Nabi YAĞCI
Türkiye’nin batısından söz etmekteyim, yani refah düzeyi ülkenin doğusundan kat kat yüksek olan batısından. Milli gelirden aldığı pay olarak, okur yazarlıktan aldığı pay olarak, mülkten ve zevk-ü sefadan aldığı pay olarak v.s. Osmanlı’dan beri doğu batının bir iç sömürgesiydi. Doğu denilince yalnız Kürtler akla gelmesin, aynı zamanda Ermeniler, Rumlar, Yahudiler, Süryaniler, Araplar, Nasturiler, Alevi-Bektaşi toplulukları v.s akla gelmeli. Anadolu bütünlüğünün asli unsurları olan bu etnik ve kültürel varlıklar tek tek yok edilirken batı hep sustu, tehciri, soykırımları ve asimilasyonu görmezden geldi, üç maymunu oynayanlar içinde maalesef sol da, komünistler de (TKP) de vardı. Ne var ki bugün artık resmi tarihin çirkin maskesi düştü ama şimdi de dördüncü maymunu oynayanlar var. Yani “bunlar tarihte olup bitmiş şeyler bizim ne alakamız var” diyenler.
Ne var ki şimdi batı o çok güvendikleri şatonun muhasara altında olduğunu görmeli. Çok derine inen şeyler söylemeyeceğim, batının neredeyse başkenti İzmir, hukuk dışı, ahlak dışı bir zorbalıkla Diyarbakır, Mardin ve Van’da yapılan HDP’nin seçimle elde ettikleri, üstelik ikinci defa kazandıkları belediyelerin ellerinden alınıp yerlerine kayyumların atanması karşısında verecekleri tepkiyle bir sınav verecek. İstanbul demiyorum, İzmir diyorum çünkü İstanbul siyasi demografik yapı olarak daha kozmopolit, İzmir öyle değil, CHP’nin kalesi. İstanbul kazanılmış ise artık herkes iyi biliyor ki bu sonuç HDP’nin, Kürtlerin özverileri ve desteğiyle oldu, ama İzmir farklı.
Ege ve özelinde İzmir duyarlı bir kamuoyuna sahip. Kazdağları tepkisini gördük binlerce insan tepki verdi ve veriyor, kadın cinayetlerine tepki veriliyor. Bunlar pozitif şeyler. Fakat bu tepkiler acaba yurttaşlık bilinciyle kıyaslandığında hiç mi sorunlu değil? Zira yurttaşlık bilinci doğu batı ayırt etmeksizin yurttaş olarak demokrasiye ve demokratik haklarımıza sahip çıkmak demektir.
Bu noktada bana çok çarpıcı gelen bir durum var. İzmir Valiliği on gün süreyle protesto eylemlerini yasakladığını açıkladı. Bu kararın hiçbir hukuki dayanağı yoktu, ancak Olağanüstü hal durumunda böyle bir karar alınabilirdi ki böyle bir durum da yoktu. Doğuda kayyum atamalarına karşı tepkiyi bir kenara koydum ama CHP merkezinin en azından kendi kalesini koruma refleksi göstermesini bekledim. Ama gelmedi. Bu karara tepki vermek, protesto etmek, bu karar karşısında hukuki yollara başvurmak gibi yurttaşlık hukukunu ilgilendiren tepkiler gelmedi, ne örgütlü olarak CHP yapısından ne de kendini doğu yurttaşlarından çok daha gelişmiş kültürel ve siyasi düzeye sahip olduğunu düşünen İzmir’in demokratik kamuoyundan. Valilik kararına karşı bir tepki görmedim, olağan karşılandı.
Özeti şu ki; Kürt sorunuyla demokrasi arasındaki bu çok açık bağıntıyı artık göremezseniz kendi müstahkem mevzi ve mevkilerinizi de (öyle sandığınız) koruyamazsınız.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.09.2022
10.06.2022
9.03.2022
12.09.2021
6.04.2021
17.03.2021
12.02.2021
8.02.2021
6.02.2021
3.05.2020