Fehmi KORU
ABD’de 200 bini aştı koronadan ölen sayısı.. 100 milyon nüfuslu Vietnam’da ise ölen sadece 35 kişi… Neden?
Yakınlarım ve dostlarım beni benden fazla düşünüyor, seviniyorum. Korona salgınını ilk günden ciddiye aldım. O gün bugündür karı-koca mümkün olduğunca evden çıkmıyoruz. Başka insanlarla temaslarımızı maskeye ve sosyal mesafeye riayet ederek sürdürüyoruz. Topluca bulunulan yerlerden uzak durmaya çalışıyoruz. Evde dede-baba mesleğini sürdüren amcaoğlunun gönderdiği kolonya en çok kullanılan madde.
Koronayı ciddiye almayan, tavsiyelere uymayan ve türlü çeşitli rivayetlere kulak vererek tedbirleri küçümseyenlere acıyorum.
“Her şey yalan, hepimize bir çip takıp üzerimize tahakküm kurmak için uydurdular bunu, salgına tutulan tanıdığınız var mı?” türü gevezelikler edenlere “Var, çok yakınlarımızdan halen tedavi görenler var hem de” cevabını veriyorum.
Uzak tanıdıklardan salgın yüzünden hayatını kaybedenler de bulunuyor.
Bu girişi salgın konusuna yaklaşımımı izah etmek için yaptım.
Dünyada korona tablosu
Sabah gazetelerde dünyadaki durumu özetleyen şu haberle karşılaştım.
Okuyalım:
“Dünyada Koronavirüse yakalananların sayısı 40 milyon 1 bin 648’e ulaştı. Vakaların en fazla görüldüğü ABD’de, 8 milyon 343 bin 140 kişi Kovid-19’a yakalandı. ABD’nin ardından en fazla vaka görülen ilk 10 ülke sırasıyla Hindistan (7 milyon 494 bin 551), Brezilya (5 milyon 224 bin 362), Rusya (1 milyon 399 bin 334), İspanya (982 bin 723), Arjantin (979 bin 119), Kolombiya (952 bin 371), Fransa (867 bin 197) Peru (865 bin 549), Meksika (847 bin 108), İngiltere (705 bin 428) ve Güney Afrika (702 bin 131) oldu.”
Vaka sayısı böyle de ölümler az mı? Pek çok ülkede insanlar sapır sapır hayatlarını kaybediyorlar. Dünya genelinde koronadan ölenlerin sayısı an itibariyle 1 milyon 118 bin 299.
ABD’de devletin salgın hastalıklarla ilgili biriminin başındaki Dr. Anthony Fauci “Tedbirlere uyulmazsa ölü sayısı 100 bini aşabilir” açıklamasını yaptığında hemen yanı başında duran Donald Trump’ın suratı ekşimişti, “Bu da neler söylüyor böyle” dercesine… Trump işi ciddiye almadı, uzun süre maske takmadı, ülkesinde koronadan ölüm sayısı 225 bini buldu, kendisi de sonunda hastalığı kaptı.
En sert tedbirler uygulanan bizim ülkemizde bile 10 bine yakın insan bu yüzden hayatını kaybetti.
Son tablo aşağıda:

Peru’da öyle, Vietnam’da böyle
Dün bir İngiliz gazetesinde kendisinin köken olarak oralı olduğunu söyleyen bir yazarın Peru ile ilgili değerlendirmesini okuduğumda zihnimi kurcalamaya başlayan soru çengelleri beni bayağı rahatsız etti.
Peru 32 milyon nüfuslu bir Güney Amerika ülkesi. Resmi rakamlara göre şimdiye kadar koronadan ölen sayısı rekor sayılabilecek düzeyde: 33 bin 600 kişi. Yazar Peru’ya uzanmış, bir doktor ve bir hükümet yetkilisiyle görüşmüş; kanaati, gerçek ölüm sayısının resmi rakamın hayli üzerinde olduğu. “En az 80 bin ölü” diyor.
