ve öğrenciye yakışır bir kıyafetle okula gitmesini sağlayın.

Öğrenciden istirhamım

Öğretmenlerinize sıkıntı oluşturmayın, o masum kimselerin varsa tek kabahati sana bir şeyler öğretmektir. Birileri sana bir şey öğretirken sen hangi hakla onu rahatsız ediyor ve engel oluşturuyorsun, öğretmenin tek derdi, sana istediği bilgi ve niteliği kazandırmaktır.

Sevgili öğrenci!

Bilmeni isterim ki öğrencilik önemli bir iştir, ya hakkını verir hayatınızı kolaylaştırır, nitelikli ve verimli bir vatandaş olursunuz ya da okula git gel yaparak okulda yıllarını harcar en verimli ömrünü heder eder, tüketirsiniz. Defolu bir vatandaş olarak hayatın geri kalan kısmı da zorlaşır.Tercih senin.

Bunu unutmayın e mi?

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar