Hasan CEMAL
Büyük Çerkes Sürgünü ya da Çerkes Soykırımı...
Dün 150. yıl dönümüydü.
Çarlık Rusya’sı yönetimi altında Kuzey Kafkasya’da yaşayan Çerkesler, 21 Mayıs 1864’de kendi anayurtlarından, kendi topraklarından zorla koparılmış, Anadolu’ya doğru büyük acılarla geçen bir göçe zorlanmışlardı.
Benim de ailemin bir tarafı Çerkes’tir.
Büyük sürgünün 150. yılında, yıllar önce bana “Kökler kaybolmaz oğlum!” diyen dayımı anımsadım.
Rusların kuşatması altındaki 250 Çeçen’i kurtarmak isteyen 9 eylemci 16 Ocak 1996’da Trabzon’dan Soçi’ye giden Avrasya feribotunu ele geçirdi.
Televizyon ekranından başlayan yolculuk
1996 yılının ocak ayı.
Bir akşam vakti televizyon haberlerini izliyorum. Çeçenler, bir Türk yolcu vapurunu kaçırmışlar, Rusya’ya karşı eylem yapıyorlar. Heyecanlı bir macera filmi gibi, her şey ekranda.
Eylemcilerden birine soruyor muhabir:
“Sen Çerkes misin?”
“Biz hepimiz Çerkes’iz, bütün Kuzey Kafkasya halkları... Bir Abhaz da, bir Adige de. Bir Çeçen de, bir İnguş da Çerkes’tir.”
Ben böyle bilmiyordum.
Ben Çerkesleri de Kafkasya halklarından biri olarak bellemişim bunca zaman.
Çerkes, Adige, Abhaz, Çeçen gibi...
Anne tarafım Kafkasya’dan. Anneannem Gürcü, dedem Çerkes. Ama Çerkesliğin bir üst kimlik olduğunu ilk kez öğreniyorum.
Şapsı mıyız, Ibıh mı? Yoksa hiçbiri mi?
Anneme telefon:
“Dedem Çerkes... İyi güzel de nasıl bir Çerkes? Abhaz mı, Çeçen mi, ne?..”
Seksen beş yaşındaki annem gece vakti telefonuna önce şaşırıyor.
İlginç! Abhazlık’tan pek öyle hazzetmediğini üstü kapalı belli ediyor. Ancak ne olduğumuzu tam çıkaramayınca da kestirip atıyor:
“Oğlum biz Şapsı’yız.”
Benim pek tatmin olmadığımı fark edince topu kız kardeşine atıyor. Yaşı yetmişi geçkin teyzem gecenin o saatinde sesimi duyunca meraklanıyor.
Konuyu öğrenince de şaşırıyor:
“Vallahi oğlum, evde konuşulurdu, Ibıh olduğumuz söylenirdi. Sen en iyisi dayına aç telefonu...”
Dayım doksan bir yaşında. Vakit iyice geçti. Ama benim köklerimle ilgili merakım geçmedi.
Bir telefon da dayıma.
‘Biz neyiz dayı?’
Dayım keyifli, keh keh gülüyor. Çeçen eylemcileri televizyondan takip ettiği belli.
“Seyrediyor musun Karadeniz’de olan biteni? Şu dünyanın işine bak!” diyor.
“İzliyorum dayı. Duydun mu Çeçen korsan ne dedi? Bütün Kuzey Kafkasyalılar Çerkes’tir dedi.”
“Öyledir.”
“Biz neyiz o zaman? Dedem neydi? Abhaz, Adige, Çeçen...”
“Deden Kabardey’di. Kuban Nehri kıyısından, Kraznodar’dan gelmişti.”
Dayım da annem gibi hafif soylu ayağı atıyor, “Çerkeslerin bir kısmı yaramaz” gibisinden bir lafı araya sıkıştırarak...
Anı niyetine renkli Şeyh Şamil resimleri
Dedem çocuk yaşta Kuban Nehri kıyısından kalkıp İstanbul’a gelmiş.
Önce Kuleli, sonra Harbiye derken Osmanlı ordusuna katılmış subay olarak...
Dayıma dedemi sordum, Ruslar hakkında ne düşünürdü diye.Beyaz Rusları severmiş, ötekiler için mujik (Rusça köylü demek) dermiş.
Dedem saklaması için dayıma Şeyh Şamil’i Ruslara karşı savaşırken gösteren iki tane renkli resim vermiş...
