Mahmut ÖVÜR
AK Parti ve CHP arasında süren koalisyon görüşmelerini yürüten heyetlerin açıklamaları CHP olasılığını biraz öne çıkarsa da durum netleşmiş değil. Netleşmiş değil çünkü siyasetin seyrini siyasi beklentiler değil pratikler belirliyor.
İşin doğrusu ne CHP'li siyasi aktörlerin, ne de CHP'li bir koalisyonu çok isteyen güçlerin tavırları yani pratikleri Türkiye ve Türkiye'nin son 13 yılda yaşadıkları gerçeklikle örtüşmüyor. Hâlâ akılları 7 Haziran öncesinde... Ve hâlâ 7 Haziran öncesinde üretilen "düşmanlık ve ötekileştirme" üzerinden siyaset yapılıyor.
Siyasette veya medyada AK Parti ve CHP koalisyonunu savunanların diline bakın... Hiçbirinin dilinde, o göklere çıkardıkları, güzellemeler yaptıkları uzlaşma kültürünün esamisi bile okunmuyor. Siyasi partiler, sadece koalisyon kurdukları zamanlarda "uzlaşma" kültüründen yana olmazlar.
Muhalefette de demokrasi ve barışın derinleşmesi için ya da ülke çıkarları için "uzlaşmacı" bir siyaset izlemeleri gerekir. Ama ne yazık ki, biz de öyle olmuyor, olmadı da... Son 13 yıllık tecrübeyle görüldü ki özellikle CHP ve HDP, hiçbir zaman o çok seslendirdikleri "siyasi uzlaşma"dan yana olmadı.
HDP'nin yerini aldığı BDP, 2010 referandumunda parti kapatmaları tarihe gömen yasa değişimine bile destek vermedi. Şimdi bu partilerin iki ayda "uzlaşmacı" olması mümkün mü?
Bu konuda en çok çaba harcayan ve dile özen gösteren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bile sınıfı geçemiyor. Daha iki gün önce, koalisyon görüşmeleri sürerken şöyle diyor: "Ben Davutoğlu'nun samimi olduğunu görüyorum... Bizimle koalisyon kurmak istiyor, ama tepedeki engel. Demokrasinin önündeki en büyük engel Erdoğan'dır."
Aklınca böyle diyerek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'la Başbakan Davutoğlu'nun arasını açacak... Biraz siyasetten anlayan, biraz Türkiye'yi tanıyan ve biraz da AK Parti genetiğini bilen bir siyasetçi, bu tez üzerine siyaset yapar mı? Yapmaz. Ama Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AK Parti'nin doğal lideri olduğunu bildiği halde bunu yapıyor. Sonra da kalkıp koalisyon gibi "büyük uzlaşma"dan söz ediyor. Ortada bir samimiyetsizlik olduğu çok açık. Bunun başka göstergeleri de var.
Büyük uzlaşmadan söz eden CHP, en uzlaşılması gereken yerde bile "uzlaşmacı" davranmıyor. Alın CHP'li Meclis Divan üyelerinin tavrını... MHP o kadar sert bir tutum almasına rağmen, kurumlar ve gelenekler söz konusu olduğunda üzerine düşeni yerine getiriyor. Meclis Bakanı İsmet Yılmaz ve partilerin Meclis Divan üyeleri Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ziyaretinde AK Parti ve MHP üyeleri tam kadro oradayken, CHP ve HDP'liler boykot etti.
Hani uzlaşma çok önemliydi? Bunu başaramayan CHP, HDP'nin kuyruğuna takılarak "büyük koalisyonunu" nasıl başaracak? İşin doğrusu CHP de, CHP'nin büyük koalisyonda olmasını isteyenler de derin bir paradoks içinde. Hem Erdoğan düşmanlığı yapacaklar hem de AK Parti'yle koalisyon. Bunu da kibirli bir şekilde "ülke yararı" için hatta AK Parti'ye kıyak olsun diye sunuyorlar.
Kısaca böyle bir koalisyonla hem AK Parti'yi içerden karıştıracaklarını umuyor, hem de "kötü gidişi biz durdurduk" dedirtmek istiyorlar. Olmayacağı o kadar açık ki... Çünkü AK Parti hâlâ siyaset üreten ve kendisini yenilemeyi bilen bir parti. Son ABD hamlesi de bunu gösteriyor.
Büyük koalisyonun olması için samimiyet ve siyaset pratiği önemli...
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları







































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019