Hasan CEMAL
Erdoğan'ın en büyük kâbusu nedir?
Lafı dolandırmak gereksiz.
Karşısında bir demokrasi ittifakı görmek!
Erdoğan'ın en büyük korkusu bu.
Böyle bir ittifak, 31 Mart yerel
seçimlerinde Erdoğan'ı yıkmıştı.
Böyle bir ittifak, 23 Haziran'da 800 bin oy
farkla İstanbul'da Erdoğan'ın hayallerini
yerle bir etmişti.
Erdoğan'ın korkulu rüyası olan böyle bir
demokrasi ittifakı yeniden kurulabilir mi?
Evet mümkün.
Bunun için perde arkasında
çalışmalar başlamış durumda.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun 31 Mart yerel
seçimleri öncesinde kuyumcu titizliğiyle
ördüğü demokrasi ittifakı
yeniden sahneye çıkabilir.
Bunun işaretleri geliyor.
Yerel seçimlerde CHP-İyi Parti-Saadet Partisi
aynı çizgide durmuş, HDP de bu
"demokrasi ittifakı"nın sessiz ama
bilinçli üyesi olmuştu.
Bu kez ittifaka aday iki parti daha var:
Babacan'ın DEVA'sıyla
Davutoğlu'nun Gelecek partisi.
Kılıçdaroğlu, bu iki partinin seçime
girmelerini sağlamak için, -yerel seçim öncesi
İyi Parti'ye yaptığı gibi- gerekli grup kurma
desteğini vereceklerini de açıkladı.
Fikret Bila'nın son yazısındaki
şu satırlar dikkat çekici:
Kılıçdaroğlu, Cumhur İttifakı’nın HDP
üzerinden yaptığı hamlelere karşı
İyi Parti’yi ve Saadet Partisi’ni ittifak
içinde tutarken, hem HDP seçmenini
kırmamaya, hem de Gelecek Partisi ve
DEVA Partisi’ni Millet İttifakı’na
katmaya çalışıyor. Kılıçdaroğlu bu zor
birlikteliği başarırsa seçimlerde iktidarı
değiştirebilir.
Erdoğan'ın yolunu kesmeye çalıştığı
gelişmeler böyle.
Seçim öncesi kendisine karşı kurulması
yakın ihtimal olan "demokrasi ittifakı"nı
bugünden torpillemek istiyor.
İlk hedefi, İyi Parti'yi CHP'den koparmak.
Hedefi vurmak için de öncelikle HDP'yi, PKK'yı kullanıyor.
Babacan'a, Davutoğlu'na taş koymak için de
aynı yola başvuruyor.
Sonuç alabilir mi?
Kolay değil.
Çünkü karşısında bilinçli oyuncular var.
Erdoğan kolay olmadığını gördüğü için de
hırçınlaşıyor, inandırıcılıktan uzak
suni gündemler yaratmaya çalışıyor.
Ama yazın bir kenara:
Kılıçdaroğlu oyunu yine iyi oynuyor.
CHP liderinin, Gazeteduvar'da Özlem Akarsu Çelik'e söylediği şu sözlerinin altını çiziyorum:
Farklı toplumsal kesimler,
demokrasi ve adalet adına aynı
masada buluşabileceklerini
31 Mart seçimleriyle göstermiştir.
Bu demokrasi ittifakı ne midir?
"Ülkemiz demokrasiyle taçlansın,
ülkemiz yeniden demokratik
parlamenter sistemin evrensel
kurallarıyla da birlikte yönetilsin, eski
dönem parlamenter demokrasinin tüm
arızalarından da temizlenmiş olarak
yepyeni bir parlamenter demokrasi
kurulsun” diyenlerin birlikteliğidir.
Erdoğan'ın kâbusunu Kılıçdaroğlu'nun
bu sözleri özetliyor.
Tekrar ediyorum:
Erdoğan'ın korkulu rüyası, seçim öncesinde
bir "demokrasi ittifakı"nın kurulmasıdır.
Ve bir kez daha vurguluyorum:
Farklılıklar birlik olmamıza engel
değil!
Eğer demokrasi diyorsak...
Eğer hukuk devleti diyorsak...
Eğer millet egemenliği diyorsak...
Eğer demokratik parlamenter sistem diyorsak...
O zaman gün, ayrılıklarımızı
bir yana bırakma günüdür.
Demokrasi çatısı altında toplanma günüdür.
Tüm farklılıklarımızla barış içinde
yaşayacak demokratik bir devlet ve toplum
düzeni kurmanın başka yolu yok.
İşte Erdoğan'ın kâbusu da, Türkiye'nin
böyle bir yolda yürümeye başlaması ihtimalidir.
Yazarlar
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024