Mustafa Karaalioğlu
Soruya cevabım var ama merak etmeyin bir cevabı epeyi aşmış bulunan bu mevzunun esasına girecek değilim. Hakan Erdem gibi bir tarihçi bile, ecdadın sınayi ve ticari hallerinden bahis açtığına açacağına neredeyse bin pişman iken o kadar malumatım da cesaretim de yok. Hoş, bilhassa tarih mevzuunda laf etmek, yazıp çizmek için malumat gerekmez oldu ama muhitimizde şükür ki edep diye bir şey var. Buralarda sadece, tarihi şifre çözmek ve kodları ayıklamak zannedenleri değil; kaynaksız, dipnotsuz ve kendi siyasi görüşleri namına tarih yazanları da sevmezler. Okurlarımız da affetmez, övünmek gibi olmasın…
Tarih meraklılarının bildiği gibi Hakan Hoca yeni nesil tabir edeceğimiz ve esasen eski nesilde de misalleri olduğu halde şimdilerde sayıları azalan hakikat arayıcısı bir tarihçidir. Eleştirilmeyi umursamadan bulduğunu ve bildiğini yazma cesaretine sahiptir. Şahsen bilim ahlakına, metodoloji disiplinine itimat ettiğim ve müşkül meselelerde referans kabul ettiğim bir alimdir. Öteden beri yazıları ve konuşmaları tarihçiler arasında değerli birer kaynak kabul edilir. Prof. Dr. Hakan Erdem malum KARAR gazetesindeki yazılarında da hafta sonları şahane bir anlatımla meraklılarını tarihte dolaştırıyor.
Mesele şu… Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz 10 Kasım’da “Osmanlı’da okuma yazma oranı çok düşükmüş. Osmanlı’nın kendi silah sanayisi yokmuş. Hepsi de yalandır, iftiradır” demişti. Cumhurbaşkanı böyle deyince tabiatı gereği gazete ve televizyonlar Osmanlı’da sanayi vardı/yoktu tartışması başlattılar. Hakan Hoca da bir programda Osmanlı’da sanayinin varlığı lehine bir “canlı yayın tebliği!” sundu. Sundu lakin değil mi ki Cumhurbaşkanı’yla aynı safa düştü ve değil mi ki “Osmanlı karanlık, Cumhuriyet mükemmel” ezberinin uzağında kaldı… Bir hücum başladı ki sormayın gitsin. Hakan Hoca’nın ima edilen siyasi görüşe uzaklığını bir yana bırakalım. İnanmadığı bir sözü bedeli ne olursa olsun asla söylemeyeceğini bilmeyenler, onu tarihçi namıyla ortalıkta dolaşanlarla karıştırmış olacaklar saldırıya geçtiler.
Hakan Erdem’in neyle suçlandığı ve aslında ne dediği ve kendisine saldıranlara ne cevap verdiği tekmili birden dünkü yazısında (Osmanlı’da sanayi var mıydı?) mevcut. Sadece bu polemikle sınırlı değil, Osmanlı’nın yıkılışına dair sarsıcı görüşler içeren mükemmel bir makale yazmış. Kaçıranlar, kaçırmasın; kesip saklasın hatta.
Hoca’nın karşı karşıya kaldığı haksız hücum, ülkede her seviyede kamplaşmanın ve tartışma adabının perişan halini anlatıyor. Bilim adamının, yazarın, düşünce insanının mutlaka bir siyasi kampa ait olma mecburiyetiyle yaftalanması ve müteakiben de muhakkak surette her konuda o kamp neyi emrediyorsa onu söyleme zarureti ilgili ilgisiz herkesi kuşatıyor. Demirden bir cendere çevremizde giderek daralıyor. İktidar adamıysan veya oraya yazılmışsan Osmanlı’dan bugüne cümbür cemaat eksiksiz ne deniyorsa öyle konuşacaksın, Kemalist kampın listesindeysen de tam zıddı. Siyasi kamplar senin umurunda değilmiş, arada gri alanlar varmış, bilim ahlakı yahut düşünce namusu taşıyormuşsun külahlara anlat onu. Akıl, bilim, ahlak vicdan emrettiği için kendi kampının hilafına tek kelime edersen hainsin; hatta slogan atmakta zayıf kalırsan dahi münafıksın. Ya hep, ya hiç… İki tarafta da ne dost tavsiyesine itibar vardır, ne bilime hürmet. Hakan Erdem kederlenmesin. “Osmanlı’da silah sanayisinin zerresi yoktu” deseydi aynı akıbet yine kendisini bekliyor olacaktı. Bu kez Osmanlıcı kamp hücum edecekti.
Üzerinden asır geçmiş Cumhuriyet’te farklı fikre hala saygı yok iken Osmanlı’da sanayi olsa ne farkeder, olmasa ne?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
1.05.2025
14.04.2025
7.04.2025
31.03.2025
10.03.2025
9.02.2025
13.01.2025