Konu anlaşılan dayımı keyiflendirdi. Ben gecenin bu saatinde rahatsız etmekten çekinmiştim. O ise anlatmaya devam ediyor.
İş Bankası’nda çalışırken fi tarihinde bir şube açmak içinAdapazarı’na gitmiş. İçeri boylu boslu bir adam girmiş. Çerkes olduğunu anlamış dayım.
“Belinde, işlenmiş gümüş tokasıyla güzel bir Çerkes kayışı vardı” diye ayrıntı bile veriyor.
Birbirlerine nasıl sarılmışlar, adam dayımı köyüne nasıl davet etmiş, “Ülserim var, bozanızdan içemem” demiş...
‘Oğlum, Türk olmak lazım’
Konuyu değiştiriyorum:
“Rusların Çeçenlere yaptıklarına ne diyorsun dayı?”
Televizyondan her şeyi izlediğini, üzüldüğünü söylüyor.
Soruyorum:
“Dayı, oralara gitmeyi hiç düşünmedin mi?”
Bir an susuyor.
Ve yanıtı beklediğim gibi geliyor:
“Oğlum, Türk olmak lazım. Türklüğü savunmak lazım. Bundan sonra Kafkasya’da yaşanır mı hiç? Avrupalılaşmak lazım.”
‘Kan çıkar, ya çocuğundan ya torunundan’
Benim sorular siyasete kaydıkça, dikkat ediyorum dayım, daha özenli bir dil kullanıyor, suskunlaşıyor.
Çerkeslik davası gibi sorularımı geçiştiriyor.
Bir ara “Kandır belli olmaz Hasan, çocuğundan çıkmaz, bir bakarsın torunundan çıkar” dedikten sonra ekliyor:
“Kökler kaybolmaz oğlum!”
Doksan bir yaşındaki dayımın bu sözü, bana 1992 yılı başında,İstanbul Kafkas Kültür Derneği’nde vermiş olduğum bir konferansı anımsattı.
Bir erkek çocuk şöyle bir soru sormuştu:
“Bir çocuğunuz doğsa, kulağına önce Çerkes mi, yoksa Türk mü olduğunu fısıldarsınız?”
Hiç beklemediğim bu şaşırtıcı soru karşısında önce kendi köklerimi anlatmıştım.
Anne tarafım yukarıdaki gibiydi, Gürcü ve Çerkes. BüyükbabamMidilli Adası’ndan, babaannem Serez’den, bugünkü Yunan Makedonyası’ndan İstanbul’a gelmişlerdi.
Ben de Türk’tüm, kızım da.
Doğduğu zaman kulağına bir şey fısıldamamıştım. Türk olarak büyümüş, yetiştirilmiş, eğitilmiştik.
Bu açıklamamın salonda kimilerini tatmin etmediğini fark edince espri yapmıştım:
“Asimile Çerkes!” diye gülerek...
Çerkeşçe sözlük basmak yasak!
Beni etkileyen, kökler konusunu düşündürten ikinci bir olay daha yaşamıştım bu konferansımda.
Yaşlı bir Çerkes, İstanbul’da Çerkesçe-Türkçe bir sözlükyayımlamak isterken ne gibi güçlüklerle karşılaştığını anlatmıştı.
Kaç kere emniyete götürülmüş, gözaltına alınmış, bundan vazgeçmesi kendisinden istenmişti.
Ama o yılmamıştı.
Sözlüğünü Türkiye’de bastıramayınca, en sonunda Sovyetler Birliği’ne gidip bu sözlüğü Kiril alfabesiyle bastırıp sokmuştu Türkiye’ye...
Titreyen elleriyle imzaladığı bir adet Çerkesçe-Türkçe sözlük hâlâ kitaplığımda durur.
İnsanlığa karşı
Evet, kökler meselesi…
İnsanoğlunun kendi kimliğiyle, kültürüyle, diliyle olan meselesi çözülmeden gerçek barış ve huzur insanoğlunun kapısını çalamıyor.
İnsanoğlunu kendi köklerinden koparmak, kendi dilinden koparmak, kendi kültürünü yok etmek, izlerini silmeye kalkışmak ‘insanlığa karşı işlenen bir suç’tur.
Bu suç çok işlendi.
Balkanlar’da, Kafkasya’da, Anadolu’da…
150. yılında Çerkeslerin acısını paylaşıyorum.
Yazarlar
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024