Hilâl KAPLAN
1925 yılı. Aylardan Ağustos. “Başöğretmen”, Batı adeti olan şapkayı benimsetmek için yollarda. Kastamonu’da, halkın karşısına ilk defa şapkayla çıkıyor. Ertesi gün İnebolu’da, “Bu serpuşun adına şapka derler” diye başlayan meşhur şapka nutkunu irad ediyor ve Ankara’ya döndüğünde, artık çevresindeki herkes şapka takıyor.
Eylül ayında önce devlet memurlarına zorunluluk getiren yasa çıkarılıyor ve aynı gün din adamları dışında cübbe ve sarık giyilmesi yasaklanıyor. Ardından halka şapka giyme zorunluluğu getiren kanun yasalaşıyor ve ‘devrim kanunları’ arasındaki yerini alıyor.
Yasa halk tarafından öfkeyle karşılanır, protesto gösterileri olur. Kayseri’de 300 kişi tutuklanır, beş kişi idam edilir.
Rize’de 143 kişi tutuklanır, il denizden bombalanır, sekiz kişi idam edilir.
Sivas’ın tüm muhtarları tutuklanır, ulemâdan iki âlim zat idam edilir.
Bu illerin önde gelenlerinden biri de Erzurum’dur. Bir ay sıkıyönetim ilan edilir. On üç kişi idam edilir. Ancak bu on üç kişiden birisi diğerlerinden çok farklıdır. O, geçimini bohçacılıkla kazanan yaşlı ve dul bir hanım olan “Şalcı Bacı”dır. Jandarmalar kollarına girmiş çarşafını yerde sürükleyerek idam sehpasına götürürlerken, ““Kadın şapka giye ki asıla...” dediği rivayet edilir. Erzurumlular, açıktan ağlamaları bile suç sayılacağından kıyıda köşede gözyaşlarını içlerine akıtırlar.
İbreti alem olsun diye naaşı iki gün darağacında bekletilen ve sonra bir çukura gömülen Şalcı Bacı, başörtüsü davasını kendisinden itibaren başlatabileceğimiz Cumhuriyet tarihindeki ilk kadın şehiddir.
O günden bugüne, ne Hatice Babacan’ın, ne Şule Yüksel Şenler’in ne Merve Kavakçı’nın ne de Medine Bircan’ın ve elbette okuma-çalışma-seçilme-taciz edilmeden yaşama hakkı gasp edilen adsız milyonlarca başörtülü kadının başına gelenlerden sorumlu olanlar, bırakın cezalandırılmayı, yargı önüne bile çıkarılmadılar.
Geçtiğimiz günlerde, bu anlamda bir ilk gerçekleşti. Ege Üniversitesi’nde kendi derslerine başörtülü öğrencileri almaması yetmediği gibi, boş vakitlerini de fakülte kapısı önüne dikilip başörtülü öğrencilerin fakülteye girmesini engelleyip, onları fotoğraflayıp şikâyet etmekle geçiren Prof. Renan Pekünlü cezası onandıktan sonra cezaevine girdi.
“Müslümana yapılacak en büyük iyilik, onu dininden kurtarmaktır. İslâm, terakkiye manidir” tezini savunan ünlü İslâm düşmanı Renan’dan bir asır sonra, onun fikriyatını olduğu gibi temsil ettiği anlaşılan bu zat, kararttığı onlarca genç kızın hayatını âdeta göğsünde bir nişan gibi taşımaya ve bununla övünmeye devam ediyordu. En ufak bir pişmanlık emaresi yoktu, ne onda ne de onu tezahüratlarla hapse uğurlayan diğer ‘içimizdeki Renan’larda… Bilakis, utanmadan, “Daha yapacak çok işimiz var. Daha sona gelmedik” diye, fırsat verilse daha fazla kişinin hayatını mahvetmeye niyetli olduğunu ilan ederek cezaevine girdi. ‘Merkez medya’ da, bu adamı sadece ‘profesör’ sıfatıyla andı, acıklı haberler yaptı. İtiraf edeyim, yaşlı bir adamın hapse gidişini görmekten dolayı üzüldüm. Ancak bu zihniyeti durduracak başka caydırıcı bir yol görememenin de çaresizliği içindeyim.
Tek tesellim, artık kadınlarımızın kıyıda köşede gizlice ağlamaktan fazlasını yapacağı bir ülke haline geldiğimizi bilmek. Ruhun şâd olsun, Şalcı Bacı…
Yazarlar
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019