Güngör Uras
Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Savaşı’ndaki yenilgisini belirleyen Mondros Ateşkes Antlaşması’nın (30 Ekim 1918) 7’nci maddesine göre, İtilaf devletleri, güvenliklerini tehdit eden bir durumu bahane ederek istedikleri bölgeleri işgal edebileceklerdi.
/* */
Mondros Antlaşmasının hemen ardından işgaller başladı.
Boğazlar İngilizlerin kontrolüne geçti.
İstanbul, önce 13 Kasım 1918, sonra 16 Mart 1920’de olmak üzere iki kez işgal edildi.
İlk işgalde İstanbul’un önemli ve stratejik noktaları kontrol altına alındı. İdareye el konulmadı. İkinci işgal ile idareye el konuldu.
İstanbul’un işgali 13 Kasım 1918’den 6 Ekim 1923’e kadar 5 yıl sürdü.
Türk Ordusu, 9 Eylül 1922 tarihinde İzmir’e girdikten sonra Çanakkale’den başlayan tarafsız bölge üzerinden, İstanbul’a doğru ilerlemeye başladı.
Çanakkale’de bulunan Fransız birlikleri geri çekilmeye başladı. İngiliz halkı ve dominyonlar tekrar savaşa girmeyi istemeyince, 23 Eylül’de toplanan Birleşik Krallık Bakanlar Kurulu, Doğu Trakya’yı Türkiye’ye terk etme kararı verdi.
İstanbul’un işgali, 6 Ekim 1923’te sona erdi.
İşgal altında 5 yıl
Ben bu işgal hikâyelerini, işgal altında İstanbul’daki kötü yaşam şartlarını dinleyerek büyüdüm.
Babaannem, işgal altındaki İstanbul’da, Türklerin nasıl ezildiğini anlatırdı. Milli Mücadele’ye, Anadolu’daki İstiklal Savaşı’na katılan babamın peşinden Anadolu’ya geçmişti. İstanbul’da Osmanlı döneminde “Saraylı” diye adlandırılan kadınlardan biri olmasına rağmen Atatürk hayranıydı.
Annem çok küçük yaşta İngiliz işgalini yaşamıştı. Annesiyle birlikte, Anadolu’daki isyanları bastırmak için İstanbul’dan ayrılan babasının peşine takılmışlardı. Atatürk hayranı, Atatürk devrimlerinin savunucusu idi.
Rahmetli babamım İstiklal Madalyası’nı taşıma hakkına sahibim. Bu benim için en değerli bir ödüldür.
Bunlar bilinmez ise 23 Nisan değerlendirilemez.
İşgal kuvvetlerinin baskısı ile Meclis-i Mebusan 18 Mart 1920’de İstanbul’da kapanış toplantısını yaptı. Mustafa Kemal 3 gün sonra yayınladığı bildirilerle, olağanüstü yetkiler taşıyacak bir meclisin Ankara’da toplanacağını ilan etti.
Atatürk önderliğinde
Yapılan seçimlerle üyeleri belirlenen meclis, 115 milletvekilinin katılmasıyla, 23 Nisan 1920 tarihinde Ankara’da toplandı.
1923’te imzalanan Lozan Barış Antlaşması ile yeni Türk devleti, askeri, siyasi ve ekonomik özgürlüğe kavuştu.
Meclis’in açılış günü olan 23 Nisan, 1921 yılında çıkarılan bir kanunla ilk resmi bayram olarak ilan edildi. Kanunda “23 Nisan günü milli bayramdır” ifadesi yer alıyordu.
23 Nisanları 1980 yılına kadar “Milli Hâkimiyet Bayramı” olarak kutladık.
1980’de Milli Güvenlik Konseyi , “Milli Hâkimiyet Bayramı”nın adını, “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” olarak değiştirdi. Adı ne olursa olsun, bugün “Milli Hâkimiyet”i kutluyoruz. Unutmayalım Atatürk’ün önderliğinde “Milli Hâkimiyet” gerçekleşemeseydi, biz bu topraklarda bağımsız bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak yaşayamazdık.
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.02.2018
8.02.2018
7.02.2018
6.02.2018
5.02.2018
3.02.2018
2.02.2018
1.02.2018
31.07.2018
30.07.2018