İsmet Berkan
Meşhur ve sizin de bildiğiniz hikayeyi anlatmadan edemeyeceğim:
Freud purosundan bir nefes çekmiş, karşısındaki ona ‘Sakın puroya düşkünlüğünüz oral fiksasyon olmasın’ demiş.
Freud’un cevabı tarihe geçti: Bazen bir puro sadece bir purodur.
Evet, bazen bir puro sadece purodur ama birileri o puro hakkında aşırı analizler yapmadan duramaz.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın New York-Washington turu sonrası ansızın puronun aslında puro değil başka bir şey olduğuna dair yorumlar patladı.
Bu yorumlara Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Kaan uçağının motorlarıyla ilgili aslında hiç de sır olmayan, hatta birkaç kez dış politika yazarlarının yazılarının içinde sözü edilmiş sıkıntıları açıkça söylemesi neden olmuş gibi duruyor.
Hemen birileri ‘Hakan Fidan neden durduk yerde bu açıklamayı yaptı’ diye sordu kendi kendine ve yine kendi kendine cevap verdi: ‘Ak Parti’de Erdoğan sonrası için mücadele var, Hakan Fidan bu mücadelede bir aktör ve bu açıklamayla bir rakibini zor durumda bıraktı.’
Peki kimmiş o rakip? Yazılanlara bakacak olursanız o rakip Erdoğan’ın damadı, yerli milli savunma sanayiinin büyük yıldızı Selçuk Bayraktar’mış.
Yazılanlara bakacak olursanız Erdoğan sonrası için Hakan Fidan, Bilal Erdoğan ve Selçuk Bayraktar arasında bir çekişme varmış. Ak Parti bu üç isim arasında neredeyse üçe bölünmüşmüş.
İnsan neresinden başlayacağını bilemiyor.
Birincisi şu: Selçuk Bayraktar ile Kaan’ın ne ilgisi var? Kaan’ı devlet şirketi TUSAŞ üretmeye çalışıyor. Selçuk Bayraktar’la ilgisi dolaylı.
İkincisi, eğer Hakan Fidan-Selçuk Bayraktar-Bilal Erdoğan üçlüsü arasında bir çekişme varsa, bu çekişme ancak ve ancak Erdoğan’ın kulağına kim daha fazla şey söyleyip daha fazla etkili olacak sorusu etrafında olabilir.
Takdir edersiniz ki, eğer böyle bir yarış varsa (bence var) burada Bilal Erdoğan ve Selçuk Bayraktar, Hakan Fidan’a göre çok daha avantajlı konumda. Çünkü bu isimlerden biri Erdoğan’ın oğlu, diğeri ise damadı.
Ama tabii Bilal Erdoğan’ın sahip olduğu avantaj, Selçuk Bayraktar’da yok. Çünkü Selçuk Bayraktar, bacanağı Berat Albayrak’ın başına gelenlerden ders almış olmalı, kayınpederiyle yakınlığını çok abartmadan kullanmak zorunda. Bilal Erdoğan’ın ise bir sınırı yok.
Peki ya Hakan Fidan? Erdoğan’ın kulağına ne kadar yakın? Elbette uzak değil ama onun yakınlığıyla Bilal Erdoğan veya Selçuk Bayraktar’ın yakınlığını kıyaslamak doğru olmaz.
Üçüncü konu daha temel bir konu. ‘Erdoğan sonrası’ ne demek? Kim inanıyor Ak Parti’de görünür gelecekte bir ‘Erdoğan sonrası’ meselesi olacağına? Kimse. Eğer inanan varsa ona sadece gülebilirim.
Erdoğan emekli olmayı, Cumhurbaşkanlığını bırakmayı hiç düşünmüyor. Evet son iki seçimde ‘Bu benim son seçimim’ dedi ama hepimiz biliyoruz önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçiminde yeniden aday olmak için her şeyi yapacak.
Ben Erdoğan’ın yeniden aday olması için gereken sayıda milletvekili desteğini Meclis’te ne yapıp edip bulacağını ve seçimde aday olarak yarışacağını düşünüyorum.
Bugün ‘Erdoğan sonrası’ inancı yayanların unuttuğu bir şey var bir de: Erdoğan geçmişte Cumhurbaşkanlığını bıraksa bile partisini bırakmayacağını, genel başkan olarak devam edeceğini açık açık söylemişti.
Dolayısıyla Erdoğan’ın planları içinde ‘Erdoğan sonrası’ diye bir şey yok.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ömrü olduğu sürece ya Cumhurbaşkanı ya da partisinin genel başkanı olarak olduğu yerde duracak.
Emekli olayım, hayır işleriyle uğraşayım, müzemin üst katında bana yapılan ofiste misafirlerimi kabul edeyim gibi bir düşünce içinde değil.
Yazarlar
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAk Parti içinde üç grup var ve Erdoğan sonrası için mücadele halinde mi? Güldürmeyin beni… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEller Bağlı Duruşun Anlamı: Hegemonya, İktidar, Demokratik Modernite ve Barış Mücadelesi... 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEHapishaneler artık iktidar teknolojisi üretmiyor 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTAvni Akyol’a Ayıp Ettiniz… 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasOrtada aslında bir ‘plan’ yok 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTrump kuzulara şah olunca… 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsıl sorunumuz TL değil dolar enflasyonu 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.10.2025
30.09.2025
24.09.2025
20.09.2025
17.09.2025
10.09.2025
9.09.2025
6.09.2025
3.09.2025
1.09.2025