Namık ÇINAR
Kömür ocaklarındaki bu akıl almaz cinayetlere “normaldir” diyen bir kafa, örtbas etmeye mi bakar, yoksa gerçeğin peşine düşer de ortaya mı çıkarır, olanca kepazeliği?
Daha ilk tepkisi dünyanın iki asır önceki örneklerini ölçü alarak mantık yürütmek olan, böylesi bir vicdansızlık karşısında suskun kalmak, o vicdansızlığa ortak olmak sayılmaz mı?
Oy avcılığı uğruna dağıttığı düşük maliyetli kömürlerin faturasını kimlere kestiğinin somut kanıtı değil mi şimdi, o yoksul ölüler?
Suçluluk duygusuyla mıdır nedir, böyle hâllerde bir bakıyorsunuz sırra kadem basmış; bir süreliğine de olsa, ne ortalıkta gözüküyor, ne sesi soluğu çıkıyor.
Hesap vereceği bir konu oldu mu, yarın öbür gün ne yapacağını demek ki şimdiden kestirmek mümkün.
Gezi mezi olsaydı, 1 Mayıs filan olsaydı, alimallah tozunu attırır; ta Tunus’tan lâf yetiştirirdi.
Birilerinin inlerine girmede, cihan pehlivanı.
Ama sıra kömür ocaklarının galerilerine geldi mi, bildiğin somun pehlivanı.
Sonunda istemeye istemeye de olsa, süngüsü düşük bir vaziyette çıkageldi; evvel emirde yapılacak ve “atlatılacak” işleri anlattı.
Olur böyle şeyler, dedi.
Minarelerden salâların... minberlerden hutbelerin... Kuran kurslarından da hatmi şeriflerin okunacağı müjdesiyle yetinip, çekti gitti.
Bir başbakanın bu durumda sarf edeceği ilk sözler, alacağı ilk önlemler bunlar mı olmalıydı, söyleyin Allah’ınızı severseniz?
Tanrının adını dilinden düşürmeyip siyasetine alet eden birine katlanmak, korkunç gelmiyor mu size de?
Ben çok üzülüyorum.
İlk başlarda olumlu imiş gibi görünen tavrı nedeniyle, “demokrasi projesi” adına söyleyip yazdığım ne varsa hepsini geri alıyor, bir yurttaş olarak hakkımı ona asla helâl etmiyorum.
Bir de çıkıp, “başkalarının lâflarına sakın kanmayın, sadece benim söylediklerime itibar edin”demesi yok mu?
Her koşulda aklına ilk gelen, nasıl da sadece altındaki şilteyi sakınma çabasıdır, görüyor musunuz?
Tek derdi o.
Yahu arkadaş, ne yapacaksın, ancak binlerce polisle korunarak oturabildiğin, döşemesi endişeyle kaplı bu tür bir tahtı?
Bu nasıl hırstır?
Bu nasıl tutkudur?
Bunun Hakk’a da halka da hizmet olduğu dolmalarını, git başkalarına yuttur sen.
Hiç Hakk’tan korkan, halktan utanan biri, 1862 yahut 1906 koşullarında tecelli etmiş iş kazalarını bugüne taşıyarak örnek diye göstermeye kalkar mı; vicdanı buna elverir mi?
Ne ki, bu otoriter yapının inşasından sorumlu olanların başında AKP’nin öncü kadroları ve Meclis Grubu gelmektedir.
Erdoğan’ın adım adım sultanlaşmasındaki rolleri ve sorumlulukları, affedilemeyecek kertede bir faciadır.
Bazen duyduğum, kimi AKP milletvekilleri bu gidişattan rahatsızlarmış da; şundan şuymuş, bundan buymuş.
Eğer bu doğru olsaydı, günde kırk lira yevmiye uğruna can verenlerin ardından böyle tavırlar sergileyen birine bu denli kulluk etmezler; aralarından, Allah korkusu olup da “yeter be” diyebilen erdemli kimseler çıkardı.
Demek ki yok!
Oysa şimdi olmayacak da ne zaman olacak?
Kim, neyi umacak?
Makamsa; bakan olmanın bile sıradanlaştığı ve emir erine çevrildiği bir devirde, bir şeyler olsan ne yazar, olmasan ne yazar!
Halka, üstelik de “bakara makara” sahteciliğiyle, sadece din üzerinden bonkörlük taslayan bu bireysel hegemonyadan kurtulmak, toplumsal hayatın artık iyice dayattığı bir vatan borcu hâline gelmedi mi?
Hangi makam ve memuriyet bundan daha değerlidir ki?
twitter@cinarnamik
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2022
24.03.2022
6.02.2016
30.05.2016
24.05.2016
13.05.2016
10.05.2016
8.02.2016
3.02.2016
29.04.2016