Neden? Acaba hastalık geç mi fark edildi? Fark edildiğinde ciddiye mi alınmadı? Tedbirler aksatıldı mı?
“Hayır” diyor yazar. Henüz vaka sayısının 28 olduğu 16 Mart tarihinde Peru’da hükümet ülke sınırlarını dış dünyaya bütünüyle kapatmış. Sıkı bir sokağa çıkma yasağı uygulanmaya başlamış. Halen devam eden sokağa çıkma yasağında bir gün erkekler diğer gün de kadınlar, o da ancak zaruri ihtiyaçlar için, evden dışarıya çıkabiliyormuş. Tedbirler askeri gözetim altındaymış ve sokaklarda kimse görünmüyor, halk tedbirlere uyuyormuş…
Aynı yazıda çarpıklığı sergilemek için Vietnam’dan da söz ediliyor.
Vietnam nüfusu 100 milyona yaklaşan bir Uzak Doğu ülkesi. Yazıda verilen ölü sayısı azlığı sebebiyle garibime gittiği için salgını dünya çapında yakından izleyen kurumun rakamlarına da bakma ihtiyacı duydum. Yazarın verdiği rakam doğru: Koronadan yalnızca 35 ölüm olmuş Vietnam’da.
Afrika’nın pek çok ülkesinde de lafı edilmeyecek kadar az sayıda ölüm vakası kaydedilmiş koronadan.
Hadi Afrika sıcak, dört mevsim kışı yaşayan ülkelerde de benzer durum var. İzlanda’da ölü sayısı sadece 11…
Bunun bir sebebi olmalı değil mi?
Merak ettiğim konu şu: Acaba ülkeler, mesela Türkiye, bir yandan elden geldiğince koronayla en sert tedbirleri de ihmal etmeyerek mücadele ederken, bir yandan da vaka sayısı ve ölüm olayı minimum düzeyde kalmış ülkelerde vukuatın az oluşunun sebepleri üzerinde de duruyorlar mı?
Vietnam’da neden yok denecek kadar az koronadan ölümler, İzlanda’da neden? Komşu ülkeler Bulgaristan (986) ile Yunanistan’da (509) bile nüfusa oranla vaka ve ölüm sayısı düşük. Nüfusu 32,5 milyon olan Malezya’da koronadan ölen sayısı sadece 187.
Peru’da vukuat ve ölüm sayısı neden çok yüksek?
Neden, neden, neden?
Onlar ne yapıyorlar -veya ne yapmıyorlar- da koronadan daha az -veya daha çok- etkileniyorlar?
Ekonomiler çöküyor da merakım bu yüzden
Soru bu.
Bu soruyu entelektüel bir merak yüzünden sormuyorum. Türkiye ve Türkiye gibi konuyu olağanüstü ciddiye alan pek çok ülke, uygulanan tedbirler yüzünden, olağanüstü ekonomik sıkıntılar yaşıyor. Amerika’da, İngiltere’de, Fransa’da insanlar sokağa çıkma yasağı yüzünden isyan haline geldiler. İş yerleri bir daha açılmamak üzere kapanmak zorunda kalıyor. İnsanlar işsiz, evine ekmek götüremeyen var.
İsveç’te de ölü sayısı 6 bine yaklaştı, ama orada hayat korona-öncesi gibi devam ediyor; ‘sürü bağışıklığı’ denilen yöntem tercihiyle en baştan itibaren hiçbir sınırlayıcı tedbir uygulanmıyor İsveç’te. Hayat normal akışında.
Avrupa ülkeleri şu sıralarda ‘ikinci dalga’ ile boğuşmaya başladı. Tedbirler daha da sıkılaştırılıyor.
Sıkılaştırsınlar, biz de gevşemeyelim, ancak yine de konu üzerinde benim burada sizlerle paylaştığıma benzer değişik zihin jimnastikleri yapmanın hiçbir mahzuru yok.
Yazarlar
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.09.2025
26.09.2025
19.09.2025
18.09.2025
16.09.2025
22.08.2025
19.08.2025
17.08.2025
15.08.2025
14.08.2025