Fehmi KORU
Kişiye göre sistemin sıkıntıları konusunda bir uyarım olacak
28.04.2018
1026
AK Partili dostlara kimsenin artık sormaya cesaret edemediği bir sorum var: Olmaz ya, hani seçim sandığı iki ay sonra rakip partilerden birini cumhurbaşkanı çıkarırsa, Tayyip Erdoğaniçin düşünülmüş olağanüstü geniş yetkilerin onun tarafından kullanılacak olmasını ister misiniz?
İşine geldiğinde Meclis’i fesh edebilen, yasa çıkarma zahmetine katlanması gerekmeyen ve kararnamelerle ülkeyi yönetebilen, Meclis dahil devlet kurumlarının denetimine tabi olmayan bir cumhurbaşkanı ve onun seçtiği hükümetle yönetilen bir Türkiye…
Cumhurbaşkanı olarak Tayyip Erdoğan’a yakıştırabildiğiniz yetkilerin ondan çok farklı eğilimden biri tarafından kullanılması sizleri rahatsız etmez mi?
Trump’ı düşünelim
Bir yıl önce yapılan referandumda halkın yarısının tasvip etmediği ortaya çıkan ‘başkanlık Donald Trump
sistemi’ devleti yönetecek kişiye olağanüstü yetkiler veriyor.
İyi niyetli olmayan biri tarafından kötü amaçlarla da kullanılabilecek yetkiler…
ABD’de denge ve denetleme mekanizmaları fazlasıyla yerinde, kuvvetler ayrılığı ilkesine en aşırı biçimde riayet edilen bir ‘başkanlık sistemi’ var ve işte görüyoruz, o sistemin sağladığı elindeki sınırlı yetkilerle bile Donald Trump dünyayı arzu edilmeyen yönlere doğru götürebileceği izlenimi veriyor.
Hep unutuluyor, ama akılda kalmasında yarar olan olayı hatırlatayım: 7 Haziran 2015 tarihinde yapılan genel seçimde AK Parti’nin oyu tek başına iktidar olamayacağı bir orana gerilemişti; demokrasilerde sandığın azizliğiyle her zaman karşılaşılabiliyor.
Güçlü iktidarları güçsüz de bırakabiliyor sandık.
Bu sebeple de, sistemlerin kişiye özel düşünülmemesi, yetkilerin en kötü niyetli birinin kullanabileceği de hesaba katılarak belirlenmesi gerekir.
Cumhuriyet’i kuran kadro, işte bu hesapla, kolayca cumhurbaşkanına her türlü yetkinin bağışlanmasının her bakımdan mümkün olduğu bir dönemde, bu yolda baskıya maruz kalsa da, ‘kuvvetler birliği’ yerine ‘kuvvetler ayrılığı’ ilkesini merkeze alan parlamenter sistemi tercih etmişti.
İki ay sonra yapılacak seçimle birlikte vazgeçilecek sistemi…
Sandığın cumhurbaşkanı olarak belirleyeceği kişi daha önce hiçbir cumhurbaşkanının sahip olmadığı yetkilerle donatılacak.
Cumhurbaşkanı ile Meclis, ters tarafta…
Gelin şöyle bir senaryo üzerinde kafa yoralım:
Madem hazır 7 Haziran azizliğini hatırladık, aklımızda o olduğu halde, 24 Haziran’da gidilecek sandıktan birbirinden farklı iki sonucun çıkması ihtimalini düşünelim.
AK Parti adayı cumhurbaşkanı seçilsin, buna karşılık Meclis’te muhalefet partileri milletvekilleri çoğunluğu teşkil etsin.. veya bunun tersi olarak, muhalefetin aday gösterdiklerinden birinin cumhurbaşkanı seçildiği, buna karşılık çoğunluğu AK Partili milletvekillerinden oluşmuş olsun Meclis…
Olmaz demeyin, siyaset sürprizlere her zaman açıktır.
Bunu da en iyi AK Parti yönetimi bilir. Bildiği içindir ki, en ufak hedef şaşmasına bile izin vermeden her şeyi kontrolü altında tutma yolunu benimsiyor AK Parti yönetimi…
Ancak işte 7 Haziran 2015’te yaşandığı gibi, sandık yine de hesapları şaşırtabiliyor.
O zaman bulunmuş seçimi yenileme çaresi, ileride tablo yeniden kendini tekrar ettiğinde, aynen uygulanabilecek midir?
Ya uygulanamazsa?
Veya, aynı yönteme başvuruldu ve kısa süre sonra yeniden sandığa gidilmesi sağlandı diyelim; sandık 1 Kasım 2015’te olduğu gibi yeniden iktidar partisinin yüzüne gülmek zorunda mı? Ya şartlar değiştiği için, seçmen, inandında ısrarcı olur ve iktidarı cezalandırmakta kararını sürdürürse ne olacak?
Cumhurbaşkanı her seferinde Meclis’i fesh etme yetkisini kullanır ve sonrasında yapılan seçimlerde hep aynı -iktidar aleyhine- sonuç alınırsa?
AK Partili dostlara sorum bu.
Neden şimdi böyle bir soruyu gündeme getirdiğimi merak eden çıkarsa, bu soru üzerinde de ayrıca düşünebilir.
Düşünmeli.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025