Mümtazer TÜRKÖNE
İddianın sahibi Başbakan. “Pensilvanya benimle ilgili güzel bir film hazırlıyormuş.” deyince, -dizi düşkünlüğümüz malûm- dikkat kesildik.
Hocaefendi’den “Başbakan’a şaka yapmışlar.” açıklaması gelince işin rengi anlaşıldı. Aslında hiç fena bir fikir değil. Gerçi Başbakan, projenin yürümediğini ihsas ediyor ve gerekçe olarak da “Bana uygun, çocuğuma benzer bir artist bulamamışlar.” açıklamasını getiriyor. Nejat İşler, Erdoğan’a tıpa tıp benziyor; üstelik çok iyi bir oyuncu. Yan karakterlere her zaman oyuncu bulunur. Böyle bir filmi yapmak mümkün; hatta uzun soluklu bir dizi de olabilir.
Ancak şimdi değil.
İleride mutlaka bu dönemi konu alan filmler, diziler yapılacak. Türkiye’nin bu alandaki birikimi, senaryosundan yönetmenine kadar çok gelişti. Şartlar olgunlaştığı zaman bir yapımcı konuya el atar; izleyici de artık tozlu raflarda saklanan dosyaların perde arkasını, Türkiye’yi alt-üst eden olayların gerçek yüzünü ilgi ile takip eder. Ne zaman? Ancak şimdiki dönem kapandıktan ve yeni bir dönemin herc ü merci arasında eski dönemin hatıraları soğuduktan sonra. Yine de konu biraz farklı galiba.
Erdoğan bir propaganda filminden bahsediyor. Laf arasında “17 Aralık dediler tutmadı. 30 Mart dediler tutmadı.” dediğine göre, bu bir kara propaganda filmi. 30 Mart seçimlerinden önce, popüler dizilere seçim kampanyaları dahil oldu; aslında tek başına iktidar partisinin propagandası yapıldı. Hükümeti ve Erdoğan’ın şahsını yıpratmayı temel eksen alan bir film tutmaz; çünkü eldeki malzeme sürükleyici bir senaryoya uymaz. Yolsuzlukların, suistimallerin kalıpları çok bilindik. “Hırsızlık nasıl yapıldı?” sorusuna cevap arayan bir kurgu, senarist ne kadar deha sahibi olursa olsun çok yavan kaçar. Sistem eleştirileri ile iç içe geçen kişilik analizleri arasında sürükleyici bir kurgu oluşturmak çok zor. Siyasetçinin hırsızlığı itici bir konu. Halbuki “komplo” üzerine inşa edilen bir serüven peşinen ilgi çekici olur. Malzeme o kadar çok ki: Darbe, ajanlar, casuslar, komplolar, entrikalar, paraleller, dış güçler, İsrail, ABD. Sırf bu kelimelerin üzerine birkaç sezon süren bir kurgu çıkartılabilir. Başbakan’ın yanındaki danışmanların aklına gelmeyen yeni “kötü adamlar” icat etmek senaristlerin işi. Tapınakçılar, İlluminati veya sırf laf olsun diye Türkiye düşmanlarının oluşturduğu çok ama çok gizli bir örgüt ve onun işbirlikçileri. Ülkesini düze çıkartmak ve bir dünya gücü haline getirmek için canla başla çalışan bir Başbakan... Dünyayı dize getiriyor. Onun yıkılması, itibarının bitirilmesi lazım. Mısır’da darbenin, Suriye’de iç savaşın nedeni işte bu. Sonunda düşmanları bir araya gelip, onu yok etmek üzere bir komplo hazırlıyor. Yakın arkadaşlarına rüşvet tuzakları kuruluyor. Her eve, her ofise bir kamera ve dinleme tapeleri. Malzeme çoğalınca bunları bir araya getirip montaj kasetleri hazırlanıyor. Türkiye bıçak sırtında. Paraleller iş başında. Devamı? Bu kadarı fragman olarak yeterli.
“Alt tarafı bir film” demeyin. Pahalı bir prodüksiyon, şöhretli aktörler, güçlü bir senaryo, ABD’nin propaganda filmleri gibi arkada koskoca devlet ve onun imkânları. Yapımcıların aylarca izin için peşinden koştukları mekânlar, plato haline getirilip sınırsız bir şekilde tahsis ediliyor. Binlerce figüran ve kalabalık bir oyuncu kadrosu...
Sadece küçük bir sorun var. Biz bu diziyi her gün gazetelerden ve televizyonlardan zaten takip ediyoruz. Senaryolar yazılıyor ve manşet manşet önümüze konuluyor. Yetmediği zaman Başbakan mikrofonu eline alıyor, hikâyenin geri kalanını tamamlıyor.
Dünkü gazetelerden bir örnek. Senaryoya göre yöneltilen suçlama: “Hükümeti sona erdirip yerine Şer’i yasaların hakim olduğu teorik bir İslam diktatörlüğü kurmak.” Suçlanan kişi, hakkında doktora tezleri yazılmış, İslâmcılar “ılımlı İslâm”ın savunucusu olarak suçlamış , “hoşgörü” ve “birlikte barış içinde yaşama”nın mimarı olarak uluslararası alanda saygı kazanmış güçlü bir dinî-sosyal hareketin lideri.
Kim yazıyor bu senaryoyu? Filmi kim çekiyor?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
17.06.2025
1.06.2025
27.05.2025
23.05.2025
13.05.2025
12.05.2025
6.05.2025
5.05.2025
5.05.2025