Fehmi KORU
Bugün seçim günü ve Yüksek Seçim Kurulu‘nun yasalara dayanarak önceden ilan ettiği seçim yasakları yürürlükte. Partiler kampanya çalışmaları yapamadıkları gibi, seçmenin kararını etkileyecek herhangi bir yazılı-sözlü çalışmaya da izin yok bugün…
“Ne yazabilirim?” diye kara kara düşünürken, hayatını mesleği uğruna yitirmiş Rus gazeteci Anna Politkovskaya‘nın “Gazetecilik Uğruna Ölmeye Değer Mi?” başlığıyla ölümü sonrasında yayınlanmış kitabına el attım.
“El attım” dememe bakmayın, o da pek çok başka kitaplar gibi ‘dijital kütüphanem’de yer alıyor.
Çeçenistan’da Rusya tarafından yürütülen kanlı savaşı yerinde izleyip haber, yorum ve kitap konusu yapmakla temayüz etmişti Anna Politkovskaya. 2006 yılı Ekim ayında, oturduğu apartmanın asansöründe suikasta kurban gitti. Ölümü bütün dünyayı ve özellikle meslek camiasını ayağa kaldırdı. Vladimir Putin yönetimi olayı bir süre görmezden geldi; beş kişi ancak 2014 yılında cinayetten dolayı hapis cezalarına çarptırıldı.
Failleri bulundu, ancak onlara “Öldür” emrini kimin verdiği öğrenilemedi.
Anna‘nın ölümünden hemen önce kaleme aldığı “Gazetecilik uğruna ölmeye değer mi?”yazısının metnini ölümü sonrasında bilgisayarında bulmuşlar.
Mesleğine aşık biri olarak gazeteci sıfatı taşıdığı halde ilkesiz davranan tiplerle arasına mesafe koyma amacıyla yazmış bu yazıyı. O tipleri sirklerde iki gösteri arasında sahne alıp seyircileri eğlendirmeye çalışan soytarılara benzetiyor.
‘Koverny’ denilirmiş Rusça’da sirk soytarısına.
“Günümüz Rus gazetecilerinin neredeyse bütünü, medyada hala yerlerini korumuş olanlar, bu tip soytarılardır” diyor ve ekliyor: “Eğer ciddi bir şeyler yazmaları gerekirse, sözü mutlaka ülkedeki iktidar piramidinin ne kadar etkili ve mükemmel olduğuna getirmeyi görev bilir bu soytarılar…”
Rusya’da belirli yerlere gelmiş bürokratlar bizzat Putin veya onun görevlendirdiği birileri tarafından atanırmış. Bir üstünden bağımsız düşünen biri çıkarsa derhal görevden alınırmış. “Böyle kişilere Rusya’da ‘yandaş’ deniyor; ‘yandaş’ olmayan herkese de düşman gözüyle bakılıyor” diyor Anna Politkovskaya.
Kitap İngilizce, ‘yandaş’ sözcüğü ‘on side’ olarak ifade ediliyor.
Okumaya devam ediyorum:
“Medyada çalışanların kahir ekseriyeti bu ikili tanımı desteklemekte. Yazılarında ‘yandaş’ kesimin ne kadar iyi, düşmanların ise iğrenç yapıda olduklarını anlatmaktalar. ‘Düşman’ sıfatıyla anılanlar, hep liberal eğilimli politikacılar, insan hakları alanında çalışanlar ve ‘düşman’ demokratlar; bunların genellikle Batı’ya satıldıkları özellikle belirtilir. En büyük ‘yandaş’ demokrat tabii Putin’dir, gazeteler ile televizyonlar ‘düşman’ bellenenlerin Batı’dan aldıkları bağışları ‘ifşa eden’ ayrıntılı haberlere geniş yer verirler.”
“Tarafsız, yansız tavır artık geçmişte kaldı” da diyor Anna.
Camianın bu şekilde gazetecilikten propaganda memurluğuna geçişten fazla rahatsızlık duymadıklarını da söylüyor. Ne yazacakları, hangi konulardan uzak duracakları, düşmanlarla ilgili bilgiler Putin‘in görevlendirdiği kişiler tarafından kendilerine sunuluyormuş…
Ayak uyduran gazeteciler ödüllendiriliyor, bazıları Duma’da milletvekili bile yapılıyorlarmış… Anna Politkovskaya şunu kayda geçiriyor:
“Seçilmiyor, atanıyorlar; çünkü bizde artık bilinen anlamda -kampanyalı, bildirge açıklanan, TV tartışmalı- seçimler yapılmıyor; kimin milletvekili olacağına Kremlin’de karar verilip o kişi Birleşik Rusya Partisi’ne davet ediliyor…”
Kendisine şu soruyu soruyor: “Peki bu duruma razı olmayan gazetecilerin durumu ne?”Cevabı da kendisi veriyor: “Parya haline geliyorlar…”
Çeçenistan konusunda bizzat yaşadığı bir olaydan örnek de veriyor Anna Politkovskaya…
Sonuç?
“Halkımızın büyük bölümünün fukaralık çektiği, Moskova dışında yaşayanların hayat standartlarının ilan edilenden çok aşağıda olduğu gerçeklerine devlet gözlerini kapatıyor. Putin’in iktidar piramidi içinde yer alanların yolsuzlukları daha önceki zirveleri çoktan aştı. Genç nesiller fakirlik yüzünden hem kötü eğitim alıyor, hem de militanlaşıyorlar.”
Kendisi gibi gazeteciler nelerle karşılaşıyor?
Okuyalım:
“Seçtiğim yolun getirdiği ‘neşeli yönler’ üzerinde hiç durmayayım: Zehirlenmek.. gözaltına alınıp tutuklanmak.. mektupla veya internet üzerinden tehdit edilmek.. telefonla ölüm tehdidi almak… Hiç aldırmadan günümü bildiğim gibi sürdürüyor, dertlerini dökecekleri başka yerleri bulunmayan kişileri gazetedeki odamda kabul ediyor ve yazmam gerekenleri Novaya Gazeta için kaleme alıyorum. Suçum ne? Tanık olduklarımı, sadece gerçekleri yazıp duruyorum.”
Öldürülmeden önce yazdığı yazının son cümleleri bunlar Anna Politkovskaya‘nın…
İyi ki Rusya’da yaşamıyor, orada gazetecilik yapmıyorum.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025