Markar ESAYAN
Geçenlerde önce asparagas olduğunu düşünüp inanmadığım haberde, Trabzon Sümela Manastırı’ndaki aziz fresklerinden birisinin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e çok benzediği için inceleme başlatıldığı yazıyordu. Duyarlı bir karı koca, aziz freskinin Abdullah Gül’e çok benzemesini kuşkulu bularak Köşk’e mektup yazmıştı. Hadi onlar yazmıştı, Köşk Genel Sekreterliği de inceleme talimatı vermişti. Bu kısmı, böyleydi. Ben şu iş ne oldu bakalım derken Radikal bizden hızlı davranmış, haberini yapmış: Dünkü sayısında incelemenin tamamlandığı, 9 ile 17. yüzyıl arasında yapılan fresklere hiçbir müdahale olmadığı sonucuna varıldığı yazıyordu. Raporda durumun “Algı yanılması”ndan kaynaklandığı da belirtildi.
Bir diğer olay ise sanal dünyadan... Malum hükümetin “Ne yapmalıyız ki, üzerimizde oluşan otoriterlik algısı şöyle iyice bir pekişsin, bindiğimiz dalı yavaş kesiyoruz, bu hızla ülke 2014’e kadar karışmayabilir” temasıyla icat ettiği 29 Ekim yürüyüş yasağı ile ilgili... Facebook’ta ben de görmüş ve aynı fresk olayında olduğu gibi “Yok canım bu kadarı da olmaz” demiştim. İlkinde yanıldım ama ikincisinde haklı çıktım. Bir çevik kuvvet polisi, elinde Türk bayrağı olan dört beş yaşındaki bir oğlan çocuğunu kovalıyor. Aralarında birkaç adım var. Polisin elinde cop da var.
Meğer bir fotomontaj hilesiymiş. Habertürk de bunu Face-Paragas diye haber yaptı. İki gazeteye de tebrikler. Çocuk İspanya’da ünlü San Fermin boğa güreşi festivalinde koşuyor aslında. O çocuğu alıp polisin kovaladığı siyah bereli göstericinin yerine monte etmişler. Tabii polis bereliyi niye kovalıyor, o da ayrı mesele. Ama kimse bacak kadar çocuğu kovalayan bir polis fotoğrafının AK Parti’nin imajına yönelik amaçlanan kışkırtıcılığın başarısını inkâr edemez. İki zihniyet arasındaki uyum ne kadar mükemmel değil mi?
Devam edelim mi, biraz daha ciddi konularla...
Kaç gündür gazetelerin çoğunda açlık grevine katılanlar arasında 182, sonra 300 kişinin grevi bıraktığı haberleri yapılıyor. Bu haberler, tabii ki propagandif bir anlayışla sunuluyor. Yani kandırılmış insanlar açlık grevleri yapmaktan kendilerini güdenlerin kötü niyetini anladıkları için olsa gerek vazgeçtiği teması ile veriliyor. Sonra BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş bu kişilerin dayanışma için süreli açlık grevi yapanlar olduğunu açıklıyor. Yani basın bile bile bu haberi çarpıtıyor.
Devam edelim mi?
Aynı kişi, yani Selahattin Demirtaş, evvelki gün bölgede Hayatı Durdurma eylemleri için Diyarbakır’da grup toplar ve orada konuşurken, açlık grevcilerinin taleplerinden birinde aniden “zam” yapıveriyor. Diyor ki “Talebimiz Mehmet Öcalan’ın Abdullah Öcalan’a gitmesi değildir. Öcalan buraya gelsin”. Hani peçeteye istek parçası yazıp soliste gönderir gibi, “Pascal bizi diskoya götür” der gibi, o kadar lakayt, o kadar sorumsuz. Yani BDP’nin en etkili siyasi figürü olarak, “Yedi yüz kişi ölüme yattı, gölge etmeyin” diyor. Bu sorumsuz açıklamanın başka türlü bir izahı olabilir mi? Bu insanlar kritik eşiği geçti. Sorunun birkaç günde çözülmesi lazım. Öcalan’ın İmralı’dan çıkması, bir sürecin sonunda belki olabilecek bir şey. Bu açıklamadan sonra, BDP’nin bu insanların hayatı ile ilgili endişe beslediğine kim inanabilir?
Devam edelim mi?
Kadınlar Tenis Turnuvası’nda final maçında yaşanan rezalet... Gerçekten üzücü. Fatma Şahin, Binali Yıldırım ve Kadir Topbaş’ın bir kısım seyirci tarafından yuhalanması olayına Başbakan Erdoğan’ın verdiği tepki, yaptığı yorum ise şu: Terörist holiganlar...
Ben akıl sağlığımdan endişe etmeye başladım. Bu denli algı-akıl tutulması ve samimiyetsizlik birarada olamazmış gibi geliyor bana. Umarım sorun bendedir. Ama ya değilse?
Diyorum ki, Sağlık Bakanlığı, hepimiz dâhil minimum altı aylık bir depresyon tedavisi kampanyası başlatsa, 75 milyon vatandaşa bedava antidepresan dağıtsa; çok ciddiyim. TBMM’de tüm milletvekilleri resmî bir törenle ilk dozu alsalar ve halkı da almaya teşvik etseler. Televizyonlarda bilgilendirici kamu spotları dönse. O arada da yeni bir ülke kursak.
Benim aklıma başka çare gelmiyor.
Şu kısa yazıya sığdıramadığım o kadar inanılmaz olayla iç içe yaşıyoruz ki, Türkiye sürreal bir ülke olmuş. Anıtkabir’e kağnı yürütenler, hangi akla hizmet bunlara engel olan bir hükümet, askerleri darbe yapmadığı için azarlayan CHP il başkanları, azize bakıp cumhurbaşkanı gören duyarlı vatandaşlar, bu arada akmaya devam eden oluk oluk kan, 700 insanın canını umursamayan bir siyaset hurdalığı...
89 yıl ve bunca bedelden sonra bu tablo için ne söylenebilir? “Ben size cumhuriyet ilan edemezsin demedim, ben size barış ve refah içinde yaşayan uygar bir devlet olamazsın dedim” mi?
Benim de dengem bozuluyor. Mesela şu George Clooney’e taktım son son. Cumhurbaşkanı Sayın Gül’e çok benziyor. Altında nasıl bir kumpas, nasıl bir İngiliz oyunu var bilemem. Ama illa ki vardır. Arada ihtiyacımız olan sağduyulu sözleri sarf eden tek devlet adamımız Sayın Gül’e bir fenalık gelsin istemem. Duyarlı bir vatandaş sorumluluğuyla buradan ihbar ediyorum.
Genel Sekreterlik göreve!
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
24.04.2019
21.04.2019
18.04.2019
16.04.2019
13.04.2019
10.04.2019
3.02.2019
28.03.2019